- 3752 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
ŞAİR & ŞİİR İLİŞKİSİ
ŞAİR & ŞİİR İLİŞKİSİ
Tarihin her döneminde şair ile şiir arasındaki ilişki çok önem teşkil etmiş. Her şiir şairinden izler taşır. Bir şiir ile onun mimarını ayrı kefelere koyamayız zaten. İkisi de birbirlerini tamamlarlar. Bir şiire baktığımızda onun içinde bir yerlerde şairini de görebiliriz. Şairin yaşam tarzı, hayat anlayışı, sanatı, yaşamı, hisleri- kısacası şairi- şiirinde vardır her zaman. Bir şiiri yaratıcısından ayrı düşünemeyiz.
’’Şiir, edebi sanatların en eski ve etkili dalıdır. İnsanlar estetik duyguları şiir yoluyla ortaya koyarken aynı zamanda sorunları da kendilerince dile getirme şansını yakalamış olurlar.
Güzellikleri, ruhların gizemini, şiiri kullanarak aktarmak insanoğlunu hep mutlu etmiştir. Şairlerde ilham büyük önem taşır.İlham olmadan şiir yazmak imkansız gibi bir durum.
İlham atlıdır. Dörtnala hızla gelir. Onunla doğru yerde buluşamazsanız geçer, gider. Buluşma zamanını iyi ayarlamak gerek .Doğru zamanda esiniyle buluşan, yerinde değerlendirebilen şair başarılı olur.
Buluştuğu duygularla bütünleşen şair, kesinlikle özgür olmalı. Tüm ön yargılardan arınmış, düşünceyi çevreleyen duvarları ortadan kaldırmış şair, gerçek şiirleri okuyucusuna ulaştırabilir. Diğerleri ise şiir yazdığını zanneder.
Şairlerin elbette bir dünya görüşü vardır. Olmalıdır da. Yüreğini, beynini ve kalemini ideolojisinin, bağlı olduğu dünya görüşünün emrine verenler, şiir yazdığını düşünerek avunurlar. Şair toplumsal gerçeklikten hareket etmeli. Toplumun sorunlarına duyarsız olanlar gerçek şair olamazlar.
Dünya ile ilgili tüm sınırlar şairi yorar, kısırlaştırır. Şair, ‘Ne derler’ diye düşündüğü anda şiir de şair de orada biter.’’
Şair ile şiirleri arasındaki ilişki çok önemlidir. Şiirinde kendi ruhunu taşıyan izler olmalıdır. Çıkan eser buram buram şairinin kokusunu yaymalıdır gönüllere.
Gerçek şair topluma ayna tutandır. Dünü bugüne, bugünü yarına taşıyandır.Yoksa yüzyıllar öncesi yazan şairlerin bugün bile okunuyor, anlaşılıyor olmasını nasıl izah edebiliriz?
Şairler çağının nabzı ise, şiirler aynasıdır. Eski dönemlere ait herhangi bir şiirde, yazıldığı dönemin sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel birçok özelliğini görmek mümkündür.
Gılgamış Destanı, yalnızca bir şiir değil, bir devrin sözcüklerde yaşadığı tarihi, kültürel, sosyal ve siyasal bir metindir. Zira şiirler duyguyla söylenmiş olsa dahi, ait olduğu kültür ve medeniyetin inanç ve kavramlarıyla şekillenir.
Cumhuriyet dönemi şiirimizde şiir ve siyaset; bazen hiciv şeklinde, bazen imge ve imajlarla yapılmıştır. Şurası bir gerçektir ki, tarih boyunca şiir; bazen siyasetle iç içe, bazen siyasetin karşısında, bazen de kendi mecrasında kalmak kaydıyla ilişkisini sürdürmüştür.
Şiir siyasetin emrine girdiği yerde şair el üstünde tutulmuş, muhalif olduğu yerde ise acımasızca sürülmüş, hapsedilmiş veya öldürülmüştür. Tarih boyunca şiir siyaset ilişkisi hep bu bağlamda gelişmiştir.
Şiiri duyguyla kaleme alan şairin bir dünya görüşü, ideali ve hayali vardır. Bu ideal veya hayal, şairin mısralarında açık veya kapalı bir şekilde yansır. Bu yüzden her şiirin açık veya gizli bir siyasi arka planı, bir ideali vardır.
Şiir siyasetin emrine girmemesi gerektiği gibi siyasete de teslim olmamalıdır. Şiirde ideoloji ve siyaset okuyucuyu rahat etmeyecek şekilde yedirilmelidir. Bu bağlamda şiirimizin hiciv tarzından yararlanarak yeni bir söylem geliştirmek mümkündür. Bugün adına "Protest Şiir" dediğimiz şey, aynı zamanda içinde siyasi söylem barındıran ve hicivden ilham alarak oluşan bir tarz değil midir?
Usta şair Cemal Süreya "şiir anayasaya aykırıdır" başlıklı yazısında; şiirin kurulu düzene karşı muhalif ve siyasi bir işlevi olduğunu, yasalarla sınırlanmayacağının belirtir. Dönemin iktidarına yakın durmak, nemalanmak için yazılmaz, karşı durmak, kurulu düzeni sarsmak için yazılır.
Yazımı sonlandırmadan sizlere şairlerle ilgili şiirimi sunuyorum. Keyifli okumalar diliyorum.
BİR AVUÇ ŞAİR
Aşk dedik
Sevdayı yol eyledik dedik
Öyle koyulduk yola
Son verilecekse
İnsanın insan kulluğuna
Özgürlük şarkıları
Yayılacaksa
Kulaktan kulağa
Yükleyin tüm zorlukları
Yükleyin
Bir avuç şairin omzuna
**
Bir avuç şairdir
Dünü bugüne
Bugünü yarına taşıyan
Nazım değil mi
Kurtuluş Destanı’nı yazan
Ahmet Arif’ti
Urfa’nın Kurtuluşu’nda
Atını
Dört nala şahlandıran
Nazif dayısını bize anlatan
***
İstersen gel de
Bir avuç şaire
Kağıtla kalem olalım
Okuyalım diye
Basılsın kitaplara
Basılsın dize dize
Ne bileyim istersen de
Gel de sazla söz olalım
Omuz omuza
Halaya duralım
El ele kardeşçesine
****
Umut yarınlarda
Yaşanır bir dünya uğruna
Yürüyelim ayni yolda
Barış adına
Karanfiller takılacaksa
Silahların namlu uçlarına
Yükleyin
Ödenecek bedelleri
Yükleyin
Bir avuç şairin sırtına
Muzaffer KALABA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.