ÇİÇEK SENİN BABANDIR
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Evettt yine geldi Kadınlar Günü…
Sömürü düzeninin evire çevire çiçekli böcekli kutlamalara çevirdiği şu Dünya Emekçi Kadınlar gününden bahsedelim biraz. Tamam, hiç Amerikanın bilmem ne eyalatinde fabrikada ölen 129 kadından bahsetmeyelim. Şu gelinen noktada ruhları huzur içinde olamayan binlerce diğer ölü kadınlarında isimlerinden bahsetmeyelim. AMA! Ama sayılardan biraz bahsedebiliriz.
‘’ Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) verilerine göre 2008’de 80, 2009’da 109, 2010’da 180, 2011’de 121, 2012’de 210, 2013’te 237, 2014’te 294, 2015’te 303, 2016’da 328, 2017’de 409, 2018’de 440, 2019’da 474 olmak üzere 2008-2019 yılları arasında toplam 3.185 kadın öldürülmüştür.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu 2019 yılı raporuna göre 2019’da işlenen 474 kadın cinayetinden 115’i şüpheli olarak kayıtlara geçmiş ve suçluları bulunamamıştır.[3] 2020 yılı raporuna göre ise Türkiye’de 2020 yılında erkekler tarafından 300 kadın öldürülmüş ve 171 kadın şüpheli şekilde ölü bulunmuştur.
Faillerine göre kadın cinayeti istatistikleri
2008-2018 yılları arasında gerçekleşen kadın cinayetlerinden 1260 cinayet vakasını inceleyen bir araştırma; kadın cinayetlerinde failler listesinin en başında öldürülen kadının kocasının aldığını gösterir (623).[28] İkinci sırada sevgililer tarafından işlenen cinayetler (160), üçüncü sırada eski koca cinayetleri (94) yer alır. Dördüncü sırada yer alan "tanıdık biri tarafından işlenen cinayetler" (88), hırsızlık ve tecavüz vakaları ile gerçekleşmektedir. Ardından sırasıyla akraba cinayetleri (49), kardeşi tarafından öldürülme (48), oğlu tarafından öldürülme (48), babası tarafından öldürülme (38), yabancı biri tarafından öldürülme (18) gelmektedir.
2019 yılında öldürülen kadınların ise 134’ü evli olduğu eşi tarafından, 51’i birlikte olduğu erkek tarafından, 29’u akrabası tarafından, 25’i eskiden evli olduğu erkek tarafından, 25’i oğlu, komşusu, çocuğuyla aynı okulda veli olan kişi gibi tanıdığı kişiler tarafından, 8’i eskiden birlikte olduğu erkek tarafından, 19’u tanıdık, 15’i babası, 13’ü kardeşi, 3’ü de tanımadığı kişiler tarafından öldürüldü.’’
Yukarıdaki verilere Vkipediden ulaşabilirsiniz. Bu cinayetlerde dikkatinizi çekmek istediğim şey kadınların evde güvende olduğunu söyleyenlerin dev gibi bir yalanı bize dayattıklarıdır. Bu öldürülen kadınların büyük çoğunluğu kendi evlerinde ve en yakınları tarafından katledildi. Evinizin hanımı, çocuklarınızın anası, size emanet edildiğini iddia ettiğiniz vs vs zırvalarınızla yine sizin öldürdüğünüz kadınlar bunlar. Töre cinayetleri hakkında konuşamıyoruz bile. Çünkü kol kırılıyor, kadınlar katlediliyor ve yen içinde kalıyor.
Demek ki neymiş. Çekin ellerinizi bedenlerimizin üzerinden! O hurafe koruyucu repliklerinizi alıp bi tarafınıza sokun da rahat bir nefes alalım. Siz olmasanız, siz bizi öldürmemiş olsanız Emine, Özgecan ve daha bir çok zavallı genç kadın bugün hayatta olacaktı. Katilimiz olurken aynı zamanda bizlerin koruyucusu olduğunuzu iddia edebilmek de nasıl bir utanmazlıktır.
Kadın insandır. Kadın erkeğin dişisidir. Kadın da erkekler kadar seçtiği hayatı dilediği gibi yaşama hakkına sahiptir. Bütün bunlara siz karar veremezsiniz. Dini kullandınız, fiziksel gücü kullandınız ama kadınlar ısrarla bastırmaya çalıştığınız, evlerine hapsedip dilediğiniz gibi koruma adı altında erkinizi kustuğunuz o kadınlar nedense bir türlü susmuyor değil mi? Yok öyle yağma kardeşim.
Artık kadınlara çiçek, böcek sıfatları takıp güvenli limanlar vaad etmeyi kesin beyler. Biz bu filmi yüzyıllardır izliyoruz, izlerken ölüyoruz. Gölge etmeyin, basın gidin. Biz kendi kararlarımızı verebiliriz, kendi bedenimizle ne yapacağımıza karar verecek aklımız, gelecek için yolumuzu çizecek öngörümüz var. Siz kimsiniz!
Çiçek senin babandır!
Deniz...
YORUMLAR
Sevgili Deniz Kardeşim
Dün okumuştum
Bu gün yine okudum hatta arkadaşımla yürürken akşam okumasını tavsiye ettim yüzde yüz okumuştur.
Bu dünya yalan değil bizler yalanız. Bir süre gelip yaşayıp gideceğiz bizden sonra yollar yapılar ağaçlar kısaca tabiat kalacak tabiat ağaç dedikte her ne kadar Yunam Mitolojinde kadın ağaç ile özleşse de kadın ağaç değildir üstat Zeki Gezici en güzel şiirler kadınlara yazılır dese mutlak bir tarafı anlatımda noksan kalır Rahmetli dedem oğlum şu hayatta seversen güzel seveceksin derdi bende sanırdım güzelliği şekil olarak görürdüm beraber yürürdük güzellik koruma anlama sahiplenme paylaşım yaşatmak adına ne kadar güzellikler varsa sonra aşık Veysel'in hanımın ayakkabı hikayesi sonra güzelliğin beş para etmez bendeki aşk olmasa bunu hangi duygularla yazdığını ancak güzel sevenler bilebilir derdi.
Her gün sözcü gazetesini okurum hele dün tam sekiz martta ki ölüm hikayeleri tüylerimi diken diken yaptı. sonra sordum bunlar neden yaşanıyor diye cahillik dedim ama cahillikten daha kötü cahallık olabir mi diye düşündüm cahallıksa ne kadar aklıma o kadar çok şey geldi ki hatta neden öldürdün sorusuna çok sevdiğim için öldürdüm diyenlere bile şahit olduk önlemesi için adli siyasi önlemlerden ziyade bilinçli bireylere biliçli topluma ihtiyaç var birbirini anlamak varken yok etmek olmamalı hayat.
ha kutsal kitapta sevmediklerinizi katlanırsanız sevdiklerinizi ulaşırsınız okumuştum gençliğimde doğru bir düşünceydi belki ama yaşlanınca değiştim sevmediğine katlanmak diye bir şey yok sevgi insanın kendisi olmalı nasıl başımıza bir hal geldiğinde geçmiş olsun kalbim diyorsak insan kendinden başlamalı hayata cennet cehennem yaşarken var diye düşünüyorum.
Emekçi kadınlar günü kadınlarımızın güldüğü mutlu olduğu haklarına kavuştuğu gündür günleridir. Bu yorumda Dünya liderimiz Mustafa Kemal Atatürk ü kadınlarımız için verdiği mücadele ve devrimleri yazmasaydım yorumda yarım kalırdı.
Saygı ve selam ile.
Artık kadınlara çiçek, böcek sıfatları takıp güvenli limanlar vaad etmeyi kesin beyler. Biz bu filmi yüzyıllardır izliyoruz, izlerken ölüyoruz. Gölge etmeyin, basın gidin. Biz kendi kararlarımızı verebiliriz, kendi bedenimizle ne yapacağımıza karar verecek aklımız, gelecek için yolumuzu çizecek öngörümüz var. Siz kimsiniz!
Çiçek senin babandır!
Birgün elbet
Haklısınız.Sabah kapı çaldı açtım.Bir de ne göreyim? Çiçekçi belediye başkanı karanfil dağıtıyor.Oysa kendisinin oturmasını bilmediğinden aşırı kırışan pantolonunun ütüsünü beğenmemesinden dolayı eşini her an azarlar.Demezler mi kardeşim sen önce eşinden başla karanfil dağıtmaya..Hoş karanfili daha çok kasaplar bulunduruyor mezbahada..Anlayana..Duyarlılık adına..Sağlıcakla.Saygıyla.
sonsuz tesekkurler duyarlı insan,
kadın erkek gibi söylemleri hiç sevmiyorum,
ben bir insan olarak ,
kendi mi suçlu hissediyorum,
sadece utanıyorum insanlığımdan...
çözüm aile yapısının genetiğinde diye düşünüyorum,
çare mi?,
aslında bir çok çözüm yolu var,
fakat bunlar sadece lafta kalıyor,
kayda alınmayacak tedbirler
getiriliyor, yeterli mi?, asla
şu bir gerçek;
ateş düştüğü yeri yakıyor,
peki yarın her hangi birimizin başına gelirse!!!!
karan