- 908 Okunma
- 5 Yorum
- 2 Beğeni
İzlenimler 2
Çok büyük bir felaket yaşıyoruz.
Yüce Türk Milleti her zamanki duyarlılığında yardıma koştu.
Belediyeler, kurumlar, STK’lar canla başla çalıştılar. Dünyanın her yerinden yardım ekipleri geldi, malzeme gönderdiler, maddi yardımda bulunuyorlar. Pek çok insanımız canlı kurtarıldı. Allah razı olsun.
Günlerdir batıdan doğuya TIR’larla, kamyonlarla, özel araçlarla yardım akıyor.
Ama!
Bizim insanımızın çoğu yardım beklerken özellikle hariçten olanlar gelen Tırların etrafını çevirip malzemeleri kapışıyorlar. Çadırları, giyecek-yiyecek yardımlarını kapışıyorlar.
Bir de;
Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni sahada hiç görmedim. Siz görebildiniz mi?
Oysa seyyar ekmek fabrikasını hemen o gün göndermişlerdi. Seyyar mutfak kurup bilmem kaç bin kişiye sıcak yemek veriyorlardı!!?? Hatay hava alanını onarmışlardı!
Vay yalancılar vay! BİZİ KANDIRMIŞLAR..!!!!!!!!!!!
Peki ya koskoca İstanbul Büyükşehir Belediyesine ne demeli?
İzmir, Aydın, Denizli, Muğla, Antalya, Mersin gibi belediyeler! Sizler neredeydiniz, neden yardıma koşmadınız!!?? Gümüşhane, Bayburt gibi ufacık belediyeler koşup gelmiş sizler yoksunuz.
Sadece o mu?
Bazı ülkelerden herhangi bir beklentimiz yok da Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan neredeler?
Taa El Salvador’dan, Meksika’dan, İspanya, Kore, Japonya, Hindistan, Pakistan, Tayvan, Polonya gibi uzak yerlerden yardıma gelmişler, kanal kanal onları gösteriyorlar da bizim kardeşlerimiz nerede?
Birkaç kanalın haricinde pek çok kanalı normalde hiç izlemem. Daha önce de yazmıştım belgesel izleye izleye Serengeti sakinlerinin yedi sülalesini ezbere biliyorum. Gene izlemedim ama ara sıra geçerken uğradım. Tüm kanallara haberleri servis eden haber ajansları da malum. Birkaç tane, belli!
Ne diyelim.
Sosyal medya da olmasa yandık. Meğerse az önce günahını aldığımız Özbekistan buradaymış. Özbek pilavı dağıtmada. Kırgızistan Yurt denilen çadırlardan 200 tane getirip Maraş Stadına kurmuş, 200 tanede yolda. Kazakistan da aynı şekilde 300 çadır kurmuş. Hele onlarınki, tam sanat eseri. Padişah otağı gibi her biri. Kazak, Kırgız, Türkmen kardeşlerimiz toz toprak içinde enkaz enkaz can aramadaymış meğerse. Uygur Türkleri bile burada. Yakutistan desem, onlar bile koşup gelmiş, malzeme-insan getirmişler desem!
Ben bizim insanımız deyince, ben Türk deyince ırkçılık oluyorsa ben IRKÇIYIM arkadaş.
Gene az önce günahını aldığımız belediyeler de ne fedakarlıklarda bulunmuşlar meğer.
Anlamadığım neden onlardan hiç bahsedilmiyor. İsrail ekibi, İngiliz İspanyol Fransız ekibi kare kare gösterilirken Türk Cumhuriyetleri neden gösterilmiyor, yok hükmünde. Bazı belediyeler neden hiç gösterilmiyor, yok hükmünde.
Meşhur bir türkü var, ben hep onu söylüyorum:
Kime ne söyleyim kime ne deyim!
-
Bir şey dikkatimi çekiyor, bazı muhabirler elinde mikrofon sokak sokak dolaşıp binaları gösteriyor. Ya kendileri yada rastladıkları kişiler elleriyle dökülmüş sıvaları ufalayıp “Bakın bakın nasıl malzemeden çalmışlar” diyor. Çoğu bina gerçekten hasarlı. Bazıları da duvarları, ayrışmış, sıvaları dökülmüş ama binanın taşıyıcı sistemi sağlam. Bir binanın sağlamlığı yıkılan duvarından, dökülen sıvasından anlaşılmaz.
Bir binanın sağlam mı çürük mü olduğuna teknik kişiler karar verebilir ancak.
Mimarlar odasından bana çağrı mesajı geldi.
Bölgede hasar tespiti için, bilirkişi olarak görev almamıza dair çağrı mesajı.
Ne kadar güzel.
Sağlığım elverişli olmadığı için maalesef ben gidemeyeceğim. Ama eminim ki meslektaşlarımın çoğu koşarak gidecek.
Kesin olan mimar ve inşaat mühendisleri hasar tespiti yapabilir ancak.
Enkazlar kaldırılıp deliller kararmadan tüm katların kolon kirişlerinden karot numuneleri alınmalı, ondan sonra enkaz kaldırılmalıdır.
İhmali olanlar cezalandırılmalıdır.
Benim gözlemlediğim en büyük hasar Hatay’da, sonra Adıyaman’da, sonra da Maraş’ta.
Hatay’daki yıkımın asıl nedeni zemin. Sahada zemin sıvılaşması olduğundan pek bina yana yatmış. Bazıları paket gibi yatmış ama sağlam.
Ülkemize tekrar geçmiş olsun.
Allah inşallah böyle acılar göstermez bir daha.
Mimar Suat Zobu
-
YORUMLAR
Ustam... Ben de şimdi başka bir 'faşist'ten bahsedeyim...
Tv'de izledim... Maraş'ta bir züccaciye dükkanı... İçerideki eşyalar yerinden milim oynamamış... Üstünde 7-8 kat var dükkanın...
Muhabir önce dükkan sahibiyle, sonra da binanın müteahhitiyle irtibat kurdu...
Müteahhit kurallara uyduğunu, ekibinin de aynı anlayışla çalıştığını söyledi...
Diğer binalarının da yıkılmadığını söyledi...
Evet, bence bu şeref örneği aynı zamanda bir 'faşist'...
Yayınlardan Japonların da çok 'faşist' olduklarını öğrendim...
Mesela... İnşaat mühendisleri mezuniyetten sonra 2 yıl sahada staj yaparlarmış... Sonra bir sınava daha alınırlarmış, ki onu geçen 5-7'den fazla olmazmış; mühendislikleri/diplomaları böylece onaylanırmış...
Bir de 'Şeref soruşturması' geçirirlermiş...
Almanların 'faşistlik'lerinden söz etmeye gerek yok ayrıca...
İçlerimiz yanarken daha ne diyelim?...
Selam ve saygılarımla, ustam...
Bahsettiğiniz gibi çalışan belediyelerin hizmetlerinin göz ardı edilip gizlenmesi tam bir akıl tutulması ve bu büyük felâketten bile ibret almayıp siyasi olarak bundan nasıl çıkar sağlarız derdinde olanlar var.
Ama deniz balçıkla sıvanmıyor ya da "Mızrak çuvala sığmıyor" misali herkes her şeyi biliyor işine gelmeyen bilmiyormuş gibi davranıyor sadece.
Anlam dolu paylaşım için gönülden kutluyorum tebrikler üstâdım.
Sonsuz selam ve saygılarımla.
Hocam Türkiye tek yürek yardıma koştu tüm belediyeler hangi partiden olursa olsunlar hepsi yardıma koştu bir birlik abidesi yaşanmıştır bunu inkar edemeyiz zaman zaman siyaset ve siyasetcilerin ayrıştıkları da olmuştur ancak ben birlik beraberliği çok çok mükemmel buluyorum biz toplum olarak acı günlerimizde böyleyiz bazı aksaklıklar yaşanmış özellikle geç mütahale edilmesi hususu ile birde askerin sahaaya inmemiş olması büyük yanlış çalışmanızı kutluyorum