- 298 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
GÜZLEK
Gaspalıağzı’ndaki armıt sulanmaya başlamıştı. Boyraz esip dibine dökünce erkenden gelip toplanırdı. Dayıoğluyla armutları gömleğin eteğine topladık. Tıka basa daş armıdı keskin dişlerle yiyorduk. Armıdın alt kısmında selbi kavağı ve çınar vardı. Çınarın etek dalını tarhana sermek için keserlerdi. Havuz vardı. Konu komşunun seğip sığırları orada sulanırdı. Buvasak düvenin arkasında üç tosun vardı. Mor tosun ineğin üstüne atladı. Sarı tosun boynozuyla mor tosunun böğrüne kak gidi kakmaya başladı. Sırtının üstüne düşen tosun debelenip yuvarlanmaya başladı. Boş havuzun içine çamura saplandı ve böğürmeye başladı. Sesi duyan Gısacık bir hışımla geldi. Çıpıkla tosuna vurdu . Kuyruğundan kıvırdı. Ne yaptıysa tosun kurtarılmadı. Oracıkta can veren danayı kestiler. Babam, komşunun oğlu, Bekiroğlu sal yapıp havuzdan çıkardılar. Bunun etini kimse yemez dediler. Gandağın içine gömdüler. Üzerini daşınan gapattılar. Komşunun sığırları su içmek için öğle saatlerinde havuza geldiğinde hep golurdu. Armıtları yiyorduk birgün. Gısacık bizi daşa duttu. Çil yavrusu gibi gaçışırdık. Gısacık daşa yavuzdu. Fındık’ta tarla ortaklarının hepsini korkuturdu. Heris denen Ermeninin Gözelbeğli’de güzleği vardı. Yaklaşık yüzün üstünde davarı vardı.Mart nisan aylarında ağız çok olurdu. Gonu gomşu gap gap ağız daşırdı. Gocagır, Göpur, Bölcan Çukur, Melhamlı, Yasdısırt, Avan Ardıç, Siğirmalık, Oluğun Yanı, Mezerin Yüzü, Baldıranlı, Goca Çam, Papa, At Gunnayan, Goca Güney , İnce Güney Heris’in günlük davar güttüğü yerlerdi. Gışın gar çok yağardı. Davarlar aç kalmasın diye Tespili Yaka’nın ve Gırpır’ın gara ardıçları yeterdi. Goyak’ın ,Gedik’in kesmeleri de vardı. Hava güneşe çevirip kar altına almaya başlayınca püre çıkarırdı. Mezdelerin başı güveldekle otluk gibiydi. Mezdeleri dingillerlerdi. Bazen de dalın altında kalan çebiç, geçi olurdu. Evdeki oğlaklar otukmaya başlayınca sürgüye vurulan pür eve kadar indirirlerdi. Süt dokunan oğlaklar ötürüp ölürdü. Zibillik oğlak ölüsüyle doluydu. Dilkiler ,çakallar bayram ederdi. Fındık tarlası genişti. Ancak her yeri ekilmezdi. Çalı ,süven bulup ağıl yapmak kolay değildi. Tarla ortaktı. Belişilmeden yanaşık olarak sürülürdü. Goca Harman’a toplanıp gemle sürülürdü. Gemin tahtası gamalak, çam olurdu. Çakmak daşlarından keskin dişleri vardı. Öküz, at geme koşulurdu. Gızılcık kirezi yetene kadar harman çıkarılırdı.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.