- 404 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
KALEMİN YAZ(A)MADIKLARI
Deprem gecesinden bir hafta önce...
__ Allah’ım bu içimde ki sıkıntı beni öldürecek!
Geçmiyor geçmiyor, ne yapsam ne etsem geçmiyor, huzur bulamıyorum.
Sanki kalbimin üstüne öküz oturmuş.
Ne nefes alabiliyorum ne de yaşamdan lezzet bulabiliyorum.
Kimseyle konuşasım, muhabbet edesim gelmiyor.
Bir cenin misali ruhum iki büklüm olmuş, bir köşede öylece duruyor.
Hareket etmek, hatta iş yapmak bile gelmiyor içimden.
Çocuklar geliyor, bana birşeyler anlatıyor, mutluluklarını paylaşıyor, fakat bende hiç bir refleks belirtisi yok.
Donuk, sönük bir vaziyette öylece boş boş bakıyorum etrafa.
Ruhsuz ruhsuz dolaşıyor bedenim, evin içinde.
İşin ilginç tarafı konuşmakta gelmiyor içimden, hani bir iki kelam etsem, belki bıçak açmayan ağzım açılacak, çözülecek bir şekilde.
Bir hafta boyunca bu halvet hâlini yaşadım.
Taki o son güne kadar, doğum sancısına benzer bu vaka artık içindekilerini attı dışına.
Facebook da bir ablam olan saygı değer kardeşim, bacım, candostumla konuşana kadar.
Şerife ablam psikolojik danışmanlık okuduğu için beni çok iyi anladı ve durumuma göre konuşarak teselli verdi, örnekler gösterdi, morel motivasyon derken, yüzümü güldürmeyi başardı.
Herşeyi konuştuk, geçmişten gelecekten, bu anki durumdan.
Saatlerce sohbet ettik, zamanın nasıl geçtiğini fark edemedim.
Yavaş yavaş içimdeki bütün karamsarlık gitti.
Bir rahatlama huzur hissettim.
Sanırım saatte bayağı geçmişti.
Gece 03 sularında konuşma bitti, vedalaştık.
O çok mutlu kahkaha makinası olan ablamı bir hüzün kapladı bu sefer, dertleri depreşti yeniden benimle birlikte.
Anladım ki o anda güler yüzlü olan insanların acıları daha büyük.
Şükür dedim benim o kadar acım olmadı bugüne kadar, çoğunu ben abartmış olmalıyım.
"Beterin beteri var" derler.
Bizler daha büyük acılarla karşı karşıya geldimizde, otomatik olarak beynimiz şükür diyor, benim durumum kötü değilmiş düşündüğüm kadar.
Başımı yastığa koydum, gönül rahatlığıyla.
Hiç değilse birazcık uyumak istedim, yarın okul var, halletmem gereken resmî bir işim vardı.
Ne kadar uyudum bilmiyorum, kızım geldi odama;
Anneeee diye seslendi.
Belli ki önemli bir şey vardı.
Gözlerimi açmadan noğldu dedim.
Anne deprem olmuş internete bak dedi gitti.
Gözümün bir açık biri kapalı telefonu elime aldım.
Hemen sayfaya girer girmez zaten önüme geldi.
Konuştuğumuz arkadaşım yaşadıklarını duygularını dile getirmişti.
***********
Allahım Allahım
Sana sığındım ya Raaab
Bu kadar sallandığımı hatırlamıyorum
Geçmiş olsun kayserim
Allahu ekber Allahu ekber vela havle vela kuvvete illee billahil aliyyul azıym
Afad-ın açıklaması 7. 4
Büyük deprem hafazan Allah
**********
Özet olarak; Evet kardeşlerim! Olmuş ve olacaklar, bazen Yüce Rabbim tarafından ikaz uyarı şeklinde gönüllere ateş düşürerek, sıkıntı vererek, bunalıma çıkamazlara sokarak bizi bilgilendiriyor.
Belki biyolojik olarak yaşamadım depremi ama, manevî olarak iliklerime kadar hissettim ve hala etkisindeyim...
Yazacak çok şey var ama bazen sözün bittiği yerler vardır...
Kalemin yaz (a) madığı bir acı yaşıyoruz.
Rabb’im yâr ve yardımcımız olsun inşaAllah
Necla Polat Hasbutcu ✍️
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.