- 289 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
25.26, 27 ve 29 Mayıs Necip Fazıl ve Dolayısıyla
25.26, 27 ve 29 Mayıs Necip Fazıl ve Dolayısıyla
25.26..27.29 Mayıs günlerinin her birinin ayrı bir anlamı var bizde. 25 Mayıs Necip Fazıl Üstadımızın doğum günü, 27 Mayıs meşum zulmün başlangıç tarihi, 29 Mayıs ise kutlu fetih günü.
İki kutlu gün arasına girmiş bu zulüm günü tarihimize kara bir leke olarak vurulmuş utanç günüdür. Bu utancı temizlemek bu milletin boynunun borcuydu ve temizledi elhamdülillah. Ancak hala içimizdeki darbe heveslileri tükenmedi. O millet düşmanları hala diş bilemeye devam ediyor, en ufak bir fırsatta milletin boynuna yağlı ilmeği geçirmek için hazır bekliyorlar.
Bu milletin ne kadar düşmanı var. Bu gün hala kahraman diye bilinen ve Üstad’ın ’Sahte Kahraman’ diye kitabını yazdığı millet düşmanları hiç eksik olmadı içimizde. Bu hainlerdir ki Milletin başına ne geldiyse bunlar yüzünden geldi. Başta Mithat Paşa olmak üzere Abdülmecit’i deviren Hüseyin Avni Paşa, ’millet sizin düşmanınızdır’ diyen İnönü ve daha niceleri. Batının gönüllü uşakları olan bu hainlerin alamet’i-farikası ise ikbal ve hırs peşinde millete ihanet etmeleridir.
Batının gönüllü uşakları bu hainler özellikle geri kalmış ülkelerde bulunur. Bu gün Mısır diktatörü Sisi, Çeçenistan Devlet Başkanı Kadir Ramazanov, Mekke Şerifi Hüseyin, Saddam, Cemal Abdünnasır, Enver Sedat, Mübarek, Pakistan’da Zülfikar Ali Butto, Tunus’ta, Yemen’de, daha bilmem hangi İslam ülkesinde bu satılık hainler ülkelerini felaketlerden felaketlere sürüklemişlerdir.
Üstad Necip Fazıl bu sahte kahramanlarla mücadele etmiş bir gerçek bir kahramandır. Ülkesine asla ihanet etmemiş, kendisine büyük zenginlik vaat edildiği halde elinin tersiyle iterek, kendi tabiriyle ’’zehirle pişmiş aşı yemeğe’ ’devam etmiştir. Kimsenin bu zorlu davada yanına gelemeyebileceğini de ihtilal hesaplarına katarak, tek başına yola çıkmış, bu uğurda hayatını feda etmiştir.
Osmanlı’yı içten içe kemiren Sabataist Yahudiler ve onların işbirlikçileri Masonlar, Lions ve Rotaryenlere karşı Büyük Doğu adlı tek kişilik mecmuasıyla savaşmış, halkı uyandırmış ve batıcı gençlik yanında milli davalara sahip çıkan büyük bir gençlik kitle ve kadrosunun oluşmasına yol açmıştır.
Bugün iktidarda olan partinin oluşmasında en büyük pay sahibi olan mütefekkir ve aksiyon adamı O’dur. Türkiye’de Yahudi entrikalarının İslam’a darbe vurmasına rağmen İslam şuurunun uyanması için canhıraş bir mücadele veren tek kişi değilse bile en önemli kişisi O’dur. Ondaki yılmaz mücadele gücü, Ehl-i Sünnet inancı, sarsılmaz iman ve istikamet, yüksek peygamber sevgisi ve olgun tasavvuf neşesi, üstün belagat gücü, sonsuz fedakarlık anlayışı bugün gelinen noktayı hazırlayan en büyük güçlerdendir.
Milliyetçiliğin ırkçılık olmadığını anlatan bu üstün idrak komünizmin alt edilmesinde büyük rol oynamıştır. Hatta Cumhuriyetten sonra oluşan inkar rüzgarlarını savuşturmada en büyük pay sahibi odur. Eğer O ve Onun gibi diğer gerçek kahramanlar olmasaydı bugün Müslüman Türk diye bir kavram kalmayacak, Türkiye bir ve bütün olarak bu güne dek gelme şansına kavuşamayacaktı.
Said i Nursi, Süleyman Hilmi Tunahan, Abdülaziz Bekkine, Abdülhakim Arvasi ve Ali Haydar Efendiler gibi birçok zatın da emeği bulunan bu diriliş hareketi, bu gün göze görünür bir şekil almış, Dünya İslam toplumlarının gözdesi haline gelmiştir.
Onun Büyük Doğu,Nurettin Topçu’nun Hareket, Sezai Karakoç’un Diriliş ve Yedi Güzel Adam’ın Mavera’sı bugün meyvelerini vermiş, yeni İslamcı aydın ve yönetici kadrolarını doğurmuştur. İşte bu yüzden her yıl onu yeni fetih hareketinin fatihi olarak selamlıyor, ruhuna Fatihalar okuyarak Allah’tan sonsuz rahmet ve mekanının sonsuz cennet olmasını diliyoruz.
Ahmet KEMAL
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.