- 343 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ALLAH’IM BİZ DOYUMSUZ KULLARI DOSDOĞRU KIL!
Yerin ve Göklerin Rabbi Allah’ım senden geldik sana döneceğiz…
Yüzümüz kalmadı katına gelip huzurunda hesaba durmaya,
Mazlumların ahı dokunmadı vicdanı kurumuş yüreklerimize,
Ferdin yaptığı hataları büyüttük acıların her çeşidini mazlumlara yaşattık,
Allah’ım, doğamızı ifsat ettik sonra ucu bize dokunduğunda sorumlu aradık,
Binaları diktik binalarımızın ihtişamıyla kendimizi yücelttiğimizi sandık,
Yeryüzünde hiç ölmeyecek gibi didindik aklımıza gelince amenna ve sadakana dedik,
Kendimizin her şeyin en iyisine layık olduğunu bildik diğerlerinin canı cehenneme dedik,
Talan dolan vurgun tuğyan, içimizden nehir olup aktı, merhamet hücrelerimiz çekildi kayboldu,
Gaddarlık hayatımızın dinamosu oldu, cehennem iskelesine demir attık,
Acılar içinde acılara boğulup acı dışında hiçbir şey göremeyenlere acı vermeyi kendimize şiar bildik,
Yetim öksüz fakir ve düşkünlerin çoğalması ilk hedefimiz gibi davrandık israfta sınır tanımadık,
Kendi yalanımızı kendimiz söyledik sonrasında hidayet kapısından içeriye girenin ilk biz olacağını hesapladık,
Hesabımız tutmadığında sorumluları hep kendi dışımızda aradık,
Çıkarımızı kutsallaştırdık senin dinin diye herkese soğuk su gibi içirdik,
Bilgisiz ve cahil yaşatmak işimize geldiği için, herkese hakikati tersinden anlattık ama hakikati kimseye vermedik,
Çocuklarının geçimini sağlamak için onları uyutarak akşam bedenini satarak ekmek getirmek isteyenlere el vermedik, âmâ onların düştüğü çukuru lanetli yaşamımızdan daha kötü bildik,
Meydanlara çıkıp bağırmayı marifet bildik, meydanlardaki haşin çıkışlarımızı hiçbir zalime söyleyemedik,
Sen, bizim nasıl ikiyüzlü senden uzak ama sana ne kadar yakın olduğunu sanan dönekler olduğumuzu çok iyi bilmektesin…
Allah’ım dünyalıklar yüreklerimize yuva kurdu, yuvasız kuşlar gibi kendimizi göçe mahkûm ettik,
Sonsuz yaşama istekleriyle kendimize öyle sonlu kuleler inşa ettik ki, tüm bunları sen görmüyormuşsun gibi yaptık, oranın dışında bir tufan olunca hemen sana koştuk,
Yüzlerimiz asık, içimiz kan ağlarken sahte gülücüklerle mutluluk pozları verdik,
Geceyi gündüz gündüzü gece diye karıştırdık ama hiç karışmayan bizmişiz gibi hep aydınlık tarafta olmayı tercih ettik,
İşimizi iyi bildik, mendebur isteklerimizin adını dava koyduk, bunu onaylamayanları davaya ihanet ediyor diye kuduz itler gibi onlara yeri göğü dar ettik,
Biz ne zalimlerdik, ama adil ve mazlumlar arasına kendimizi koymak için mağduriyet mersiyeleriyle yeni semazenlere ağıtlar yaktırdık,
İhtiyacınız var mı amca bir şeyler getirdik dendiğinde ah yavrum iyi ki iftardan önce geldiniz hiç olmazsa iftarda bir şeyler yaparız diyenlere hiç şahit olmadık, çünkü biz huzurumuzdan kendimizden geçmiştik(!) bu acılarla uğraşarak seni unutmak istemedik, biz insanların namazının çetelesini yapmakla meşguldük,
Allah’ım yüzümüz yok kendimizle yüzleşmeye, yüzümüze bakacak özümüz yok, özümüzle yüzümüzü yüzleştir Allah’ım…
Rabbim senin soracağın soruları biz burada herkese sorduk ama kendimizle ilgili olanı da sana bıraktık, düşkünlere fakirlere yardım et diye seni de bir kolluk gücü eyledik(!)
Biz hatları karıştırdık her gün kısa devre ile içimizde hidayet ampulleri patlarken, şirk dininden medet umarak ortalığı aydınlatacağımızı sandık,
Ehliyeti yakınımız bildik, dürüstlüğü, birlikte paylaşırken kimseye haber verilmemesi ve kol kırılır yen içinde kalır diye yeniden isimlendirdik,
Allah’ım önce çaldık sonra çaldıklarımızı meşrulaştırmak için ellerimizi avuçlarımızı sana açarak onları helalleştirmek istedik,
Menfaatimize dokunan bir şey olduğunda senin dininmiş gibi hemen herkesi haberdar edip sokaklara diktik,
Çıkarımız için düşmanlarını dostumuz dostunu düşmanlarımız eyledik, sonrasında senin dostlarının düşmanlığını alenen yayarken vicdanlarımızı rahatlatmak için kırk dereden su getirdik ancak bulanıklığı biraz çevirebildik,
Allah’ım biz öyle bir canavar olduk ki, Bizim tüm özelliğimizi bilmeyen bir varlık olsaydın bizi yaratan olarak sen bile inanmazdın(!)
Biz dağıldık Allah’ım, kum taneleri gibi yeryüzünün her yanında savrulur olduk ancak kendimizi bir türlü anlamadık,
Bu zavallı perişan halimizle sana geldik Allah’ım,
İçimizi dışımızı, sinelerimizde olanı, yere gireni yerden çıkanı, göğe yükseleni, gökten ineni, rahimlerin neye gebe kaldığını, kimin nerede ne zaman öleceğini ancak sen bilirsin Allah’ım…
Geçmişimizi, bugünümüzü ve yarınımızı bilen Allah’ım, Bu günümüzü geçmişimizden, yarınımızı bugünlerimizden daha aydınlık ve hayır eyle…
Dağların yüklenmekten korkup kaçtığı emanetini, indirdiğin bu gecelerde emaneti anlayarak ve yaşayarak dosdoğru olan kullarından eyle bizi,
Allah’ım biz o emanetin önemini ve ağırlığını anlayamadık, bizleri o ağırlığı taşıyacak erdemli ehil, emin adil ve ahlaklı kullardan eyle,
İlahi yüzümüz ile özümüzü aynı kıl, yapmadıklarımızı yapıyormuş gibi yapanlardan eyleme bizi,
İlahi, isteklerimizi katındaki değerlerin ile daim eyle, dünyalıkların herkese adil paylaşımında bizleri öncüler kıl,
Rabbim, senin kâinata koyduğun düzen gibi bizlerin yaşamlarını da düzene koyacak dirayet kararlılık akıl ve idrak bizlere bağışla,
Rabbim günahta ve hatalarda ısrar edenlerden değil, hatalarını her gün azaltarak doğruya en yakın hayata kavuşan kullardan eyle bizleri,
Rabbim tüm hücrelerimizle sana yöneldik bizleri yeniden, yaratılırken yüklediğin donanımlarımıza uygun hale getir.
Allah’ım Kâinatta var olan tüm yaratılmışların hak ve hukuklarını koruyarak sadece sana olan yakınlığımızla bizleri üstün kıldıklarından eyle,
Cehaletin, doyumsuzluğun, inadın, tekebbürün, fahşanın, yalanın ve ikiyüzlülüğün en uzağından daha uzak eyle bizleri!
Allah’ım bizi Resullerine ve sadece sana dost eylediğin kullarınla bir araya getirecek hayata kavuştur.
Rabbimiz, biz aciz, zayıf unutkan ve nakıs kullarız, bu hallerimizden kaynaklanan hatalarımızı affeyle, bilerek bizi günah işleyenlerden eyleme!
Allah’ım, bin aydan hayırlı olan kadir gecesine bu değeri kazandıran ve onun içinde indirdiğin Kitabının tüm emir ve isteklerini bilerek anlayarak yaşayanlardan eyle bizleri,
Sadece inandık diyerek verdiğin akıl nimetini kullanmayan ve o nimete zulmeden kullardan eyleme bizleri, aklımız ile vahyini doğru anlayan, doğru yaşayan ve sadece sana kulluk yapan, kulluk yaparken de dini sadece sana has kılan kullardan eyle bizleri…
Rabbim bize nasıl yaşanılacağını öğret ki nasıl ölüneceğini de biz öğrenelim…
Bizi yaşamın tüm hayır kanatlarında, iklim ve coğrafya tanımadan her canlıya ulaşacak yeryüzündeki hayır elin eyle… Hayır, ellerini hayır yolunda ömür tüketen ve şerre fren olan karanlıklara aydınlık mazlumlara rahmet taşıyan kullardan eyle…
Rabbimiz bizleri, ”Ben Müslümanım dedikten sonra Allah’a çağırandan daha güzel sözlü kim var ”dediğin buyruğuna uygun olarak yaşayan, genişliği yer ve gökler kadar olan cennetine koşan kullardan eyle…
Âmin Âmin, Kalpleri tatmin olan ve sadece mutmain kullar için tahsis ettiğin cennetinde bizlere de bir yer ver Allah’ım… Sen her şeye muktedirsin, biz seni Hakkı ile takdir edemedik Allah’ım bizleri affeyle bizleri affeyle…
Erol KEKEÇ08.05.2021/19.55
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.