- 374 Okunma
- 2 Yorum
- 5 Beğeni
GÜNLERDEN BAYRAM BAYRAMLARDAN UMUT...
Hangi rengin muadilisin, sefil yüreğim? Hangi tende kayar gider binlerce duygu hangi tindir savsaklandığın belli ki seferisisin sen hüznün yerinden sökülen kornişler ve aşkın alfabesinde bir bir sektiğin.
Nazenindir yürek.
Naziktir koruduğum adalet.
Nazlıyım varsın laf etsinler.
Dinmez de asla nazım niyazım erkenden ölürsem üstünü örtsünler kalan şiirlerimin ve ucu kırık kalemimde saklı iken sırlarım.
Hicabın ötesi aşkın ateşi.
Aşkın çok ötesi ölüm denen yolu arşınladığım.
Ölüm ne ki hüznün yanında yine de razıyım ben derdimle yaşamaya yeter ki rızası olsun Rabbimin…
Günlerden bayram.
Bayramlardan umut.
Umutlardan derlediğim nice sözcük ve gözlerimi diktiğim ufuk.
Hercai yüreğim aşkla erdiğim.
Hatim indirdiğim de yalan değil ve hatmettiğim ömrü sadık kuluyum Rabbimin sırıktır içimde büyüyen hüzün denen mertebe.
Hazanım ben.
Bohçamsa pek yaman.
Yaralarımı sevdiğim kadar yamalı heybem içinde saklı sökükleri mazinin ve günün güleç yüzü: bazen şadırvan bellediğim her konakladığım mekân elbet görücüler geç geldi bu gün zaten görüp göreceklerini görmüşlerdi çoktan.
Çoğulum ben alabildiğine zengin.
Tekilim ben biz olmanın sırrı saklı iken en derinde.
Muhafız alayı adeta imlerim mahmuzladığım kadar duyguları ve sırları yalnızlığın belki de üstüne serildiğim rahlem.
Mimozalardan belliyorum hayatı ve minyatür yüreğim.
Mokasen pabuçlarım açılan bağcıklarına basıp da yüzükoyun yere serildiğim bazense kimseye pabuç bırakmadığım ve yalnızlığım ve hazan çeşmem ve rengi kaçmış düşlerim.
Mutlak bir rengim yok benim, yüreğim belki de şüheda aşkın dokusunda d/okunma ihtimalimdir yalnızlığa…
Meylettiğimdir huzur.
Mutluluk ise henüz muhtırası verilmemiş bir gizin izinde, gaza gelen gölgelerin tininde saklı iken mevsimin soluk rengi.
Hazan denen mahsul.
Hüzün denen ekin.
Aşk denen devasa yara ve yamalı yüreğimden sızan her hece içerlediğim kadar hayata bahtım da kara mademki matemimle yarışan bir rüzgârım ben mentollü sözcükleri yaka paça tıktığım şu satırlarda yatar kalkarım ben gecenin köründe bazen dikerim söküklerini mevsimin bazense baş veren hüzne yaftalar yağdırırım.
Dumura uğramış şafak ve şakağıma dayalı kalem denen silah…
Kurşunların izindeyim ve gizinde saklanırım.
Kurdeşen dökerim geceye iltifat niyetine bazen aralıksız düşünürüm koynuna girdiğim karanlık beni anne şefkati ile sarıp sarmalar.
Israrla sevdiğim değil yalan.
İsteksiz yaşadığım da zinhar.
Muhabbet ehlidir sözcüklerim münazara ettiğim göğün kubbesinde yaşar sevgim ve iyi niyetim.
Bir minvaldir ki yaşamak bir de mizansen içinde saklandığım ve körü körüne sererim servetimi insanların önüne içinde saklıdır sevgi ve ikram ve ilgi ve samimiyet ve masumane tebessümler ekerim evrenin tenine bazen kayar düşerim bazen kayar kaybolurum yıldız misali zaten mahlasımdır yıldız üstelik ön adım adımladığım gecenin perçeminde bir yağar bir donarım; bir ağlar bir sızarım…
Matemle örülüdür saçlarım.
Ölgün hislerim ve sönen coşkum nasıl da katıksız hizmet eder evrene.
Yan çizdiğim de doğrudur ne zamanki kendime yakınlaşsam.
Yan çizdiğim yalandır ne zamanki insanlara elimi uzatsam.
Mevkiim ve rütbemse rüştünü ispatlamamış bir yalnızlıktır ve kuru kuruya severim ben insanları bazen şafağım atar bazen gözümün feri söner ama içimdeki sevgi pınarı hep çağlar.
Bir mealim yoksa bile meylederim en güzele.
Rozetim takılı yakama ben şehrim.
Ben şiirim de ve şiarım aşk bazense hüzün ve köpüren dalgalarda bir yanar bir sönerim yakamozlar misali.
YORUMLAR
GÜNLERDEN BAYRAM BAYRAMLARDAN UMUT...
Matemle örülüdür saçlarım.
Ölgün hislerim ve sönen coşkum nasıl da katıksız hizmet eder evrene.
Yan çizdiğim de doğrudur ne zamanki kendime yakınlaşsam.
Yan çizdiğim yalandır ne zamanki insanlara elimi uzatsam.
Mevkiim ve rütbemse rüştünü ispatlamamış bir yalnızlıktır ve kuru kuruya severim ben insanları bazen şafağım atar bazen gözümün feri söner ama içimdeki sevgi pınarı hep çağlar.
Bir mealim yoksa bile meylederim en güzele.
Rozetim takılı yakama ben şehrim.
Ben şiirim de ve şiarım aşk bazense hüzün ve köpüren dalgalarda bir yanar bir sönerim yakamozlar misali.
Duygu dolu yüreğinizden bendini aşarcasına süzülüp gelen ihlâs içinde harika duygularla yazılmış muhteşem güzellikteki yürek sesinizi gönülden kutluyorum tebrikler efendim.
Gönlünüze ve kaleminize sağlık diliyorum.
Her şey gönlünüzce olsun ve yolunda gitsin inşallah.
En içten selam ve saygılarımla.
Esenlikler dileğiyle.
ŞÜKRÜ ATAY
Gülüm Çamlısoy
Çok çok teşekkür ederim.
Bayramı bayram yapan illa ki güzel yürekli insanlar ve ailemiz ve dostlarımız ve umut...
Sonsuzluğa kanat açmak adeta.
Allah razı olsun hocam.
Hayatın renkleri ve sözcükler kalemin tükenmeyen mürekkebi elbet sizler sayesinde anlam kazanan karaladığım ne ise ruha cana bürünen.
Yüreğiniz dert görmeisn değerli hocam
Sonsuz içten selam saygımla.
Hayırlı bayramlar olsun
Bir geçiş ise şiir.
Bir kaçış ise yazdıklarım.
Bir tanık ki sadece Rabbim ve işte vuku bulduğu üzere o tevafuk aşkla neşrettim ben gecede nakşeden yıldızlardan sordum seni susku giyinmiş göğün her katresinde gizli saklı sevdayı sundum altın tepside ve ölüm orucuna girmişken bir ömür anladım ki ben zaten saklıyım mıntıkamda bazen siper edindiğim bazen sabrı bilediğim genelde kanaat edip dünyadan kopuk bir rozet takılı yakama ve iki yakası bir araya gelmeyen şehri İstanbul’un ve şairin özlemi ile bir bir nakşettim günü geceye devrilip de devindiğim ömrü ve her saniyeyi kayıt altına aldım ve işte şafak sayıyorum.
Cümlenizin bayramını kutluyorum.