- 496 Okunma
- 4 Yorum
- 6 Beğeni
HER GÜN BAŞKA MEVSİM
Temkinliyim asla da tamahkâr olmadığım kadar babadan tembihli…
İçimde soluduğum…
Ah, için için solduğum o yerküre elbet içimde bağdaş kuran ve kundaklanmış mahremiyetim.
Sözcüklerim asla yalıtılmış değil ve sesim hala şen ve şecerem hala Günyüzü gösteren.
Atalarım, dedelerim ve rahmet okuduğum nice insan belki de takkesini arayan bir dervişim ben içimin tekkesi.
Aşkı haşat eden rüzgâr ve mabedimde asılı duygularım.
Randıman almaksa hayattan ve günü boykot ettiğim ve zincirleme kazaya sebebiyet veren ebegümeci duygularım bazen kazan kaldıran yeniçeriler gibi bazen bir yerlerde unutulmuş bir çocuk gibi en çok da uyuştuğum çektiğim cefayı sefaya döndürmek adına olumsuz ne varsa ders aldığım ve ivme kazanan şükür duygumla yetinmeyi ilk günden beri bildiğim.
Bir araz belki de içimin arazisi.
Afaki bir hayal peşimi bırakmayan gerçeklerin ve tüm insanların sırtımı sıvazladığı.
Peçesi mi günün? Neye yarar ki peçenin içinde başka peçeler de saklı iken?
Görünen ve görünmeyen nice şey ve işte hâsıl olan bir yetenek gibi içimin aksanında tokalaştığım şivesi anlaşılmayan şarkılar ve ben duyguların resmini çiziyorum ne zamanki otursam masa başına ve uykumu tetikleyen her şeyi protesto ediyorum.
Uykusuz değil gözlerim.
Asla da uyumsuz bir insan olmadım gelin görün ki bana uymadı arkamdan gelenler bense içimdeki çocuğu asla uyutmadım ve hep diri tuttum ki masumiyetim sonlanmasın diye.
Mecalim yok iken kimi zaman.
Bir mealim de yok iken.
İhbar ettiğimse kendim: kimlik kartım kararsız ve ben de henüz karar veremedim neye denk düştüğüme ama içimdeki seyyah aralıksız dürtüklüyor ve ben bir açıklama sunamıyorum her zaman yine de açmayan bir goncayım madem usulca sıvışıyorum kökümle bağlı olduğum gönül bahçemden ve rahmeti ıslıklıyorum ne zamanki kurusa içim biliyorum da Rabbimin beni bırakmayacağını ve kurudukça dilim damağım bol bol yaş döküyorum bol bol yas döküyorum bol bol niyetleniyorum ve ansızın hâsıl olan o sağanak.
Mahşeri bir kalabalık bazen işgal eden içimi ve yalnızlığımı boykot eden.
Makberin çağrısı olsa ne ki kulaklarımı çınlatan ve işte ben mutluluğun ve aşkın çıtasını daha da yükseltiyorum ve en tepeye konmak istiyorum ve bulutları alnından öpmek ama olmuyor, beceremiyorum ve uzandığım yerden düşüyorum yere derken gardım düşüyor derken yaşlar düşüyor gözümden nihayetinde insanlar bir bir düşüyor gözümden.
Göğüs kafesime hapsettiklerim.
Bazen huzur bazen hüzün bazen savsakladığım sair duygu.
Bir hicretse yazmak.
Bir niyetse içimden geçen.
Bir bir ihbar etmek istiyorum kuşlara yüreğimin de onlar gibi çarptığını söyleyecekken ve kuş bakışı sevdiğim yağdığım şu evrende kuş beyinli olmadığımı da izah ediyorum derken kuşlar gibi göçüyorum bir umuttan diğerine bir buluttan düşmek belki de yeryüzüne.
Hizaya getirdiğim duygularım asla hicap duymadığım.
Hasretini çektiğim güzel günlerim ve beklemedeyim.
Geceyi pışpışlarken sadece bir esinti diliyorum Mevla’mdan ve yel gibi esiyor içimin mamasında saklı bir özlem ile yâd edip de dünü tahliye ediyorum neyse içimde saklı.
Mevsimin çağrısı bazense birilerinin beni yok saydığı her nasılsa varlığıma delalet sözcükler ve sessizliğimi yazarak boykot ettiğim.
Her gün ayrı bir renk.
Her şiir bir ömür.
Her ömür içinde saklı bir eziyet kimine göre meziyet addedilen.
Redifler.
Kafiyeler.
Manzumeler.
Nice esinti askıntı olan durgunluğuma.
Nice vesile aşkı küreyen sözcüklerime.
Nice muradım dillenmeyen.
Nice müridi aşkın asla pes etmeyen.
Aşklardan aşk beğeniyorum mevsime gıpta ederken biliyorum da kendimin azade bir mevsim olduğunu ve mesire yerlerini dolduran çocuklar gibi coşkuyla es geçiyorum sıkıntıları ve sevgiyi paslıyorum sevdiklerime belki de billur sesinde bülbülün taziyeler sunuyorum ölen tüm çiçeklere ve bir çiçek olmaktan öte hasadını uzatıyorum duygularımın bazen dolgun başak taneleri gibi eğildiğim bazense dik başımla diktiğim gözlerim içimdeki cennete bazense diklendiğim zalime ve mazlumlar sirayet ediyor sevgim ve mahzun gülüşüm ve biliyorum da aşkın nüansının her gün başka mevsimlere eşlik edeceğini…
YORUMLAR
hayat öyle sürprizlerle çıkıyor ki karşımıza bizler ne kadar hazırız desek de günleri dolu dolu yaşamaya aslında ne kadar acemisi olduğumuzun farkına varıyoruz bir anlamda...
çoğu kez şaşkınlıklar, nöbette bekleyen öfke, hiç ummadığımız anda saran hüzün, belki de sırada bekleyen umut ve mutluluk yayılınca zamana... sonuçta dönüp dolaşıp hep aynı yere varıyoruz bizi koruyacağını bildiğimiz sığınağımıza, yani inancımıza.
güzelsin Gülüm...
hep güzel kal...
sevgimle
Gülüm Çamlısoy
İnancımız hep hep güzel arkadaşım.
Bazen bir arpa boyu yol almadığına inansa da insan hep hep umutla yeniden hatta kaldığı yerden başlıyor.
Teşekkür ederim canım Ebru.
Söz sana zaten tüm gayretim de bunun için:
Güzel kalmak iyi kalmak ve inancına sevgisine sadık kalmak...
Ben nasıl sevmem seni?
Kocaman sevgimle asil yürekli canım arkadaşım
Her gün ayrı bir renk.
Her şiir bir ömür.
Her ömür içinde saklı bir eziyet kimine göre meziyet addedilen.
Redifler.
Kafiyeler.
Manzumeler.
Nice esinti askıntı olan durgunluğuma.
Nice vesile aşkı küreyen sözcüklerime.
Nice muradım dillenmeyen.
Nice müridi aşkın asla pes etmeyen.
Aşklardan aşk beğeniyorum mevsime gıpta ederken biliyorum da kendimin azade bir mevsim olduğunu ve mesire yerlerini dolduran çocuklar gibi coşkuyla es geçiyorum sıkıntıları ve sevgiyi paslıyorum sevdiklerime belki de billur sesinde bülbülün taziyeler sunuyorum ölen tüm çiçeklere ve bir çiçek olmaktan öte hasadını uzatıyorum duygularımın bazen dolgun başak taneleri gibi eğildiğim bazense dik başımla diktiğim gözlerim içimdeki cennete bazense diklendiğim zalime ve mazlumlar sirayet ediyor sevgim ve mahzun gülüşüm ve biliyorum da aşkın nüansının her gün başka mevsimlere eşlik edeceğini…
Gerçekten de çok doğru her gün ayrı bir renk her şiir bir ömür, kimisine eziyet kimisine meziyet.
Biz tâbi ki meziyet olarak görenlerin tarafındayız ve o nedenle yazmaya devam etmeye çalışıyoruz.
Yine yürekten süzülüp gelen harika duygularla yazılmış muhteşem güzellikteki yazınızı gönülden kutluyorum tebrikler efendim.
Gönlünüze ve kaleminize sağlık diliyorum.
Her şey gönlünüzce olsun ve yolunda gitsin inşallah.
Sonsuz selam ve saygılarımla.
Esenlikler dileğiyle.
Gülüm Çamlısoy
Bazen belirsizlik addedilen bazen bir belirti babında bir ışık bir de umut.
Sessizliğin tezahür ettiği ve işte en yüksek ses iken tepkisizliğin meali.
Yürek ve yansıttığı.
Duyguların yüz ölçümü bazen kısık sesi bazeb ulu orta haykırışı yüreğin.
Çok teşekkür ederim değerli hocam.
Selam ve saygılarımla
Temkinliyim asla da tamahkâr olmadığım kadar babadan tembihli…
İçimde soluduğum…
Aşkı haşat eden rüzgâr ve mabedimde asılı duygularım.
Uykusuz değil gözlerim.
Asla da uyumsuz bir insan olmadım gelin görün ki bana uymadı arkamdan gelenler bense içimdeki çocuğu asla uyutmadım ve hep diri tuttum ki masumiyetim sonlanmasın diye.
Göğüs kafesime hapsettiklerim.
Bazen huzur bazen hüzün bazen savsakladığım sair duygu.
Bir hicretse yazmak.
Mevsimin çağrısı bazense birilerinin beni yok saydığı her nasılsa varlığıma delalet sözcükler ve sessizliğimi yazarak boykot ettiğim.
Her gün ayrı bir renk.
Her şiir bir ömür.
Nice muradım dillenmeyen.
Nice müridi aşkın asla pes etmeyen.
Aşklardan aşk beğeniyorum mevsime gıpta ederken biliyorum da kendimin azade bir mevsim olduğunu ve mesire yerlerini dolduran çocuklar gibi coşkuyla es geçiyorum sıkıntıları ve sevgiyi paslıyorum sevdiklerime belki de billur sesinde bülbülün taziyeler sunuyorum ölen tüm çiçeklere ve bir çiçek olmaktan öte hasadını uzatıyorum duygularımın bazen dolgun başak taneleri gibi eğildiğim bazense dik başımla diktiğim gözlerim içimdeki cennete bazense diklendiğim zalime ve mazlumlar sirayet ediyor sevgim ve mahzun gülüşüm ve biliyorum da aşkın nüansının her gün başka mevsimlere eşlik edeceğini… (80 puntu )
Bu derya özlemiyle coşkuyla akan engellenemez bir ırmak
kendi şirazesinde akan uğultusu vadiyi dolduran hırçın
yüzmek bilmeğenin yüzeneğeceği bir ırmak bir nehir
amaçladığı deryaya vasıl olması dileği ile kutluyorum
19. 04. 2022
Gülüm Çamlısoy
Bazen araç.
Olup bitense bitmek bilmeyen yaşama sevinci bazen set çekilse de insan sevgiyle umudu eş tutarken ve inancı ile de sadık iken kainata...
Yüzmek ne ki?
Hele ki yüzmeyi bilmeden daldığımız derinlik...
Teşekkür ederim değerli hocam
Selam ve saygılarımla
Gülüm Çamlısoy
Bil mukabil.
Ömrünüz çok olsun