- 2452 Okunma
- 6 Yorum
- 7 Beğeni
Deneysel Şiir
Hepimizin şuanda içerisinde yer aldığımız edebiyatın dışında günümüzde deneysel edebiyat diye yeni bir tür gelişmeye başladı. Deneysel edebiyat, geleneksel edebiyatın tekdüzeliğinin kalıplarını postmodernist bir bakış açısıyla kırmak ister. Yapılamaz deneni yapmayı kanıtlamayı hedefler. Deneysel metinler bir buluş gibidir ve sürekli yeni yöntemler arar. Nasıl elektriğin keşfi herkese faydalı bir buluş iken bazı buluşların ise hiç kimseye bir yararı dokunmamıştır. Deneysel edebiyat da öyle bir şeydir.
Ülkemizde deneysel edebiyat metinleri az da olsa yapılmaktadır. Ancak deneysel şiir örnekleri hemen hemen yok gibidir. Deneysel şiir; matematik, satranç, mantık gibi başka bilimlerden formlar ödünç alarak edebi alanı genişletmek ister. Sözcüklerle satranç taşları ile oynar gibi oynamak, sözcükler üzerinde ince matematik hesaplamaları yapmak ve sonuçlarını görmek oldukça ilginçtir.
Deneysel şiir yazmak kadar yapılan çalışmayı paylaşmak da oldukça cesaret ister. Alışılmadık özellikte olan bu tür çalışmalara uzun süre emek verilmesine rağmen, eserin kimse tarafından beğenilmemesi her zaman olası bir durumdur. Aslında ortaya çıkan sonuçları şairin kendisinin de beğenip beğenmeyeceği bir muammadır.
Günümüzde lipogram, pangram, pangram haiku, palindrom, anagram, kartopu, eriyen kartopu, elmas kartopu, ilk harf, akrostiş, S+7, N+7, alfabeyi kullanma, tutuklu kısaltması, görsel (somut) daha birçok ekstrem özellik taşıyan teknik, deneysel edebiyat biliminin bir parçasıdır. Bu şiirlere örnek olması açısından birçok türün ülkemizdeki ilk örneklerini verebilmek amacıyla yaptığım çalışmaları sayfamda zaman zaman paylaşmıştım.
Haiku, senryu, jisei, ringa tarzı şiirler, 5-7-5 heceli ve üç dizeli olan deneysel şiirin en eski örnekleridir. Bu türe ilişkin yüzlerce şiir sayfamdan okunabilir.
Lipogram, alfabedeki harflerden birini ya da birkaçını kullanmadan şiir yazma tekniğidir. Halk edebiyatımızda var olan lebdeğmez şiirler aslında birer lipogram örneğidir. Zira bu şiirlerde dudak sesleri olan ‘b,f, m, p, v’ seslerinin kullanılması yasaktır. Sayfamdan okuyabileceğiniz ‘Aşk Türküsü Çalsın’ isimli şiirimi bu türe örnek olarak verebilirim.
Pangram, bir alfabedeki bütün harflerin yani Türkçemizde yer alan 29 harfin tamamının anlamlı olarak bir şiir içinde kullanılmasıdır. Harf sayısı ne kadar az olursa pangram şiir, o ölçüde başarılı sayılır. ‘Haydut’ isimli pangram şiirim sayfamdan bu türe örnek olarak okunabilir.
Pangram Haiku, bir alfabedeki bütün harflerin yani Türkçemizde yer alan 29 harfin tamamının anlamlı olarak bir haiku şiir olarak kullanılmasıdır. Tarafımca geliştirilen bu türün ‘Hoştun’ isimli bir örneği sayfamdan okunabilir.
Palindrom, tersinden okunduğunda da aynı anlamı veren sözcük veya cümlelerdir. Bu konunun benim gibi meraklıları tarafından dilimizdeki palindrom cümle sayısı her geçen gün artırılmaya çalışılmaktadır. Eldeki deneysel malzemeden yani daha önceden keşfedilmiş palindrom cümlelerden de yararlanılarak tam palindrom şiirin bir denenmesi gerektiğini düşünmüş, uyaktan da vazgeçmeden biraz tuhaf, oldukça sıra dışı ve belki de komik bir deney yapmaya çalışmış, bu çalışmamı ‘Tam Palindrom Tekniği’ ismiyle sayfamda paylaşmıştım.
Anagram (evirmece), bir sözcüğün harflerinden değişik düzenle başka bir sözcük oluşturulmasıdır. Bu iki sözcüğün şiirin aynı dizesinde kullanılması zorunludur. Sayfamda paylaştığım ‘Şımarık Karışım’ isimli şiir bu türe bir örnek oluşturmaktadır.
Kartopu, çığ gibi aşağı doğru genişleyen şiir tekniğidir. İlk dize, tek harfli bir sözcükten oluşur. Her dizesi alt alta birer harf çoğaltılan bir tekniktir. Eriyen kartopu yöntemi ise kartopu yönteminin tam tersidir. Kartopu ve eriyen kartopu yöntemlerinin birlikte kullanılması halinde elmas kartopu yöntemi ortaya çıkmaktadır. Sayfamda paylaştığım ‘Bıçak’ isimli şiirimde bu teknikler bir arada verilmiştir.
İlk Harf Tekniğinde, şiirin tüm sözcüklerinin aynı harfle başlatılması esastır. ‘Acımasız Anokronik’ isimli şiirim bu türe örnek olarak sayfamdan okunabilir.
S+7, N+7 Yöntemi, şairin bir şiirinin içinde seçtiği kelimelerin sözlükten kendisinden sonra gelen 7. sözcük ile yer değiştirmesidir. Bu konudaki bir şiirimi sitede paylaşma cesaretini hâlâ gösteremediğimi ifade etmeliyim.
Alfabeyi kullanma tekniğine örnek olarak ‘Olmaz Dedi Yâr Bana’ isimli şiirim sayfamdan okunabilir.
Tutuklu kısaltmasında, daha çok görsel bir sınırlandırma söz konusudur. Bu teknikte, üstten ve alttan çıkıntı ya da çentikleri bulunan ‘b, d, f, g, h, i, j, k, l, p, t, y’ harflerini kullanmadan bir metin oluşturmak esas amaçtır.
Akrostiş (İlkleme), bir şiirde dizelerin ilk harflerinin yukarıdan aşağıya doğru sıralandığında anlamlı bir sözcük veya cümle meydana getirilmesidir. Örneğin; sayfamda yayımladığım ‘Kızılcahamam’a Hoş Geldiniz’ şiiri bu türe bir örnek teşkil eder. Akrostişi dizelerin orta harfleri veya son harfleri ile de yapma teknikleri uygulanabilir.
Somut şiir, şiirin sözcüklerinin sadece imgesel olarak değil, aynı zamanda görsel olarak da kullanılmasını amaçlayan bir şiir anlayışıdır. ‘Desen şiiri’, ‘şekilli şiir’, ‘resim şiir’ veya ‘görsel şiir’ olarak da anılan somut şiir, dilin sadece anlamsal ve kavramsal boyutlarını değil, görsel-çizgisel boyutlarını da araştırır. ‘Berdel Giden Atım’, ‘Sonsuz Aşk’, ‘Kırmızı Karavan’ ve ‘Kalp’ isimli sayfamda paylaştığım şiirler bu türe örnek gösterilebilir.
Bu türlerin dışında da birçok deneysel şiir türü üretilebilir. Örneğin; klavye ile oluşturulan şekiller şiirde sözcük yerine kullanılabilir. Bu türe ilişkin paylaştığım ‘Yontma Taş Çağından Sesleniyorum’, ‘Sabun Köpüğü Sevdalar’ isimli şiirlerim sayfamdan okunabilir. Görme engelliler için Braille Şiir olarak kaleme aldığım ‘Golbol Milli Takımımız’ isimli şiirin kendisi deneysel olmasa bile Braille Alfabesini belli ölçüde öğrenmek benim açımdan önemli bir deney oluşturmuştur. Hatta şiirin dilini geliştirmek; uzay, fizik, matematik gibi bilim dallarının temel konularını şiirin teması haline getirmek birer deneye dönüştürülebilir. ‘Kuantum Belirsizliğinde Aşk’, ‘Boyutlar Arası Seyahat’, ‘Aşkın Matematiği’, ‘Termodinamik Aşk Yasaları’ şiirlerimi bu bağlamda sayfamda daha önce paylaşmıştım.
Elbette şiirle yapılabilecek daha nice deneyler söz konusudur. Şiir üzerine deneyler yapmaya hep devam edeceğim. Yaptığım fakat henüz paylaşmadığım ve ileride yapacağım başka deneylerimi ancak kendime güvenim arttıkça sayfamda paylaşacağım. Zira şiir üzerine deneyler yapmak benim tutkum olsa da deneysel bir şiiri paylaşabilmek her zaman bir cesaret meselesi…
Saygılarımla.
YORUMLAR
Osman Akçay
Osman Akçay
Kendi adıma çok çok teşekkür ederim değerli hocam.
Bilginin edebiyatla harmanlandığı.
Dönüp dönüp okuyacağım.
Yüreğinize emeğinize sağlık hocam
En içten selam ve saygımla
Osman Akçay
Elinize sağlık üstadım. Çok doyurucu bilgi vermişsiniz. Türk edebiyatı sizin gibiler sayesin de gelişecek ve güzel eserler ortaya çıkacaktır.
Harika bir uğraşı olduğunu düşünüyorum. Ortaya eserler çıktıkça mutlu olunacak güzel çalışma.
Ben burada henüz yeniyim. Önceki şiirlerinizi okuma fırsatım olmadı henüz. İnşallah fırsat buldukça okuyacağım.
Kaleminize yüreğinize, emeğinize sağlık.
Osman Akçay
Yüregine emegine saglik usta tebrik ederim, deneylerinin cesaretle devamini bekleriz.Bir zamanlar bende deneysel siirler yaziyordum , mevcut teknik kurallarin disina ciktim diye cok elestiriler aldim, bende ustalari kirmadim biraktim
Osman Akçay
Çok teşekkür ederim Osman bey aydınlatıcı bilgilerle dolu bu güzel yazınıda şiire dair çok şeyi bulduğumu söyleye bilirim.
şiire dair çok tarzı içeren bu yazınız umarım yazacağım şiirlerde faydalanmak için müracat edeceğim bir bir makale olması nedeni ile ayrıca teşekkür ederim
selamlar saygılar