- 871 Okunma
- 2 Yorum
- 2 Beğeni
Fakir Ama Mutlu Çocuklardık Biz
KİMLER BU ARABAYA BİNDİ DESEM...😊🌷
Fakir ama mutlu çocuklardık biz…
—-Güzel elbiselerimiz,pahalı oyuncaklarımız,kunduralarımız yoktu ama yürekten gelen gülümsemelerimiz , candan arkadaşlarımız ve güvenli sokaklarımız vardı bizim.
—-Sokakta susadığımız zaman marketten şişeyle su alacak paramız yoktu ama, kapısını çalıp sürahiyle su isteyeceğimiz komşularımız vardı bizim...😊
——Okula giderken kapımızın önünden alan okul servisimiz yoktu, dolmuş otobüs paramız yoktu ama elimizi omuzuna atarak okula kadar dertleşerek, laflayarak yürüdüğümüz yol arkadaşlarımız vardı bizim.
—-Renkli önlüğümüz yoktu ama siyah önlük altında pırıl pırıl parlayan tertemiz yüreklerimiz ve renkli hayallerimiz vardı bizim.
—-Zengin olmayı değil adam olmayı hayal ederdik.
—-Öğretmen olursam şu kadar maaş alırım değil; öğretmen olursam şöyle çocuk yetiştiririm diyen bir nesildik biz.
—-Okulu asıp arkdaşlarımızla boş boş gezmelerimiz yoktu ama okul çıkışlarında arkadaşlarımızla gidip ders çalıştığımız İl Halk Kütüphanelerimiz vardı bizim.
—-Avucumuzun içinde Gogglemız yoktu ama cilt cilt Meydan Larosse’lerimiz ve Büyük Britanya Ansiklopedilerimiz vardı bizim.
—-Masa başında,koltukta, oturduğumuz yerden oynadığımız oyunlarımız yoktu ama onlarca arkadaşlarımızla güle oynaya oynadığımız sokak oyunlarımız vardı bizim.
—-Chet yapmazdık mektuplaşırdık
Mesaj atmazdık kartpostal gönderirdik
Sık sık kapımızı aşındıran, neredeyse ahbap olduğumuz Postacılarımız vardı bizim.
—-Kaloriferli odalarımız, başlıklı bazalarımız yoktu ama çıtır çıtır yanan sobaların yanında, kardeşlerimizle kıkırdaşarak yattığımız yer yataklarımız vardı.
——Akülü arabalarımız, velespitimiz, patenlerimiz, scooterimiz yoktu bizim ama yokuş aşağı sürdüğümüz Ferrari’ye bin basan,üç tekerlekli tahta arabalarımız vardı bizim.
——Baba parası ile sadece kendine ısmarlamak üzere çağırıp hadi starbucks’a gidelim diyen sözde arkadaşlarımız yoktu ama çayın altını yaktım, seni bekliyorum diyen dostlarımız vardı bizim.
—-Suflelerimiz, supanglelerimiz yoktu ama pestillerimiz, bastıklarımız,
Samsamız, sucuğumuz, mis gibi keçi sütlü sütlacımız ve hapısamız vardı bizim.
—-Üç öğün somunumuz olmazdı soframızda ama tandır kömbelerimiz, yufka ekmeklerimiz, bazlamalarımız vardı bizim.
—-Fakir ama mutlu çocuklardık biz. Sayısız ayakkabımız, botumuz, çizmemiz, spor ayakkabımız yoktu ama bayramdan bayrama güç bela aldığımız sayısız ayakkabılardan daha kıymetli, Arefe gecelerinde koynumuza alıp uyuduğumuz kapalı çarşı kunduralarımız vardı bizim
——Kendi işlerini kendisi gören, kendi ödevlerini kendisi yapan, kendi söküğünü kendisi diken özgüvenli ve özgür çocuklardık biz.
Asi ve başı boş çocuklar değil.❤❤
——Anne babalarımızla arkadaş gibi değildik biz. Çünkü yeterince arkadaşımız vardı. Ama bizi koruyan, kollayan, emek veren,güzel yetişmemiz için kurallar koyan, bizi canlarından çok seven, bilirdik ki bir tek anne babamız vardı.
Dedim ya fakir ama mutlu çocuklardık biz.Çınlayan kahkahalarımız, gözlerimizde ışıklar, yüzümüzde mimik hareketlerimiz, işmarlarımız, akşam ezanı okununcaya kadar doyasıya güven içinde oynadığımız sokaklarımız vardı bizim.
Tüm bu güzel duyguları yaşayan bu güzide nesile selam olsun!
😊🌷🌹🌺🌸💕
Nurgül KAYNAR YÜCE/ K. MARAŞ