- 710 Okunma
- 8 Yorum
- 6 Beğeni
Gerisi Silik Abi
Yıllar sonra Memetle karşılaştık.
Memet?
Bizim Memet canım, boyacı Memet.
Benim de hemşerim.
O da değişmiş. Şakaklarına falan aklar düşmüş. Tepede bile var.
Belki 15 sene olmuş görüşmeyeli.
Yolda görsem tanımam. Ama o beni tanıdı.
“Nasılsın, ne yaptın bunca yıldır” diye sordum ayaküstü.
“Nasıl karşılaştık burada hayret” dedim.
"İnsan nerelerde kimlerle karşılaşıyor bir bilsen..! Anlatırım abi uzun iş” dedi.
Mesai bitimine doğru yanlarına vardım.
Oturduk, 30’ar kiloluk İzolasyon kovalarının üstüne.
Bir sigara yaktı. Bana da uzattı “Ben o dertten kurtulalı çok oldu” dedim.
“Anlat bakalım.”
“Abi hangi birini anlatayım.”
Sigaradan derin bir nefes çekti.
Çok büyük işler aldım. Çok büyük işler yaptım. Çok büyük paralar kazandım.
Bir müteahhidin toplu konut işini aldım. Komple alçı sıva, boya, badana dahil. İş büyük, para bol. Önceleri parada sorun yok. Sonra aksamaya başladı. Biz habire içeri gidiyoruz. İçeride alacağım çoğaldı.
Müteahhit sahtekarın tekiymiş meğerse. İşin tüm parasından da fazla miktarda kayınbiraderine çek senet vermiş. İdareye temlik* koydurmuşlar. Ben idareye müracaat edince idare “temlik var, sizi sıraya koyalım” dedi.
Dedi ama sıranın geleceği yok ki!
Şantiyede grev yaptık. Televizyonlara bile çıktık. Meclisin önünde açlık grevi yapmaya kalktım polis yaka paça attı. Garip Memedi kim takar. Polislerle köşe kapmaca oynuyoruz. Rahmetli Kamer Genç sağdı o zaman. Onu yakaladım bir gün. Durumu anlattım.
“Lan deli oğlan senin için uğraşacağım” dedi. O da çözemedi.
Bir taraftan alacaklılar kapımda.
Ev bark ne varsa gitti.
Aç kaldım, aç.
Bir arkadaş “Ankara’da bir yerde yarım bir iş var yapar mısın?” dedi.
Yapmam mı..??!!
Balıklama atladım. Bir villa işi. İşi daha önce başka bir taşeron almış ama tamamlayamamış. İş yarım kalmış. Biz o taşeronla konuşup fiyatını, şartlarını falan anlaştık. Onun adına işi tamamlayacağız, taşeron da bizim paramızı verecek. O taşeron milli boksörmüş meğerse.
Biz işe başladık. A’dan Z’ye işi tamamladık.
Bu arada villa sahibiyle de epeyce samimi olduk.
Adam zengin.
İş bitince adam bizi lüks bir lokantaya yemeğe götürdü. İşten çok memnun kalmış. Villa sahibiyle güzel bir yemek yedik. Adam işin tüm parasını, boksörün hakkı da dahil, fazlasıyla bize şak diye çıkardı verdi. Büyük para.
Boksör parayı aldığımızı öğrenmiş. Bizi aradı.
“Şu kadarını alın, diğer kısmını bana getirin” dedi.
Yanımdaki işi birlikte yaptığımız arkadaş telefonu elimden kaptı. “Etme eyleme” demeye kalmadan “İstir git lan ne parası. Sana para mara vermiyoruz” dedi. Küfürü basıp telefonu kapattı.
Lan oğlum ne halt ettin demeye kalmadı, bize aracılık eden kişi o anda boksörün yanındaymış, beni aradı “Memet kaç, hatta Ankara’yı falan da terk et. Boksör geliyor ağzınıza edecek” dedi.
Ulaaa, hoşafın yağı tükendi.
Kaçtık.
Piyasaya çıkamıyorum abi. Kaçak yaşıyorum bildiğin.
Derken tam da o günlerde, hani şu boya fabrikası olan Muharrem bey var ya, o aradı. “Memet Tahran’a gider misin?” dedi.
Gitmem mi, canıma minnet.
Alacaklılar kapıda, boksör fellik fellik bizi arıyor. Yakalasa milli yapacak.
Gittim.
Tahran da öyle büyük ki İstanbul’dan bile büyük. Neredeyse iki katı. Orada çalıştım. Maaş Dolar üzerinden. Ayda 4-5 bin Dolar alıyorum o zamanın parası. İyi para. Tam 3 sene çalıştım abi. Borcu harcı temizledim. Nerdeyse sıfıra çıktım.
Bir gün Muharrem bey’in kardeşi Cemal bey var, bilirsin. O aradı. “Falanca otelin lobisine git, beni orada bekle. Çok yorgunum orada buluşalım, seninle işim var” dedi.
Dediği otele gittim. 5 yıldızlı otel. Lobiye geçtim. Lobide bir kişi var. Gazete okuyor. Gazeteyi yukarıda tutmuş yüzü gözükmüyor. Gazeteyi bir indirdi, göz göze geldik. Vay anam, bizim Ankara’daki milli boksör.
Dünya çok küçükmüş abi.
Altıma ettim bildiğin.
Boksör ayağa kalktı. Adamda boy 2 metre. “Lan şerefsiz beni burada da mı buldun??” dedi. Geliyor üstüme. Yiyecek..
“Abi hele bi dur falan!!, duracağı yok ki!”
Yaa abi, işte böyle. İnsanoğlu kuş misali. Kiminle nerede karşılaşacağı belli olmuyor ki! Bak seninle de burada karşılaştık.
Ben yerlere yatıyorum gülmekten.
“Memet yalnız bir şeyi çok kısa geçtin. Lobide maç oldu mu maç!!!??”
“Abi kem küm. Bilirsin ben yalan söylemem. Gerçekten hatırlamıyorum abi. Hatırlasam senden mi saklayacağım. Ama bir ara havada uçtuğumu hayal meyal hatırlıyorum da, gerisi silik abi..!
Ama ondan sonra boksörle dost olduk. 2 sene daha kaldım Tahran’da abi.”
Suat Zobu
.
* TEMLİK: Bir malın/paranın mülkiyetinin bütün haklarıyla alacaklıdan başka bir kişiye devredilmesine temlik denir.
.
YORUMLAR
Yalnız, “gerisi silik abi” çok iyi replik olur:)
Dünyanın küçük olduğuyla ilgili de Memet’le aynı fikirdeyim. Benim de saçma sapan yerlerde alakasız insanlarla karşılaştığım olmuştur.
Anı yazılarınıza bayılıyorum! Nasıl içten, nasıl duru, nasıl akıcı!.. Gülümseyerek okuduğum yazıyı, kahkaha ile sonlandırdım. Siz çok yaşayın e mi!
Sevgilerimle çokça...
Suat Zobu
Yorum yazıdan güzel sağ olun.
Var olun.
Sizin beğeninizi aldıktan sonra yazı sınıfı geçmiş demektir.
Ziyaretiniz her zaman onur verdi. Yorumunuz her zaman mutlu etti sağ olun.
Yalnız laf aramızda bir ara hiç gelmeyeceksiniz sandım.
Hep gelin hep olun lütfen.
Selam ve saygımla sağlıklı günler diliyorum.
Suat Zobu
Evet piyasa hakikaten çok kötü maalesef.
Allah sonumuzu hayır eylesin.
Selam ve saygılarımla sağlıklı günler diliyorum.
Bu yazıyı sabah okuyacaktım okuyamadım. Şimdi çevrimdışı okudum da yorum yapmadan geçemezdim hemen çevrimiçi oldum.
Çok güldüm, nasıl güzel anlatım, nasıl komik.. tam adamcağıza üzülecekken bir komodi başlıyor ki, gel de gülme. :)
Kaleminizin güzelliğine sağlık.
Saygılar.
Suat Zobu
Güzel yorumunuzla çok mutlu ettiniz. Ziyaretinizden onur duydum.
Selam ve saygılarımla sağlıklı günler diliyorum.
Suat Zobu
Her zaman büyük onur verdiniz, çok mutlu oldum.
Selam ve saygılarımla sağlıklı günler diliyorum.
Zobu Üstat !
Anlattığın hikaye arka tekerleğin ön tekeri takibini hatırlattı bana.
Silik kısmını çok sevdim.
Aziz millet bu hikayeyi okumalı, *oksörün taktiğini uygulamalı
derim.
İşte o zaman mafya üyeleri dizi film çekecek konu bulamaz…
Yazı harika.
👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻‘ liyorum✍ Kalemi.
Selam ve saygılarımla.
Suat Zobu
Güzel yüreğiniz dert görmesin.
Var olun komutanım.
Selam ve saygılarımla sağlıklı günler diliyorum.
Canım Kardeşim benim.
Memed'in şahsında inşaat dünyasına ne güzel bir ayna tutmuşsun
Müteahhit kelimesinin sonu İT'tir derler. Ne kadar doğruymuş meğerse. Dolandırılan bir çok insan hikayeleri dinliyoruz.
Köroğlu'nun dediği gibi -Delikli demir çıktı mertlik bozuldu- misali, her şeyin adı para oldu. İnsanlık bozuldu.
Vahh... Memedim vahh...
Geçmiş olsun sana.
Gardaşım benim.
Bu yazı bir anı değil, anıdan da öte Memleketimden insan manzaraları...
Kalemine yüreğine sağlık.
Selamlarımla...
Suat Zobu
Zaman zaman senin kulvarına giriyorum ama mazur gör.
Gel de bunu yazma.
Gel de Memet'i yazma.
Ertesi günü geldi yanıma. Çay içtik beraber.
"Abi ben onu bunu bilmem; insan 5 senede bir şöyle adamakıllı bir dayak yemeli" dedi. Onu da anlattırdım.
Eee hadi onu da yazma.
Daha neler var. Hadi yazma. İnşaatta ne maceralar oluyor. Hadi yazma. Yazmayım da patlayım mı abi. Edebi eser değilmiş! olmasın varsın. Çok mu umurumda..?
Yazdığıma da kızma.
Haa şöyle 50-60 sayfa falan yazsam, o 50-60 sayfa içerisinden anlaşılabilen tek bir cümle olmasa o zaman daha başka olur ama. Boş ver. Ben 1-2 sayfa ancak yazabiliyorum abi. Boru değil ya yetenek işi. Yetenek yok abi yetenek yok.
Bizde yetenek ne arasın abi.
Arasıra böyle saçma sapan şeyler karalıyoruz işte.
Sürçü lisan edersek affola.
Selam ve saygılarımla sağlıklı günler diliyorum.