gün başlarken akasyalar

• 17 Ekim 2021 Pazar 09:19:45

1
kemal kılıçtaroğlu belkide halen başaörtüsü yasağini savunuyor.düşünceleri insanlarla ne kadar ilgili.chp artık sosyetenin oylarına talip.sosyalizm denilen emeği savunan düşünce bir elit sınıfın ideolojisişne dönüşmüş.hdpnin kapatılması iktidar yolunu açmayacak chpye.demirtaş kürtlere yaşatılaqn aqcılardan söz ediyor.türk halkını kimlerin katili görüyor kendi türklüğünü inkar ederken.kürtlerin bir halk olduğu görüşünü dillendiriyor.büyük kürdistan emperyalizmin bir projesi.bundan çıkar sağlayan ülkeler büyük türkiye hayalinden korkuyor.pkk gücünü kaybettikçe bir propaganda merkeziğne dönüşüyor meclis.açık açık mandacılığı savunan chp kuruluş amacından uzaklaşıyor.pkk ve fetö ortaklığını bozacak sıçramayı yapacak şartların varlığından rahatsız batı.aavrupa birliği batının kararsızlığını açıklıyor.türkiye sanayileşme sürecinde faiz ve doların kıskacında.yabancı sermaye merkel tarafından teşvik ediliyor.türkiye avrupanın pazarı olunca kontrol etmek daha kolay olacak siyaseti.türkiye mandacılığı reddederken haklarını kazanmış bir birliğe üye olabilir ancak.macronun çevirdiği tezgahta yunanistanla olan gerilimden faydalanıyordu batı.hdpnin kürtlerin siyasetteki sözcüsü olduğu görüşünü onaylıyor chp.iç içe geçmiş olaylar dünyanın barbarlaşma sürecidir belkide.meral akşener milliyetçilik yaptığını iddia ederken kimlerin iktidarı için çalışıyor.erdoğana yakın olmak bütün ihanet içinde olanlara bir yanıtmı sorusu için düşünmeli kesinlikle.vakıf ve derneklerin faaliyeti sınırlanmış durumda.bunların ülkeye bir hayrı yok gözüyle bakıldığından demokrasi için gerekli şartlar oluşmuyor.cemaat istihbarat ve siyaset üçlemi ülkenin kaynaklarını ele geçirmiş durumda.ben şahsi olarak gündemle meşgul değilim iddiası itibar kazandırmıyor ilişkilere.hilal kaplan gibi nicelerini bir sömürü aracı olarak kullaqnmak istemiştir sistem.abdullah öcalan heykeli dikilmek istenen bir figür olmasıyla bağımsız türkiyenin egemenliği için çalışanlara türlü dayatmalar söz konusu olmuş.erdoğan ne kadar inanıyor türk ülküsüne.belki bir rakkas aranıyor zikir meclisleri için.yada meyhaneye el koymanın tarihselliği.9.yüzyılla başlayan islam bilimi ilk bilimsel metodu kullanmanın yeniliği içinde düşünüyordu.gerçek tarih batı uygarlığını endülüsle başlatır ne kadar inkar edilsede oryantalizmin başarısı.türk uzay araştırmaqları rasathanelerle başlar bugün içinde gerekli olan bir argümanla.bunları kendine mal etmiş batı uygarlığı.ilk sosyolog ibni haldun uygarlıklar üzerinde düşünmüş.ibni sina hastalığın tedavisini ilaçlarda dörmüş bir hekim.günümüz norolöjisi için düşünümce tabipler.yada şehirleşmenin ilk örneği olan bağdat ve şam gibi şehirler.bunları yıkıma uğratmanın bahanesidir terör.işte yönetimde olanlar bilginin islamdaki karşılığını düşünmemiş.şair nedimim şiirlerindeki coşku anlaşılmaya değer.bize ait değerlerde bir efsun var aslında büyük medeniyetleri doğuran.yine çaresiz bırakılmak bir keşişte bulunan aydınlık yalnızca.parise bakanlar ortadoğunun sefaletini anlar.güneşin batıdan doğması böyle bir şey.son yıllarda bir çabanın varlığını görmek mümkün türkiyede.ancak bir inşaya girmenin kolaycılığı btün çabaları boşa çıkarır.sermayenin varlık hakları korunmalı öncelikle.bu açıdan bakmak mümkün yaşanan krize.yüksek vergiler ekonomik daralmaya yol açıyor.piyasa şartlarında enflasyonla mücadele üretimin tüketim odaklı olması için teşvik edilmeli alışveriş.haydar baş milli ekonomi üzerinde çalıştı.kendi kendine yeten bir ülke olmayı amaçlamış olsada siyaseten bunlar gerçekleşmedi.ak parti tabanı rekabetin kendine getireceği faydayı düşünüyor.emrullah hatipoğlu gibi vaazlar eskinin imkansızlığından şikayetçi olurken milli duyguları kutsalla harekete geçirmenin faydasını gündeme getirdi.o yıllarda halkı düşünenlerin mağduriyet yaşamasına neden olan rejim için kukla yönetimler vardı.ortadoğuda benzer durumlardan söz edenler moderni hayat tarzına dönüştürme yanılgısı içindeydi üstünlerin hukuku için.kurtlar vadisi filminde bir çeşit ülkücülük vardı derin devlette yaşanan çatışmaları gündeme taşıyan.bunların gerçekle ilgisi tartışılır.taksim mitingi provoke edildiğinde arkasında emperyalist ülkeler vardı.günümüz savaşı islamla modern arasında geçmekte olduğundan yeni tehlikeyi islamcılıkta görüyor batı.islam coğrafyası bu ideolojinin acılarını yaşadı yakın dönemde.bunun nedeni dinin farklı yorumlanması olarak görüldü batıda.savaş için insan doğasında bir vahşilik var kanısı uyandırıyor bu asimetrik savaş.acının yaşanmasında terörrün kışkırttığı dramlar var.islam devleti şeriatı gerekli kılar düşüncesi.cezalandırmanın mantığında var hürriyet fikri.bunu kabullenmek zor geliyor bu ideolojilerin savunusunu yapanlara.istanbul sözleşmesi tartışılıyor bu günlerde.kanuni hakların aileyi hedef aldığı görüşünde hilal kaplan.eşler arasındaki ilişkiyi medeni hukuka aykırı görüyor hükümet.ayrıca iffetin korunması gerektiği ahlaki bir durum.kadına şiddet bu anlaşmaların mani olacağı bir durum değil.bir kültür meselesi olarak karşımıza çıkıyor anlaşmalı evlilikler.inancın şiddeti teşvik ettiği görülür şey değil.aile saadeti inancın yüklediği bir sorumluluk.ancak hukuku içselleştirmek bir anlayış meselesi.bu amaçla hazırlanmış istanbul sözleşmesi.aile yaşantısı sadakatı ölçü alır.ebeveyn olmanın topluma kazandıracağı katkı için düşünülmüş bir anlaşma değil.erdoğan ak parti olağan kongresinde bir coşku uyandırmak istiyordu kuruluş dönemini hatırlatan.pek yankı bulmadı salonda söyledikleri.2071 vizyonundan söz ediyordu zamana hüküm geçirmek isterken.rakamlarla yapılan hizmetleri sıraladı alkışlar arasında.ekonomi için finansal kaynakları gündeme getirdi sanayileşme vurgusunu buna bağlı görmekle.yabancı sermayenin bir zenginlik özlemine dönüştüğü yılları hatırlatıyordu yatırımları teşvik etmenin şartlarını nasıl sağlayacağı konusunda bir tereddüt yaşarken.bilgi toplumu bir kavram olarak türk siyasetinde var.güçlü türkiye ekonomik başarının özlemi olduğundan teknolojik transfer iş dünyasının önceliği olmalı bu amaca yaklaşmak isteniyorsa.üniversiteler arge çalışmalarına öncülük etmeli reel siyaset için.çünkü üretmek değişimi amaçlamanın tek yoludur.kültür merkezleri bir aydınlanma ocağı olursa bir devrim yaşanır ülkede herkesin özlemini çektiği.şehirleşmenin tartışıldığı günlerde metropolleşme gündeme getirilmişti.devletin kurumsal kimliği bunları başaracak güçtemidir sorusu yanıtlanmalı öncelikle.
2
’hamd alemlerin rabbi allah için olur’.burda kastedilen mana her şeyin onun bilgisi dahilinde olduğu.dolayısıyla yaratıcı içindir hamd ve sena.bu sözlerle sohbete başladı ali hoca.küfrün hakikatı nedir hocam diye sordu nurettin.küfür yaratıcıya isyanmıdır yalnızca dedi kadir en ön sıralardan.ali hoca iman hakikatleri bizi mümin kılmıştır allah nezdinde.hikmete mebni olmanın gayesidir ilim.asrın küfür cereyanları ilim ve fennin nazara alınmasıyla beyinleri yıkıyor.burda tağutun imana galebe çalması bir fitnedir allah nezdinde.hararetle konuştuğundan sözleri tesir uyandırıyordu.bu talebeler ilim murad etmişse gaye allahı aramaktır sözünden anlaşılacağı üzere asrın tefsirinden faydalanma babından iki kelam etmek gerekirse ahlaka muğayir görmeli asrın sanatını.madditon feylosofları tabiatı tartışmaya açmışsa rabbın bilinmesiyle asıl anlamına kavuşur iman.sohbet sona erdiğinde layıkıyla hürmet görüyordu hocalar.nedimin sorduğu besmelenin lüzümü sözler kitabında görüyordu.allahın mührü zülme uğrayanları eman şehrine ulaştırır.işlte besmele bir anahtar hükmündedir onun mülkünde.bu tarz konuşmalara yabancı olanlarda bir merak uyanır daima.hikmet bilgelik anlamına geldiğinden geçmişe çıkılan bir yolculuğu anımsatır ilişkiler.nedim ne kadar pişmanlık duysada bu sobetlerin feyzine hala yabancıydı.kuzeniyle birlikte katıldığı soıhbet için hafızası ona türlü manzaralar açardı.bunları konuşmanın yeri değildi ideolojik sorunlar.islaqm sanatı çağdaş sanatlardan faydalanıyordu günümüzde.bunları izah edecek gücü bulamıyordu kendinde.yılların yorgunluğuyla tefekküğre dalmayı babasından öğrendiğinden çağdaş sanat için estetiği kuranda aramak gibi bir hevesa kapılmanın pişmanlığını yaşaması en sonunda bunca gaytretten sonra.bilgelik kendi kavmini düşünmek olduğundan hangi araçlasr vardı elinde.bu tartışmalar felsefe için yeterli değildi akademisyenlere göre.bunları izah etmek istiyordu kitaplarında birol hoca.vasıflı insan için nelere öncelik tanınmalı suali için hayal kırıklığı demekti cemaat içinde.her şeyi inkar etmek kolaydı peline göre.çünkü şeytan taşlamanın tuhaflığı vardı inançta.bunlar topluluklar için bir zillet olmuştu ne kadar moderne başvurulsada nafileydi ali şeriatı örneğini akıllara getiren.kanla sınanmaktı inanca sarılmanın anlamı.haram aylar bunu akla getiriyordu.hilal için ilan-ı aşkın teferruatı ülkesinden bihaber olanlarda mahkümiyet duygusu yaşatıyorsa.islamcılık denen ideoloji bu açmazları tartışıyordu hala.sosyalizme iştirakiyye denmesi eski zamanlarda.zincirleri kırmak gereğine inanmış olmakla özgürlüğü mülkiyette görmenin tezatlığı bir muammaydı zihninde onun için.
3
lady in red paris için yazılmış bir şarkı.şairlerin yarattığı cehhenmde çırpınmanın adıdır paris çıkmaz sokakların hayalde olduğu.ideolojilerin çıkışı felsefenin tartışıldığı mekanlarda konaklamak için hakikatın izini sürer gezginler.sanatın renk kattığı hayatlar için düşünür ressamlar.sinemanın çıktığı yolculukta yarım kalmış sevinçler.bunlar insanın yazgısını anıtlaştırır inançlarda.şimdi arayıştaki yalnızlıkta yaşıyor acı çekmenin farklı biçimlerini.aramanın saltanatını kaybediyor mutluluğu keşfe çıkan çocuklarla.tanrının duyarsız kalmayacağı bir harabe gibi mezarlığına dönüşmüş düşlerin.isyan ahlakını tarihe gömüyor ölümle ilgisi olanlar.acı çekmenin izdıraba dönüştüğü demlerde muhayyilemizi yokluyor evcil korkular.ihanetlerle görsellik kazanıyor tutku.estetiğin ölçüsünü arıyor insan bedeninde uykular.bilincin sorgulanması gibi yakarışı arıyor kalabalık.karanlığa yakalanma korkusuyla mananın bilinirliği içinde hayat.hafızalardan silinmiş gibi böceklerle sabahlıyor şairler.yeni bir şey ne demek korkularımızın kaynağındaki karanlık ormanda dolaşan.bunlar süslüyor tabloları ne kadar aykırı düşsede hayata doğanın malzemesi.bunlar aracı görülmüş sanata artık.toplum ve insan için yaşlanmış denizler.ırmaklar kuruyor yağmursuzluktan.bunlar ruhsal acıyı boğan bir kederle zihnimizde köpürüyor...emile zolanın parisi romantizmin çıkmazında yaşıyordu aşkı.ondan farklılık arzader yaşam biçimleri.bir aydın despotizmi yönlendirir toplumu.buna karşı çıkmıştır antonin artaud.vahşet tiyatrosu bir orman yangını başlatıyor zihinlerde.dadaizmin sürrealizmden kopuş hikayesi modern bir masala dönüşüyor.göç sorunu ve kimliksizlik marjinal kültürü tuzağına çekiyor.absürt yalanlarla çırpınıyor hakikat.her şeyin sıradanlaştığı dünyada davasını sürdürmekte zor ideolojilerin.kendi gerçeğini kuruyor bireyler topluma tetik düşmeyen marjinallikle.yeraltı kültürünün pompaladığı hedonizme yenik düşmüş karşı çıkışlar.anlamın yitmesi gibi karanlıkta bir ışık aramanın karamsarlığında yol alıyor umutsuz kervanlar.her sabah aynı renkte yaşanan ölüm gibi zindana dönüşmüş kentin caddeleri.istanbulun çılgın kalabalığı parisin kötücül rüyasında yaşıyor artık.bedel ödetilmek için sanatın kendisi.bunları savunmanın yalnışlığı dikta ediliyor topluma.bu insanların tarifine ihtiyaç var yinede.sanatçının yazgısı olmuş şizofreniye yakalanmak.hastalıklı bir toplumuma ayna tutmanın tek gerekçesi yaşamın estetikle vurgular olması onurlu yaşamı.özgürlük bunun neresinde doğamızdan uzaklaşmaksa bağnazlık.istanbul sözleşmesi bunları gündemde tutmak istiyor aydınlık yarınlara inanç duymanın özlemiyle yaklaşırken devrimci düşünmenin kodlarına.yasakları savunmanın iktidarına inanmış hurafelere tapınan yığınlar.bunları uyarmanın ışığıyla yaklaşmak ideallere.burda yoksulluk ve kula kulluğun tek seçenek gibi yaşanması hayat gailesinde.bunları açıklayacak erdemle çıkış yolunu aramak gerekiyor.toplumun prangalarını kırmanın adıdır sosyalizm.bütün bir ulusun temsil edildiği anayasal düzen bu gerçekleri haykırıyor sömürünün zindanlarında.sınıfsız topluma giden yol için zorbalığa isyanla kenetleniyor devrimciler.doğu batı demeden tüm insanlığa bir direnişin anıtlaşması gibi yeşerecek umutlara duyulan güvenle bayrak açmak faşizme.bedeli ne olursa olsun bu onurlu yürüyüşe davetlidir tüm insanlar.
4
belki bunu çok duymuş olmak kuşkuya düşürüyor bizi.insanlar huzuru islamda buluyor gibi kabuller.ama gerçekte insan vicdanen sorumludur inancını yaşamakla.islamın izzeti dünyayı aydınlatmakla kalmıyor manevi hastalıklarında çaresi oluyor.bütün sapkınlıklar kuran dışı bir hayatın yaşattığı dramlar.işte din dışı bir hayatın rezilliğinden başka bir şey değil hayatımızı ele geçiren belaların bizi küfrün bataklığına sürüklemesi.insan ancak kurana inanmakla bu açmazdan kurtulur.aşkla yüceltilmiş bir hayatı imanın temizliğinde görmektir uhuvvetin asıl manası.aksi halde hikmete mebni bir hayatın yüceliğine karşı zayıf düşer direncimiz.küfrün karanlığıyla uzlaşmasnın yarası var kalplerde.çiçekli bir bahçenin aydınlığı için hakkın esmasındaki rüçhanını görmek.bu şekilde sabahın ilk ışıklarıyla aydınlanır kalpler.islamın hak din olması nedeniyledir ideolojilere kaynaklı etmesi.böyle zengin bir miras bırakmış bize islam.alimlerin fikir ayrılığı bir çok felsefe ekolunu ortaya çıkarmış.bugün selefilik bunları reddediyor.seyyit kutup için islamın dışında hakikat bulma söz konusu bunlar için.edebiyatta ve kültürde zengin bir fikir dünyamızın işaretlerini görmek mümkün.necip fazılın büyük doğusu ve nazım hikmetin islam geleneği içinde moderni kültürümüze göre yorumlaması namık kemalle başlayan moderni yorumlama azminin bir neticesi.sonra sezai karakoçun diriliş hareketi ve ismet özelin türk kültürüne dönüş çabasının istiklal marşı derneği etrafında kümelenmesi.bunların dışında cemil meriçte görürüz batıya alternatif düşünceyi.doğunun bilgeliğini sözün ifadesinde görmüş bir düşünür.sonra nuri pakdilin kurandan aldığı sözcüklerle kurduğu kale.burda acıların yoğurduğu bir hissetme var alınyazımıza dair.cahit zarifoğlunu nerde görmeli peki.bir coğrafyanın yazıya geçirilmesi gibi islamda yanıt bulması zaaflarımızın.muvaffak olmanın zini surer yeni bir anlam kurmak düşüncesinde.bunlar islamın renkleridir aynı gökkuşağı içinde.islamı seçenler daha çok batıdaki islamla aydınlanma yaşayanlar.martin lings ve garody gibi düşünürlerin islamı batıyla uzlaştırmanın yeniliğine inanmış insanlar.islamın batıdaki köklerinde gazali ve ibni rüşd gibi filozoflar ibni hazm gibi her alanda yapıt vermiş bilginler var.
5
Sayın perinçek.Mustafa kemal biz bize benzeriz dediği gibi türkün türkten başka dostu yok demiştir.türk milleti çalışkandır türk milleti zekidir derken kalkınma hedefini ortaya koymuştu.bugün eksiklik duyduğumuz sanayileşme için tam bağımsızlık.70lerin gençliği bu isyanla güçleniyordu.yakın dönemde rejim değişikliği için çok şeyler söylendi.iktidara gelmekle her şeyin halledilmesi eksik bir tanımlamadır.çareyi kültür devriminde görmek radikalizme taşımıştı cemaatleri.reform ve sistem değişikliği çare olarak görüldü yakın zamanda.merkezi hükümet kavramı bir alternatif söylem olarak ortaya çıkışı günümüzün sığ tartışmalarına bir örnek.vatan partisi ekonomik gelişmeyi teknolojik devrimde görüyormu.nihat genç sanayileşmeyi bir çok nedene bağlar.uygarlıkla sorun yaşadığımız doğru.bunlar nasıl aşılacak ve batı kültürüyle uzlaşmayı başaracak türk halkı.
6
İslamın çıkışını dünya tarihinde bir kötülük olarak görür batılılar.islamın insanlık için ortaya koyduğu yenilikler batı tarafından sahiplenilmiş çok sonraları.peki islaqm dünyası neden bu gerilemeyi yaşıyor.bunun sorusu aranmalı felsefede.belki hakikat savaşını kaybetmiştir insanlık
7
Değerli sanatçı cem yılmaz.bir cevap yazmanızı bekledim hep.sinema için kurduğum hayallerde yalnız kaldım.konular ve hikayeler senaryo değil biliyorum.ama yazmanın güçlüğünü takdir ederseniz bir değer atfetmiş olursunuz bu çalışmalara.türk sineması nasıl bir sıkıntı içinde biliyorum.sanatçılar için umut bağlanacak projeler bekleniyor.belki hayatımdan kuşku duymanızı haketmek için ısrarcı olmamı yanlış buldunhuz.ama sinema gündemden uzak tutulduğundan yeşilçamın büyüsüne kapılmıyor insanlar.bunlar anlaşılacak sorunlar olduğundan bir sinemacı olarak fedakarlık bekleniyor hepimizden.
8
muzaffer ilhan erdostu kaybettik.70lerden günümüze sosyalizmin sözcülüğünü yapmış bir devrimci.günümüz siyasal duruşuna bir tepkidir kitapları.neyin tartışması yapıldığının muğlak ifadelerine karşın sosyalizmin aydınlığında görmüş insanlığı.şiirin ve felsefenin tartışıldığı bir ortamda yankı bulur yazdıkları.yasakları aşmanın güçlüğüyle kurmak ister yarınları.onur kitabevi sosyalizmin günümüze kalan varlığını bize ait kılmanın realizmiyle soluklar ideolojileri.islamcılık ve faşizm için kavgası verilmiş bir aydınlığın düşmanı ideolojiler.inancın kullanıldığı bu fikri oluşumlar için tek çaredir halkçılığı kültürle yeşermenin şafağı.sovyetlerden günümüze aktarılmış tecribelerin ışığında demokratik sosyalizmin bir çıkış aradığı görülür ulusal kimliğimizde.bunları tartışmanın naifliğiyle ülke insanı için şiiri biçimlendirmenin kavgasını vermiş darbelerin gölgesinde.12 eylülden 15 temmuza türkiye için sahnelenmiş oyunların perde arkasındaki hesaplaşmaları çözümlemek ister siyasetin hayatlardaki ucuzluğunu yadsımakla.
9
’yeşilçamın yarattığı sahte dünyada şatafatın binbir türlüsü var’böyle başladı konuşmasına nedim.sanatın yüceltme mantığını düşüncede gördüğünden bir burjuva özentisi olmayı kabul edemezdi.pelinse son dönemde sinema için yaşadığı hayal kırıklığına inat umut bağlamıştı şartlar değişmiş ve gerçek burjuvayı çıkarmıştı ekonomi.’bunlar geçmişin handikapları’ dedi kendinden emin bir sesle.’türk sineması için çok şey söylendi ancak bir mucize yaratmıştır sanat adına’.her zamanki fikrini tekrarlamıştı kemal.’uçuk kaçık senaryolarla mı’ diye atıldı ihsan.yasemin hiçbirisi gibi düşünmüyordu.birazda sosyal şartlarla bakmalı sanata.günümüz şartlarında yeşilçamın varlığı tartışma konusu’.’doğru yapım şirketleri yok piyasada’ dedi pelin.nedimin canı sıkılmıştı.titrek bir sesle ’bunu zamanın ruhuna bağlamak mümkün’ dedi.herkes bir suskunluğa bürünmüştü.çünkü büyük sorun ortaya çıkmıştı.
10
Kendini şanslı görüyordu yaşadığı hayatta.ama yüzünden okunuyordu yorgunluğu.bunlar paylaşılmayacak kadar gerçek dışı duygular.ona sorular sorduran bir halk olmanın bilgeliği.genç kızlığı fotoğrafları zamanın vefasızlığında kalmış ve değişme içinde kalmış kişiliği.hilalin umutsuzluk için yaşadığına kim inanır.ne yaptığı konusunda bir şüphesi varmıydı dahil olduğu seçkinler içinde.yıllar geçiyor ama kıymetten düşmüyordu bu zümre.nedimin yalnızlığıyla savaşması ne kadar doğruydu hakikat aynasından bakılınca.hilal şimdi yüzünün kavrukluğuyla çöllerde bulmuş aşkı.her türlü zevki çiçeklerde görmüş bir böcek kadar yakın aşka.aşk değil tutkulara bağlıydı daha çok.
11
zengin olmak için işe kahvehane açmayla başlayanlar teşkilatın bir mensubu sayılır.bunların müşterisi hazırdır.muhitine göre farklılık arzeder müşterileri.işte böyle bir girişim için istanbula gelmişti zülküf.kısa zamanda her çeşit müşteriye hizmet verir oldu kahvesi.böyle bir yaşam insanların seçimi değildi.ama vazgeçilmez bir alışkanlıktır kağıt oynamak.bizde zevklerin basitliği eleştiri konusu olmuş bir çok aydın için.her sınıftan insanın müdavimi olduğu bu sağlıksız mekanlara genelde genç yaşta olanlar gelir ve oyun oynamaya fırsat kalmadan gece yarısını bulurdu zaman.hayata tutunamayanların düştüğü bir alışkanlıktır kağıt oynamak.insanların tek eğlencesi çoğu kez kavgalara neden olur ve emniyete taşınmadan son bulur hesaplaşma.sık sık kavgalar yaşansada bir sorun teşkil etmezdi küfürleşme.bu sağlıksız koşullarda güzel dostluklar nadiren kurulur bir ahbaplık ilişkisi aynı mekanı kullanmayla sınırlı tutulurdu insanlar için.çayına ve sigarasına oynanan oyunlar müşterilerin bir seçimiydi.işte zülküf böyle kurmuştu tezgahı şehrin dışında kalan bu muhitte.nedimin kahve alışkanlığı okul hayatıyla başlamıştı.siyaseti halkta aramak için kahveleri tercih etmek.siyasetin konuşulduğu yerler böyle izbe mekanlardı.şimdiki durum farklıydı onun için.diğerleri gibi kumar masasında kağıt oynamıyordu.bir türlü alışamadığı insanların yancılığını yapıyordu.burda aşkın ve hayatın izini bulmak yasaklara karşı koymaktan daha zorluydu.hakkında ne konuşulduğunu bilmiyordu ama insanların bakışı üzerindeydi.her şeyi yarım bırakması için burdan taşınmaları gerekecekti.şimdi hakiki bir yalnızlığı yoktu hayatına bakılınca.ama gençliği için kaygı duymasına hak veriyordu kimsesizliği
12
Amerika karşılıksız para basıyor bu dünya piyasalarını zora sokuyor.ülke ekonomileri bu yükün altında.milletlerin zenginliği ulusal bağımsızlığın sağlanmasına borçlu.asya ekonomileri üretmek için çalışıyor.ama halkın kazancı düşük bir meblağ.bu ekonomiler teknolojik devrimle büyüme eğiliminde.türkiye için durum farklı değil sosyal eşitsizlikler açısından.tarım ülkesi olmanın bir avantaj sağlayacağı kesin.ancak sanayileşmek için inovasyon gerekiyor.bu da montaj sanayi için bir çıkış aramayı zorunlu kılıyor.
13
dolar üzerindeki spekülasyon.oysa şirket varlıkları değerini koruyor.türk lirası değer kaybetsede ekonomik büyüme bu boşluğu kapatıyor.çin ve hindistan ekonomilerinde türkiyeyle benzer sorunlar var.işlem hacmi dövizle sınırlanmış.dünyada başta abd olmak üzere az gelişmiş ülkelerin kaqlkınma hamleleri için yabancı şirketlerin satın alma gücüne direnme zorluğundan faydaqlanma.dolar bir ticaret aracı olduğundandan karşılığı var ekonomilerde.ayrıca faizlerdeki düşüşle liraya olan güven artıyor.
14
’dünyanın kadına bakışını hz.muhammet değiştirmiş’böyle bir iddia ortaya attı ismet.tartışmalar hararetlenmişti fazlasıyla.’bu gelişme günümüz koşullarını ne kadar etkilemiş’diye sordu rıfat.’her konuda benzer değişimi görmek mümkün’ diye atıldı gülay.ama pelin öyle düşünmüyordu.’bunlar yani tarihteki yenilikler sosyo ekonomik şartlarla anlaşılır.güçlü romanın felsefesini bir dini hüviyete bürümüş olamazmı’diye yeni bir fikir attı ortaya.’ayrıca modern bilim yüzyıllarca süren bir arayışın ürünü’diye bitirdi konuşmasını.’hz.muhammet bir düşünürdü aynı zamanda.felsefesini hürriyetten yana kullanmış bir bilge’.nedimin bu sözleri farklı anlamlar çağrıştırıyordu.kendi hayatına uygulamışmı bu felsefeyidiye sordu pelin.bir hümanistten bahsetmiyordu nedim.bunu açıklamak için ’gelenekte yeniliği bulmanın başarısı olmazmı kadınlarla ilişkisi’bu yanıt tatmin etmemişti hiç kimseyi.’işte dünyanın bütün renkleri bu düşüncelere ait’ diye tabloları gösterdi gülay
15
doktorla otururken’hep azap günlerin aksi’ şarkısı çalıyordu.tedavi amaçlı bir geziye çıkmışlardı.ikiside mutlu olmanın hüznüne kapılmıştı.zamanla alışmışlar ve anlamışlardı aşkı.işte bu deniz kıyısında tutkulu aşk yaşamanın şansını elde etmişlerdi.zeren için bir hastasını mutlu görmenin gururunu yaşamakla erdemin inceliği gibiydi hayat.btün masalar doluydu ve herkesin bir merakı vardı bu tabiat köşesinde.nedimin hastalığı çok konuşmasına mani oluyordu.neden konuşmuyorsun sorusuna verdiği yanıtlar çekingenliğini ele veriyordu.bu hülyalı kadın mutluluk için yanlış bir yolu seçmişti.şimdi nedimi kendine bağlamanın yolunu arıyordu.nedimin ailesiyle sorunları olduğunu biliyordu.şehre gidince bunları hallederiz dedi zeren.işte istediği mutluluk için bir fırsat doğmuştu nedime.artık senaryoları filme çekilecekti.bir otel lobisinde zereni bekliyordu.bu hastalığı en iyi kendisi bilirdi.zerenin moral verme teşebbüsleri yanlış anlaşılırmı acaba diye korkuyordu.kaç aydır evden uzakta bir kadının kollarında yaşama sevincini keşfetmişti.kendini hayata yasaklamak bir meczup işiydi.işte vbu korkulrla yüzleşmekten usanmıştı çektiği işkencelerle.insan için bir nedene bağlanmanın güzelliği vardı hayatında.geleceğin ne göstereceğişni tanrı bilirdi ancak.tanıdığı kadınlar sadakatın gereğini bilirdi.zerenin hayal kırıklığı hastalıkla ilgili değildi.çocukluğunu yaşar gibiydi nedimle.zamanın ruhu neyi gerektirir sorunu arıyordu kaç gündür.işte sanatçıların yalnız kalma korkusuna yakalanmıştı nedim.toplumun macerayı hoş göremeyeceği gerçeği.bunları anladıkça kopuyordu hayattan.yaptığı bir iyilik değildi aslında.yeni bir ilişki içinde olduğunu farketti neden sonra.nedimin intihar teşebbüsü kentin bir gerçeğiydi.şimdi mutsuzluk için bir damla gözyaşı gibiydi yanağını ıslatan.