- 676 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
Bizim Badi
Beş altı yaşlarındayım, okula daha başlamadım sanırım. Hayal meyal hatırladığım günler gerçi şü kahrolasıca epilepsi ilaçları çoğu hatıramı sildi hafızamdan.
Denizli’de oturduğumuz yıllar. Rahmetli babam ne çok severdi yer değiştirmeyi. Orhan amcaydı galiba isimlerde yanılıyor olabilirim. Onun bahçesinde kalıyorduk. Annem ve babam kahya gibi oradan sorumluydu. O kadar güzel bir yerdi ki , bahcenin içinden dere geçiyordu. Her yer ağaç yemyeşil.. Ha bu arada bizim ördeklere değinmeden geçemicem nasıl da her sabah asker gibi sıraya girip dereye gitmesini biliyorlardı. Sızi gidi badiler.
Aslında anlatacağım hatıram bizim badilerle alakalı. Annem her zaman ki gibi günlük işlerine koyuldu. Sıra inekleri sağmaya gelmişti. Buzağısı vardı galiba, annem ineği rahat sağmak için buzağısını urganla boynundan bağlamıştı. Benim ahıra girip çıkmam bir oldu.
Nereden ip buldum. O badiyi nasıl yakaladım bir hatırlasam. Şu gayet netki
ben zavallı badiyi boğazından iple ağaca bağladım. Hayvan çırpındıkça boğazındaki tüyler yolunmuş ipde iyice sıkılaşmış. Galiba ben o an anladım ki ölüm var. Çok korkmuştum.
Bizim badinin imdadına neyseki annem yetişti. Mahiretli güzel annem iyi ki oldun hayatımda. Onu boğazına ip bağlı ağaçtan kurtardı. Badicik nefes alıp verirken hıçkırık tutmuştu. O hıçkırdıkça ben ağlıyordum. İyi bir dersi hak etmiştim. Annem bak gördünmü sana beddua ediyor. Sakın bir daha yapma dedi. Beddua almak. Etmedim yıllarca kimseye umarım ki almadık.
Gel gelelim bizim badiye artık o benim güzel ördeğim oldu. Her sabah dereye giderlerken gözlerim onu arar oldu.
Çoçukluk işte bu yaşıma kadar bilerek hiç bir canlıya zarar vermedim. Annem dersimi aldım.
Meyrem Çağlayan
06/10/2021
İlk yazı deneyimim umarım seversiniz.
YORUMLAR
Bizim rızkımız olan hayvanlarımıza daha güzel ve merhametli davranmalıyız,,
Yaşanmışlıklar dile getiren yazılarının devamını diliyorum üstadım
GÜNAYDIN
meyrem çağlayan
Çocukluk işte..