- 940 Okunma
- 13 Yorum
- 16 Beğeni
EKİMDE SAKLI BİR GÜNEŞİM BEN...
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Hangi düş’ e takılı bir nidasın sen ve hangi esintide saklıdır hicranın?
Uğurladığım mevsimin sayılı zemherisisin sen her üşüdüğümde ölümüne açtığım bir çiçek ve her sevdiğimde yaşamın da meali iken sefil varlığın.
Bir tebessümüne tav oldum ben kâinatın ve parmak arası ıssızlığımla üç maymunu oynayan insanlardan olmadım.
Şakıyan iç sesim.
Uyumsuz addedilen varlığım ne de olsa asla nasiplenmedim ben insanların yalanlarından.
Ne hikmetse ölmedim.
Bir nimet bildiğimse hep sevgiydi: ah, o bitimsiz insan sevgim.
Koşulsuz sevdim ben çağın ötesinde bir milat iken sevgim ve çağ atlayan zamanın da gerisinde kaldığım.
Kaynakçam idi Mevla’m ve her O’na seslendiğimde yanıt bulan sorularım.
Tohuma kaçan hayaller misal.
Toprak misali kokan ellerim ve doğanın bir yaratısı iken benliğim topraktan geldiğim toprağa gideceğim.
Tozpembe bildiğim ömrün karanlığına ise yeni yeni vakıfım ve gecede dahi aydınlık görüyorum evreni ne de olsa sihirli bir ışık var içimde nükseden bazense gündüz ışıkları kapalı tuttuğum bir oda gibi ışıyan içim ve üşüyen yüreğim.
Mevsimin her dilimi benim için bir dilemma ve mevsimlerden mevsimler örüyorum tek bir günde ve makul olmadığını bilsem bile bir günde kaç mevsim yaşıyorum.
Yasımla büyüyorum ve yaşatıyorum da hayallerimi ve yaşımı koruduğum bazense yaşımı kuruttuğum.
Kurmalı bebek gibi kimi insan ve dillerine pelesenk yaptıkları sevgiyi asla özveri ile yaşamıyor yaşatmıyorlar da.
Müdavimi olduğum tek bir duygu yok ama müridi olduğum muazzam bir dinim var ve işte acılardan nemalandığım ve şükür duygusu ile sabrımı büyüttüğüm ve insanlık makamında sır olan duygulardan inşa ettiğim bir cennet benimki.
Bazen içim içime sığmazken.
Bazense taşkın bir nehir gibi bentleri aştığım bazense çorak bir toprakta açan çöl çiçeği gibi en çok da dikenlerimi kendime batırdığım.
Irkı yok duygularımın da acılarımın da.
İman gücümde saklıyım ben ve yüreğimin pimini sevdiğim ilk gün çektim.
Ekimde saklı bir güneşim ben ve ekin mevsimi.
Ektiğim neyse biçtiğim.
İçtiğim neyse taştığım.
Kaygılarımla yürüdüğüm bazense kayıp düştüğüm.
Bir mizansense aşk itibar ettiğim.
Bir izlekse hayat ihya ettiğim.
Bir renksem hem siyahı hem beyazı sevdiğim
Üstünü örttüğüm gülüşlerim var düşlerin eşlik ettiği bir mikado çöpünde saklıdır fermanım içimde dizgisi yalnızlığın dışımdaki yılkı atları…
Araf’ta asılı bir duayım ben dudaklarımda ölümcül bir gizem.
Açık etmediğim değil açık bıraktığım kapıdan dönen rüzgâr ve için için döven ve devinen binlerce acı.
Açmadım gözlerim doğduktan sonra ve babam koymuş adımı ve asla solmamak adına üzerim titreyen tüm sevdiklerim.
Bağdaş kurduğum bir yüreğim var benim ve hala anlaşılmaz iç sesim ve bastırdığım isyan. Şüphesiz mezar taşıma yazacağım o tek cümleyi:
‘’Asla anlaşılmadım oysaki ben nasıl da sevmişken sizi.’’
Bir olmanın güzelliği ve batılı birin aslında birdirbir oynayan bir çocuktan da yok iken farkım.
Asılı kaldığım o kanca aşkın muhtarı ve sevginin muhtırası bir gizem içimde saklı belki de benim gizin içinden çıkmayan bir düş kelebeği ne de olsa bir günlük değildir ömrüm ve ömrü de şiirlerimin sadece sancılandığım ve şiir olup yağdığım üzerime üzerime tüten dumanı yangının elbet içimde solmak bilmeyen o meşale.
Günü tehir ettiğim her gece.
Tefe konduğum onca destursuz cümle.
Tav olduğumsa hayata ve mevsimlere.
Transa geçtiğimse her mehtap her asılı kaldığım her askıntı acı ve buğrası dünün.
Kaypak gölgeler ise uzağına kaçtığım.
Kardan adam gibi eridiğim ve burnumun düştüğü lakin kış güneşinde doğduğum bir çiçeğin g/izini sürüp karın damladığı o zeminde can suyu iken sevgim elbet açmaya doyamadığım yediverenlerin müdavimi içimdeki çiçek bahçesi gel gör ki şahit tutulduğum şu rüzgâr ve firarisi olduğum hayallerimin de tek temennisi iken sevginin git gide büyüdüğü.
Israrla yazdığım.
Aralıksız yandığım.
Bazense dünde kaldığım ve mazimi andığım.
Gel-geç bir sevda değilken benimki devinen yüreğimden damlayan her hece ve işte ihbar ettiğim sevgili ilham perim bazen fersah fersah uzak benden bazense o çığırtkan sesiyle beni benden eden.
Günü uyuttum geceyi de avuttum.
Şiarım olan umudu ise koydum en tepeye ve basireti bağlanan mutluluğa tutundum ve işte tutuklu kaldığım her hecede kayboldum yeniden ve yeniden ve bulmaksa kendimi o da çok eskiden bir hikâye aralıksız kök söktürdüğüm içimdeki çocuk bazen kökü kuruyan ulu çınar tıpkı babamdan bana yağan rahmet bense onu sevgiyle ve özlemle anarken…
Her telden çaldığım.
Öğrenci ve öğretmen.
Bazen hiçliğimle kendime muhalif en çoksa varlığın tokuştuğu duvar dibi ve ben saksıda unutulmuş bir çiçek iken ansızın kaybolup göğe konduğum en yüksekteki izlek.
Ölümüne sevdiğim hayatın kırık penceresi.
Kendime uzak kılındığımın da güncesi.
Deryalar aştığım dünyalar devirdiğim derdimle yakındığım en yüce makam ve illa ki tutunduğum ve bana geri dönen her duyguda şükre ve sabra doyduğum.
Müzmin bir rengim ben bazen solan bazense çok seven ve unutamadığım mazimde seken bir kurşun gibi saplandığım içimde yerle yeksan olan binlerce hayal gibi tutunduğum ömre ve Rabbime tutuşan yüreğim mevsimlerde kayıp düşen bir yıldız gibi aslında mahşeri kalabalıkta seçildiğim ve saçıldığım zerreler bazense saçıma konan bir kelebek gibi sevdiğim o çiy tanesi evrenin de armağanı iken gecemle gündüzümle asılı kaldığım gök kubbenin en deli dolu müdavimi hem insan olmanın hem de yokluğun kucağında türettiğim yüzlerce cümle ve yüz bulduğum sadece evrenin o devasa ç/ağrısı…
YORUMLAR
Ektiğim neyse biçtiğim.
İçtiğim neyse taştığım.
Kaygılarımla yürüdüğüm bazense kayıp düştüğüm.
Bir mizansense aşk itibar ettiğim.
Bir izlekse hayat ihya ettiğim.
Bir renksem hem siyahı hem beyazı sevdiğim
Çok ustalıkla yazılmış yine güzel bir eserdi,,selamlar
Gülüm Çamlısoy
Sonsuz selamımla
Hangi yönden esen bir rüzgar atmış bilmem düştüğü yer renga reng güller açan gül bahçesi oldüğünü
Görüyorum
Düşen yaprakta o güllerin emsali
Hem güzel kokuyor hem harika renkler le açıyor
Dokunması koklanması
Harika bir yazı yı
Severek beğenerek zevk alarak
Okudum beğendim günümün
Yazısı olarak şeçtim
Yazan hisseden Şairem mi
Taktir ettim
Selamlar hürmetler Şairem
Beşeri Aşkların Şairi tarafından 4.10.2021 23:21:53 zamanında düzenlenmiştir.
Gülüm Çamlısoy
Şeref verdiniz.
Çok ama çok teşekkür ediyorum.
Renklerin büyülü dünyası duygulara tekabül eden ve de...
Sonsuzluğun ısrarlı ç/ağrısı...
Yüreğiniz dert görmesin.
En içten selam ve saygımla değerli hocam dost şairim
Beşeri Aşkların Şairi
Kök salmış sayfaya ve biz okuyucuların yüreğine bilesiniz
Gülüm Çamlısoy
Yazmak büyülü bir dünyanın ansızın açılan kapısından içeri girdiğim ve rast geldiğim değerli varlıklarınız güzel yürekleriniz...
Mutluluğun ve huzurun bir tarifi de bu işte:
Ne kadar teşekkür etsem az gelir...
Gülüm Çamlısoy
Varlığınız adına çok teşekkür ederim.
En derin saygılarımla
Güne son derece yakışan hissedilerek ve içtenlikle duygu dolu yüreğinizden süzülüp gelen harika duygularla yazılmış harikulâde güzellikte bir yürek sesi olan yazınız için tekrar kutluyorum tebrikler efendim.
Gönlünüze ve kaleminize sağlık diliyorum.
Her şey gönlünüzce olsun inşallah.
En derin selam ve saygılarımla.
Gülüm Çamlısoy
Çok çok teşekkür ederim duyarlı yüreğinize.
Mevsimler bize eşlik eden hatta gün içinde bile farklı mevsimler yüreği deşen yüreği iyileştiren...
Yazmaksa en güzel mevsim katlanan yüreğim katlanan sevgim ve umudum ve sizlerin güzel varlığı ile gülümsemek Rabbimin bir hikmeti...
İyi ki varsınız sizler.
En içten selam ve saygımla değerli hocam
Ben sizi masanın başına oturmuş yazı yazarken hayal ediyorum da, daha yazınız bitmeden bir sonraki yazınızın düşünü kurduğunuzu düşünüyorum.
Düş ve siz ayrılmaz ikilisiniz artık..
Siz Ekim'de saklı bir güneş, ben Kasım'a hasret yağmur bulutu 😊
Sevgiler çokça.
Gülüm Çamlısoy
Ama sizlersiniz de benim tek destekçim bu bağlamda hakkınızı ödeyemem b en sizlerin.
Ekim ya da Kasım aslında en sevdiğin mevsimdir sonbahar ve de kış.
Yaz çocuğuyum ama güneşle aram iyi değil.
Yağmutlu havalarda içimde açıyor güneş ve yağmurun bereketiyle adeta coşuyor yüreğim.
:))
O kadar o kadar mutlu ettiniz ki güzel varlığınızla.
Tüm içtenliğimle teşekkür ederim güzel yürekli arkadaşım.
Sevgim sizinle tüm sevgim ve tüm iyi dileklerim.
Güzeller güzeli yüreğiniz dert görmesin asla asla.
<3
Her mevsimin güzelliği duygulu içten bir izah çalışmanızı ve sizi kutluyorum saygılar
Gülüm Çamlısoy
Sonsuz selam ve saygımla değerli İbrahim Bey
Her telden çaldığım.
Öğrenci ve öğretmen.
Bazen hiçliğimle kendime muhalif en çoksa varlığın tokuştuğu duvar dibi ve ben saksıda unutulmuş bir çiçek iken ansızın kaybolup göğe konduğum en yüksekteki izlek.
Ölümüne sevdiğim hayatın kırık penceresi.
Kendime uzak kılındığımın da güncesi.
Deryalar aştığım dünyalar devirdiğim derdimle yakındığım en yüce makam ve illa ki tutunduğum ve bana geri dönen her duyguda şükre ve sabra doyduğum.
Müzmin bir rengim ben bazen solan bazense çok seven ve unutamadığım mazimde seken bir kurşun gibi saplandığım içimde yerle yeksan olan binlerce hayal gibi tutunduğum ömre ve Rabbime tutuşan yüreğim mevsimlerde kayıp düşen bir yıldız gibi aslında mahşeri kalabalıkta seçildiğim ve saçıldığım zerreler bazense saçıma konan bir kelebek gibi sevdiğim o çiy tanesi evrenin de armağanı iken gecemle gündüzümle asılı kaldığım gök kubbenin en deli dolu müdavimi hem insan olmanın hem de yokluğun kucağında türettiğim yüzlerce cümle ve yüz bulduğum sadece evrenin o devasa ç/ağrısı…
Bu günümün çok duygulu Gülüm'ün harika yazısını okudum duygu yoğunluğu içinde...
Kutluyorum Gülümm...
Daha nice güzelliklere yolculuklar. Sevgimle ***
Gülüm Çamlısoy
Teşekkür ederim billur yüreğine sevgili arkadaşım benim.
Sonsuz sevgimle kadim dostum.
Var ol var ol
Mutlu akşamlar
Tıpkı Dört Mevsim gibidir insan…
Gülerken “yaza”
sevinirken “ilkbahara”,
soğurken “kışa”
hayalleri yıkılırken “Sonbahara” benzer.
Nikolay Vasilyeviç; te sonbaharı böyle tanımlıyor
"Yine yer yer oyulmuş, kara topraklı,
yer yer yeşermekte olan aynı tarlalar,
yağmurdan ıslanmış kargalar, kuzgunlar,
durmadan yağan yağmur, ağlayan kapkara gökyüzü...
Çok sıkıcı bu dünya baylar! "
Sonbahar mevsimi ayrı tatlar bırakır hayatımıza .
Bence de hüzün ayıdır .
Gülüm Hocam harikaydınız. Tebrik ediyorum.
Daha nicelerine inşaallah.
Selam ve saygılarımla
Gülüm Çamlısoy
Ne kadar teşekkür etsem az gelir.
Edebiyatın ve dostluğun penceresinde açan kocaman bir güneş sıcacık karanlığı delen ve umuda dair.
İçtenlik ve dostluk ve de Edebiyatın varlığı ve işte hepsi bir arada burada toplanmış.
Sizlerin arasında olmak bir ayrıcalık.
Edebiyatın bayrağı dostluk esintisiyle ne de güzel uçuşuyor göğün derinliklerinde.
Sonsuz selam ve saygımla üstadım.
Eylül geldiğinde Kaçkar dağlarının eteklerindeki yaylaların göç hazırlıkları başlardı.
Küçüktüm anneannemin yanında ona arkadaş olarak aile içinde kardeşler arasında ben seçilmiştim. Hey yıl ilkbaharda ay erkenden ayrılıp, sonbaharda da bir ay geç başlardım okuluma.
Ekim, ayaklarımın çimene her bastığında dümeni tüten evlerin ışığının sönüşüne, vadimle birlikte ağlayışıma tanık eden aydır.
Bu yazı beni çocukluğuma götürdü.
Yine hüzünlenerek çocukluğuma, memleketime, anneme, babama doğu yolculuk yaparak okudum
Sevgilerimle
Gülüm Çamlısoy
Bir yanım hep eksik.
Özlemi dinmez ki yaşadığımız güzelliklerin.
Hüzün zaten bir parçamız olmuş sonuçta insanız ve duygularımız bizi bize sunan ve bizi sevgiye yönelten.
Sevmeyi öğretti ailelerimiz bize ve biz asla vazgeçmedik: sevgiden ve umuttan yana asla taviz vermedik.
O kocaman güzel yüreğiniz dert görmesin asla asla canım arkadaşım.
Çok teşekkür ederim beni yalnız bırakmadığınız için.
İyi ki iyi ki varsınız.
Sevgimi selamımı gönderiyorum kocaman yüreğinize
Güne düşen güzel yazı ve yazarını canı gönülden tebrik ediyorum
Ekim çocuğuyum
Bağ bozumu doğdun diyor du annem
Ekim ile başlayan sonrasında Kasım aralık ocak
Hiç sevedim bu ayları sevdiklerim soy agacımdan
gazel olup dökül Dü
Tüm bağlar bozuldu
Tekrar kutlarım
Ekim size daima güneş olup doğsun
Sevgiler ile...
Gülüm Çamlısoy
Sür-git duygular ve yokuşlar ve öyküler ve masallar...
İnşallah önümüzdeki tüm mevsimler tüm aylar güzellikler ve mutluluklar armağan eder bizlere...
Güzel ve engin yüreğinize çok teşekkür ediyorum ve içtenliğinize.
Tüm güzellkler sizinle olsun sizinle olsun sevgili arkadaşım.
En içten sevgi ve selamımla gönül bahçenize.
Müdavimi olduğum tek bir duygu yok ama müridi olduğum muazzam bir dinim var ve işte acılardan nemalandığım ve şükür duygusu ile sabrımı büyüttüğüm ve insanlık makamında sır olan duygulardan inşa ettiğim bir cennet benimki.
Bazen içim içime sığmazken.
Bazense taşkın bir nehir gibi bentleri aştığım bazense çorak bir toprakta açan çöl çiçeği gibi en çok da dikenlerimi kendime batırdığım.
Irkı yok duygularımın da acılarımın da.
İman gücümde saklıyım ben ve yüreğimin pimini sevdiğim ilk gün çektim.
Hissedilerek ve içtenlikle duygu dolu yüreğinizden süzülüp gelen harika duygularla yazılmış harikulâde güzellikte bir yürek sesiydi tüm yazınız, kutluyorum tebrikler efendim.
Gönlünüze ve kaleminize sağlık diliyorum.
Her şey gönlünüzce olsun inşallah.
En derin selam ve saygılarımla.
Gülüm Çamlısoy
Mevsimi yok duyguların aslında mevsimlerin pek tadı yok bu anlamda içimizde saklı ne varsa bir bir asıyoruz gök kubbeye.
Salınan yıldızlar gibi ve de denizler gibi sonsuz.
Sonsuzluk hissi bana yazdıran.
Sonsuzluk hissi bana sevmeyi sevdiren.
Çok teşekkür ederim.
İyi ki varsınız sizler.
En içten selam ve saygımla kıymetli hocam
tebrikler değerli dost kalem kutlarım umarım ilerde çok güzel romanlar yazarsınız
Gülüm Çamlısoy
Aslında yazdım bile sadece doğru zamanı bekliyorum bu bağlamda çok teşekkür ederim.
Yazmak artık benim bir parçam.
Sonsuz selam ve saygımla değerli dost kalem dost yazarım