- 764 Okunma
- 4 Yorum
- 1 Beğeni
Nasıl düşlüyorsun, nasıl hatırlıyorsun bilmiyorum...
Nasıl düşlüyorsun, nasıl hatırlıyorsun bilmiyorum bu soruya zaman olarak gelinceye kadar yıllar geçti, ardı arkası çözülmemiş yılları tek başa yaşarken, kendi kusurlarıma göz atma cesaretimi de kullanarak yıllara uzanan düşüncelerle kasılıp kalıyor bedenim.
Bilmem hatırlar mısın art arda sıralanan yılların devamı durdurulamayasıya bir hız kazandı aslında.
İnanılası gibi değil zaman son yıllarda umurumda değil, ne takvimin farkındayım ne de pazar günlerinin gelip geçmesinden,
Bir şarkı mırıldanıyor araç radyomdan, "bir sevda değil," diyor hırpalayan bir güçle.
Oysa yıllarımı sarmalayan bu anlayışla kendi kendime verdiğim hükümler vardı, çoğu zaman nefesimi kısan, oysa sevgi adına edilen yeminler vardı, ardı arkasına gecele boyu ağladığım zamanlar vardı.
Geniş bir yelpaze bu yaşamın içindeki düşünce sapmaları ile var oluşa sadece eğildiğim düzenin kurallarıydı sevgi adına vaz geçemediğim saygıydı aslında kırılıp düşen anıların kopuşlarının ardından bakışım.
Çoğul gözyaşlarımdı ardı ardına kopuşan zaman dahil edilerek.
Sanki dünleri yosunlar kaplamıştı, birbirinden ayrılamayan düşünce farkları ile nefes almanın zorluğu yine sevgiye dahil oluyordu.
Mustafa yılmaz
YORUMLAR
Ne çok gözyaşı döktük zaman dilimi içerisinde, susarak gömüldük karanlığa, saygı adına.
Daldan dala konduk, bal yapma uğruna, sevgi biriktirdik heybemize, dostluk adına. Ömür dediğin nedir ki, gelip geçici.
Kırılmasın kalpler diye, ince eleyip sık dokuduk, yine de anlayan olmadı ruhumuza açtıkları yarayı. Yaşama küstük, kendi kabuğumuza çekildik. Her şeye rağmen, ardımızda hoş bir seda kalsın istedik...
Çok değerli Mustafa Yılmaz Hocam, kaleminize yüreğinize sağlık, daima sağ olunuz var olunuz. Sevgim, saygım ve selâmlarımla esenlikler dilerim.
Mustafa YILMAZ
Mustafa yılmaz