- 498 Okunma
- 0 Yorum
- 3 Beğeni
VEKALETİ TAŞIYAMAMAK
Vekil olabilmek için nasıl mücadeleler verildiği herkesin malumu seçilenlerin vekil tayin edildikten sonra asilleri nasıl unuttukları da aynı şekilde bilinmekte son zamanlarda yaşanan bir çok olayla sayın vekillerimiz gündemde az da olsa yer buluyorlar. Oysa nasıl başlıyordu bu yolculuk kısaca seçimler yapılır ve bu ülkenin insanları kendilerini temsil etsinler diye vekillerini seçerler, seçtikleri vekillerin ülkesine ve vatanına daha iyi hizmet vereceklerini düşünerek tercihlerini yaparlar, yani der ki seni vekil tayin ettim benim adıma git ülkemin çıkarları için elinden gelenin en iyisini yap diye, seçilenler mazbatalarını alır ve TBMM’de yemin ederek vekilliğe başlarlar buraya kadar hepsi normal peki şimdi bazı vekiller neden ettikleri yemine sadık kalmazlar anlamış değilim sizlere yeminlerinizi de hatırlatarak sormak isterim nasıl olur da seçilenler önce milletine ve dolayısıyla da devletin resmi üniformalı görevli polisine olmadık hakaret edeceksin sonra da vekilliğin arkasına sığınacaksın, unutmayın söylediğiniz o sözler aşağıladığınız kişiyi değil ama daha çok kime yakışıyor bunun takdiri tüm kamuoyunundur çünkü söz sahibine ait olmakla değer bulur. Kişisel kanaatim o ki buradan da anlaşılacağı üzere ettiğiniz yemine ihanet ettiniz acaba bu konuda kanunlar ne der iç tüzük ne der bilmiyorum ama bu güne has bir davranış değil yıllardır süregelen seviyesiz bir kimlik kabadayılığı, zira normal zamanlarda böyle konuşmaya cesaret dahi edemeyenler sığındıkları o makamların, koltukların ve sıfatlarını hep itici bir güç olarak kullanmışlardır, bu kronik bir vaka gibi yaygındır ve tedavisi ise çok basit sadece insanca davranmak bu kadarcık seviye budur size yanlış yapıldığında dahi sorumluluğunuzu dikkate almanız gerekmez mi neden hemen feveran edilir anlaşılır gibi değil.
Sonra sahneye yetmiyormuş gibi aracın şoför mü, koruması her kim ise düşünün hadsizlik yaparak hangi sıfatla resmi elbiseli ve görevdeki polise kimlik soruyor, hani sivil giyimli bir görevlidir belirgin bir tanınırlığı yoktur, o zaman her vatandaş gibi elbette sorabilirsin ama öyle değil görüyorsunuz orada ekip aracı var, telsiz muhaberesi yapılıyor telefon görüşmeleri var hatta kamera kayıtları da eminim ki vardır. Resmi üniforması da üstünde olan birine ne kimliği soruyorsun ki...
Bu davranış kimden kaynaklı bilemem ama o özgüvensiz üst perdeden konuşma hakkını size kimse veremez, veriyorsa da kim hangi hakla veriyor bunu, eğer veriyorsa neye dayanarak veriyor gerisini siz düşünün. Almış eline araç tanıtma kartını polise onu göstererek hesap soruyor neden mi e vekilinden cesaret aldı da ondan.
Yıllarını bu mesleğe vermiş emekli mensubu olduğum bir teşkilat üyesine haksız yere bu ve benzeri söylem ve eylemleri yapanın hangi partiden olduğu hiç önemli değil yapanın yaptıkları ancak kendilerini ifade etmekte ve anlatmaktadır. Seçilmiş olmak sizleri temsilci olarak seçenlere hakaret etme aşağılama hakkını vermez bu ancak yapanın aczini gösterir ve yine sizlerin çıkardığı kanun ve yasaları çıkarıp onları uygulamak için görevlendirdiğiniz görevliler görevlerini yerine getirirken yasaların verdiği yetkiyle hareket eder aksi durumda sizler uygulayacağınız yolları çok daha iyi bilirsiniz. Sürücünüz davranışlarından hiç rahatsız olmuyorsunuz ama devletin polisine şerefsiz diyecek kadar kendinizi ifade ediyorsunuz altınızda ki araba eminim devletin arabası yapılan onca şikayetten söz edilirken acaba hiç uyardınız mı şoförünüzü eminim aklınıza gelmemiştir...
Her kim olursa olsun hangi partili olduğu mevkisi makamı işi gücü her ne olursa olsun görevini yapan birine hakaret edemez etmemeli de zira seviyeler bazen değil genellikle davranışlarla orantılı olmakta hadsizlik yapmak seviyenizi düşürür makamların yüksekliği kaliteli olduğunuz anlamına gelmez şerefin ne anlama geldiğini bilmeyenler terbiyeden de yoksun olanlardır, unutulmamalıdır ki herkesin en çok kendine karşı bir sorumluluğu vardır ona vicdan denir onsuz insan kimliksiz ve kişiliksiz gibidir..
"Sözler sahibinin eseridir"
Daha geçenlerde yine bir vekilin uygulamadaki görevli polislere akıllara zarar verecek derecedeki yaklaşımı hafızalardan gitmemişti ne diyordu sayın vekil beni tanımak zorundasın pardon sen kim oluyorsun da seni tanıması gerekir vekil olan sizsiniz beyefendi asil olanlarla olan diyaloğunuz çok yanlış, bakan örneğinize gelince o sizi durduran polislerin değil sizin göreviniz ama sizler yapmadığınız görevin sorumluluğunu başkalarına yüklemeyiniz lütfen, hele ki eşitlikten bahseden sizlerin ayrıcalık istemesi akıl alır bir şey değil neden kendi hatalarınızı örtebilmek için başkalarını örnek gösterirsiniz ki birazcık olsun kendiniz olun doğal olun yeter.
"Davranışlar bir rahatsızlıktan değilse kibirden kaynaklıdır".
Mehmet Demir
26.08.2021 Ankara
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.