- 376 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Yıllar sonra gelen Telefon
Yıllar Sonra Gelen Telefon..
Üniversite yılları en çok aşk hikayesi yaşanan dönemlerdir genelde. Yurdun çeşitli coğrafyalarından, farkı kültürlerinden gelen gençler tanışırlar arkadaş olurlar. Bazıları da sevgi ile bağlanır.. Bu hikaye da öyle. Aylin’le Mehmet’in hikayesi.
Biri doğudan, biri batıdan çıkıp gelmiş orta yerde bir fakültede yolları kesişmiş. İki genç Tıp Fakültesi öğrencisinin , okuldaki ilk yılları sadece arkadaş olarak devam etmiş. Ancak son sınıfa gelince, artık herkesin kendi memleketine dönmesi veya meslek hayatına başlayacağı yeni bir yerde yola devam edeceği gerçeği , o güne kadar yüreklerde saklanan sevgilerin açıklanmasını zorunlu kılmış. Mehmet, çok güzel bir zengin aile kızına sevdalıymış ve duygularını açıklama konusunda daha cesaretli davranmış. Aylin ise Mehmet’e olan büyük aşkını bir türlü açıklayamıyormuş, önce erkek söylesin diye bekliyormuş. Sonunda dayanamamış ve bir gün ciddi bir ön konuşma ile, “ bak ben seni çok seviyorum, okul bitmeden bunu bilmeni istedim, sen de bana aynı duygularla yaklaşırsan, aileme söylerim evleniriz. Yoksa ben ailemin yanına dönünce, beni akrabamdan biri ile evlenedirirler. “ demiş. Demiş ama delikanlı pat diye olumsuz cevabı vermiş. “ Ben Yeliz’i seviyorum.” Oysa olmayacak bir ilişki imiş onunki, o zengin kızı, kendisi ise okul masrafını zor karşılayan dar gelirli bir ailenin oğlu. Okul bitmiş ve bu ilişki de son bulmuş tabi. Zengin kız yine kendi ailesi gibi birinin oğlu ile evlenmiş. Herkes kendi yolunda ilerlemiş. Çeşitli yerlerde göreve başlamışlar. Bazıları evlenmiş. Zaman zaman okul arkadaşları haberleşip görüşmüşler. Aylin, sevgi bağı olmasa da,akrabasının oğlu ile evlenmiş . dünya güzeli bir kızı olmuş. Mehmet uzun zaman geçmesine rağmen evlenememiş. Aradığı sevgiyi bulamamış. Aşk olmadan evlenmenin mutluluk getirmeyeceğini düşünmüş hep. Beklediği aşk da kapısını çalmamış. Zaman çok hızlı akıp gitmiş. Yirmi yıl sonra, okul arkadaşları ile bir yerde buluşup okul anılarından söz açılmış, sohbet koyulaşmış. Bu arada Mehmet, aslında yüreğinde önemli bir yeri olduğunu sonradan fark ettiği Aylin’e verdiği cevap ve o günlerin toy delikanlısı olarak yanlış kişiyi seçip hüsranla biten ilişkisinden hep pişmanlık duyduğunu söylemiş. Sohbetlerde herkes birilerinin nerde olduğunu bilir ve bilgi alışverişi olur ya… Mehmet de Aylin i sormuş, nerde, ne yaptı ? diye. Evlendiğini ve bir kızı olduğunu öğrenmiş. Ama yine de sesini duymak istemiş. Telefon numarasını almış arkadaşından ve hemen o akşam aramış…
Alo.. Aylin, nasılsın, sadece sesini duymak, iyi olduğunu öğrenmek için aramıştım, ben okul arkadaşın…der demez, fırtınalar kopmuş Aylin’ın yüreğinde, tam da arkadaşlarıyla beraber lüks bir mekanda kutlama yemeğindeyken... Hiç cevap verememiş Aylin. Kelimeler boğazına düğümlenmiş. Telefonu elinden düşmüş, Masada hıçkıra hıçkıra ağlamamak için hemen kalkmış ve koşarak lavaboya gitmiş. WC. Kabinlerinden birine girmiş ve kapıyı kilitlemiş. Bağıra bağıra ağlamaya başlamış. Ne olduğunu kimse anlamamış önce. Telefondaki ses, alo demeye devam ederken, Aylin in kızı cevap vermiş Mehmet’e, Annem kendini WC ye kitledi… Adam kendini tanıtmış, kız zaten en ince noktasına kadar olayı biliyormuş. Annesi ona yaşadıklarını anlatmış bir süre önce. Okul resimlerine bakarken, işte bu benim ilk ve son aşkım, hayatta tek sevdiğim diye tanıtmış. Uzun yıllar hiç konuşmasa da hiç görmese de hep kalbinde saklamış aşkını. Kızı da hep merak etmiş, tanımak istemiş bu kişiyi aslında.
Telefondaki sese cevap veren kız, ben sizi zaten gıyaben çok iyi tanıyorum, annem bana hep anlatırdı. Hayatımın ilk ve tek aşkı derdi, demiş.
Bunu duyunca Mehmet de ağlamaya başlamış. O yıllarda yaptığım hatanın cezasını çok acı ödedik. Benim hatam yüzünden anneni mutsuz ettim. Çok üzgünüm diyebilmiş ancak. Bu arada baba da olaya dahil olmuş tabii. Büyük bir gerginlik yaşanmış. Herkes ikna edip de Aylini WC. den çıkarmak için söylenmesi gereken ne varsa söylemiş, kimse ikna edememiş. Son çare, genç kız Mehmet’i aramış, annem çıkmıyor WC. den. telefonu kapıdan vermeyi deneyeceğim anneme, siz konuşun lütfen, ikna edin annemi… ve annesine telefonu kapı aralığından vermeyi başarmış.
Bir ses, bir cümle, bazen çok şey başarabilir. Bütün yaşadıklarını anlatmış Mehmet. Aylin tek soru sormuş, evlendin mi, birini gerçekten sevdin mi, aşık oldun mu ?. Yok demiş Mehmet, beni en son gördüğün gibi, okuldaki o zengin kız tarafından terk edilmiş , gözü gerçek sevgiyi görememiş, hatasının bedelini yılarca yalnız kalarak ödemiş , yüreği bomboş, o günlerde sevdiğin kişiyim. Bu konuşmadan sonra, kapatmış telefonu Aylin ve cıkmış WC. den. Kızıyla sarılıp birlikte ağlamışlar sessizce. Kırgın ve buruk bir şekilde evlerine dönmüşler. O günden sonra evde kavga hiç bitmemiş. Zaten mutlu bir evlilikleri yokmuş ama yıllarca monoton da olsa devam etmiş kızı için.. Ama bu olaydan sonra bağlar kopmuş ve ayrılmışlar. Ayrılmış olsa da Aylin bir daha hiç konuşmamış Mehme’le. Ama kızı her zaman aramış konuşmuş, hatta bir gün, keşke siz benim babam olsaydınız, babam bize hiç sevgi vermedi, mutlu bir aile olamadık demiş. Mehmet de onu kendi kızı gibi sevmiş. Görüşmeseler de, zaman zaman telefonla haberleşmişler. Annesine de hep anlatmış ne konuştuklarını , ikisinin de dert ortağı olmuş bu hassas genç kız. Kendi konuşmayı kabul etmese de, kızından dinlemek mutlu ediyormuş Aylin’i.
Bir telefon konuşmasının gözyaşı dolu hikayesi böyle. Zaman içinde küsen kırılan kalp yeniden sevginin gücüyle canlanır, af eder , bıraktığı yerden başlar mı aşk bilinmez… Bu konuşmadan sonra on yıl daha geçmiş. Bunca yıldan sonra yolları birleşir mi ? Ben hiç umutlu değilim. Bu hayatlar uzaktan sevgi devam etse de herkes kendi yolunda devam edecek sanırım. Her şeye rağmen, hayat bazen güzel sürprizler yapar mı ? bir gün bu kırık kalp af eder mi ? Bunu hayatın akışına bırakalım.
Kalp gözümüzle bakıp doğruları görüp doğru seçimler yapmak önemli. Dileğimiz, Herkes gerçek sevenini bulsun ve aşk evliği olsun …
SEVİL AĞTAŞ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.