- 342 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İSLAM'DA ÇOCUK YAŞTA EVLİLİK VAR MI?
Evlenmek bir neslin devamı için gerekli bir durumdur. Ancak İslam dininde çocuk yaşta evlilik bulunmamaktadır. Halbuki ayeti böyle bir duruma getiren kişiler Nisa suresi’ndeki çevirilere bile dikkat etmekten aciz kalmışlardır. Zira Nisa kelimesini Kur’an , olgun , kendini bilecek ve rüşdüne ermiş kadınlar için kullanmaktadır. Eğerki Kur’an çocuklar anlamına gelen bir kelime kullansaydı , “veled” , “vildan” …kelimelerini kullanırdıki böyle sözcüklere Kur’an’ın hiçbir yerinde rastlayamamaktayız. Hiçbir insan bir kızın veya erkeğin 7, 8 yada 9 yaşlarında ” yeterince olgunlaştığını” iddia edemez çünkü bu yaştaki bir çocuğa para verilse gider kendisine şeker alır. Halbuki bir kızın evlenebilmesi için , aklen olgunlaşması,kendini idare etmesi , yani sorumluluk sahibi olması gerekmektedir. Çünkü bu kız evlenince aile sorumluluğu ve çocuklarının eğitimini üstlenecektirki 10 yaşındaki bir kız çocuğu ailesine bakmaktan acizdir. Gelelim Nisa suresi’ne
Kovulmuş Şeytandan Rabbime Sığınırım
Rahman ve Rahim Allah’ın Adıyla
Kadınlara mehirlerini tam verin. Kendi istekleriyle o mehrin bir kısmını size bağışlarlarsa onu gönül huzuruyla yiyebilirsiniz. Allah’ın sizi gözetici kıldığı mallarınızı aklı ermezlere vermeyin . O mallarla onları besleyin , giydirin ve onlarla güzel iletişim kurun. Evlenme çağına eriştiklerinde yetimleri sınayın. O zaman onlarda içinize sinecek bir olgunluk ve erginlik görürseniz , mallarını onlara geri verin. Onlar büyüyecek diye savurganlık ve aceleyle mallarını yemeyin. Zengin olan iffetli davransın . Fakir ise uygun bir miktarda harcasın. Mallarını kendilerine tanıklar huzurunda geri verin . Hesap görücü olarak Allah yeter. ( Nisa suresi 4,5,6. Ayetler) Bu ayetlerdende anlaşılacağı üzere “evlenme çağına “gelmiş kız ve erkeğin mal varlığını kullanabileceklermi diye sınanması gerekmektedir. Bu sınama sonucunda eğer onlarda ” olgunluk” ve erginlik görülürse kendilerine mallarının verilmesi gerektiği söylenmektedir. Bazı çocuklar fiziken gayet olgun görünebilir kız çocuğuysa kadınsı hatları ile olgunluğa eriştiği sanılabilir veya erkek çocuksa olgun bir erkek gibi görünebilir. Fakat Nisa Suresi 6. ayetindende anlaşılacağı gibi olgunluk kesinlikle fiziksel değildir. Zira "onlara mallarını verin" ifadesi ile bu olgunluğun mal-mülk ya da ticari emtianın kontrol edilebildiği bir zihni yetenek dönemi olduğu anlaşılmaktadır. Eğer bu olgunluk çağına erişen kişi erkekse malını kontrol edebileceği ticaret yapabileceği, gelir-gider hesapları yapabileceği zihinsel olgunluğa erişmiş ergenlik, gençlik çağına ulaşmış olmalıdır. Eğer olgunluk çağına erişen kişi genç kadınsa o da ticaret ehli olabilecek yeteneklere sahip ya da ev ekonomisinden anlayacak zihni olgunlukta olmalıdır. Aslında olgunluk çağı ile anlatılan kişilerin iyiyi kötüden, yanlışı doğrudan ayırabilecekleri, evlendiklerinde sadece nefsi arzularına göre değil, asıl istenen ahiret arkadaşlığına yönelik olan evliliği seçebilecek yaş ve olgunlukta olmalarıdır. Gelelim şimdide Talak suresi 4. ayetine yanlış çevrilen bazı meallerde karşılaştığımız "henüz adet görmemiş" ifadesi gerçekte ayette geçmemektedir. Bu ayette bulunmayan "henüz" kelimesi ayette meali yapanlar tarafından eklenmektedir. Bu sebeple ayet tahrif edilip sanki çocuk yaştakilerle evlenmek İslam dininde varmış gibi bir durum ortaya çıkmaktadır. Henüz adet görmemiş tabirini kullanabilmek için ayette "ellaai lemma yahıdne" kelimesinin geçmesi gerekmektedir. Fakat ayette "lem yahıdne" ifadesi geçmektedir. Lem: Hiç olmayacak ya da olmamış anlamı kazandırmakta, Lemma:Henüz olmamış fakat olacak anlamı kazandırmaktadır. Haliyle ayette gerçekte değinilen durum adetten kesilmiş yani menopoz dönemine girmiş kadınların bekleme süresi 3 aydır denilmektedir. 3 ayın beklenmesinin nedeniyse hamile olup olmadığının anlaşılmasıdır. Herkesinde bildiği gibi adet görmeyen çocuk hamile kalmaz. Bu durumda 3 ay beklemesine gerekte yoktur. Hamile kalan kadınsa adet görmez fakat hamile olduğunun anlaşılması süre almaktadır. Bu durumda olan kadınlar için bekleme süresi 3 aydır. Hamileliği kesin olanlarsa doğuma kadar beklemelidirler. Meallerde adet görmemiş kızlar olarak çevrilen "vellai Lem yahıdne" tabiriyse tıbbi olarak "sekonder amenore" denilen durum olup adet düzeni bozulduğu için adet görmeyen kadınları ifade etmektedir. Bu durumda ayetin doğru çevirisi şöyledir:
"Kadınlarınızdan (menopoz dönemine girerek) âdetten kesilenlerin iddetinde tereddüt ederseniz, onların iddet süreleri üç aydır. Âdet görmeyenlerinde süreleri böyledir. Hamile olan kadınların iddetleri çocuklarını doğurdukları vakit biter. Kim Allah’ı sayıp O’na karşı gelmekten korunursa, Allah onun işinde bir kolaylık verir."(Talak Suresi 4. ayet)
Şimdide gelenekçi kardeşlerde kabullensin diye Aişe anamızın gerçek yaşına gelelim: Aişe anamızın ablası Esma kendisinden 10 yaş büyüktür. Bu tarihi bir gerçektir. 622 yılında Mekke’den Medine’ye Nebimiz Muhammed hicret ettiğinde Esma 27 yaşındaydı. O zaman Aişe anamızdan 10 yaş büyük olduğundan oda 17 yaşlarında olacaktır. Hicretten iki yıl sonra evlendiklerine göre , evlendiğinde yaşı 18 veya 19’dur. Sadece bu durum bile değil yaşının 18 olduğunu gösteren gerçekler Buhari ve Ahmed B. Hanbel’in Müsned’inde nakledilen Aişe anamızın şu sözlerine bakalım Âişe anamız şöyle demektedir: ” Annem ve babam İslam’a girdiklerinde benim onların davranışlarına aklım eriyordu. ” Ebubekir 611 yılında Müslüman olmuş Müslüman olduktan sonra davranışları değişmiş Ebu Bekir’in kızı Aişe anamız bu davranışlara aklım eriyordu diyor. Bu durumda Âişe anamız, babası Müslüman olduğunda 5 veya 6 yaşlarında olmalıdır. Nebimiz Muhammed nebilik görevini aldıktan sonra 13 yıl Mekke’de kaldı. Sonra 622 yılında Medine’ye Hicret etti . Medine’ye Hicret’inden 2 yıl sonra Âişe anamızla evlendiğine göre, Âişe anamız o zaman 18 yaşları civarında olduğu anlaşılmaktadır.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.