- 488 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
AÇIK SAÇIKLIK
Şimdiki medeniyet açık saçıklığı göklere çıkarıyor ve insanlara özendirmeye çalışıyor.
Modacılar, basın-yayın, televizyon ve sosyal medya bu konuda başrolü oynuyorlar.
“Üzüm üzüme baka baka kararır.” İnsanların da birbirlerine baktıkları ve etki altında kaldıkları kesin.
Açık saçıklık öyle göklere çıkarılacak ve özendirilecek bir şey değildir.
Bu durum, öncelikle kişisel güvenliği tehlikeye düşürüyor. Çirkin ve iğrenç nazarları üzerine celb ediyor ve göz zinasına vesile oluyor.
Göz zinası, hem sebep olanı, hem de alıcı gözüyle ve iştahla bakanı sorumlu kılar. İnsanı manen kirletir. Manevi kirler ve küçük günahlar, hemen tövbe ve istiğfar edilmezse, Allah korusun, kalpleri siyahlandıra siyahlandıra ta iman nurunu söküp atana kadar katılaştırır.
Bu özenti insanları da toplumu da bozar. Bunda büyük bir vebal var. İnsanları güzel şeylere özendirmek lazım.
Belki güzellik ve çirkinlik anlayışı, kişilere göre değişebilir. Ama her şeyin bir orta yolu var. Aslında orta yol, güzel olan yoldur. Çok şükür orta yolu bize gösteren elimizde bir kitap var. O da bizi yaratan Rabbimizin bizi muhatap alarak gönderdiği Kur’an’dır. Adeta pusula gibi. Bizi ne ortalıkta, ne de yolda bırakır.
Kur’an’ı dinleyen rahat eder. Kendi aklına güvenen, nefsine itimat eden ise kaybeder.
Kur’an, insana büyük değer veriyor, kişiliğini ve şahsiyetini itibarlı bir şekilde nasıl muhafaza edebileceğinin yöntemlerini gösteriyor. Bu yöntemlere uymak, kişiyi manen kemale eriştirir. Aksi ise, sefih yapar.
Şeyh Galip: “Hoşça bak zatına kim zübde-i âlemsin (âlemin en kıymetlisisin) sen/Merdüm-i dîde-i ekvân (yaratılmışların göz bebeği) olan âdemsin sen” Diye boşuna dememiştir.
Kaliteyi düşürmeye hiç gerek yok değil mi?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.