Kütüphane Kurmak

• 9 Haziran 2021 Çarşamba 21:54:15

KÜTÜPHANE KURMAK
Sevgili dostum,
Sana edebiyat, kitaplar konusunda mektup yazmak, başka konularda mektup yazmaktan daha huzur ve mutluluk veriyor bana. İkimizin de kitap sevmesi, dostluğu gerçek manada yaşaması ve yazdığımın dikkatlice ve defalarca okunduğuna inandığım sonsuz güven ve inanç yazdıklarımı içten severek yazmama sebep oluyor.
Kitapsever dostum,
Bugün sana kütüphanenin önemini anlatacağım. Tarihe baktığımız zaman kitaba, alime ve bilime önem veren devletlerin hep büyüdüğünü, güçlü olduğunu, önem vermedikleri zaman zayıfladıkları ve yıkıldıklarını söylememe gerek yok. Zaten iyi bir tarih bilgisi olan sen, benden daha iyi bilirsin. En büyük kütüphanelerin en çok alim seven devlet adamları tarafından yapıldığını ve korunduğunu biliyoruz.
Sevgili edebiyatsever dostum,
Düşmanların da ülkeyi ele geçirdikleri zaman ilk olarak kütüphaneleri yok ettiklerini, insanların cahil kalması için çaba harcadıklarını görüyoruz. Böyle zamanlarda insanları cahil bırakarak, okuyan yazan ve öğrenenler ile alay edilmesini sağlayarak zayıflattıkları toplumu istedikleri gibi yönettiklerini gene tarihten görüyoruz.
Sevgili dostum,
Evinde kütüphane kuranlar kim ne derse desin örnek insanlardır. Saygıya değer ve okumayana bunu yapmayana göre kat ve kat daha değerli insanlardır. Varsın başta ailesi olmak üzere akraba ve iş arkadaşları değer vermesin, saygı göstermesin. O insan kendine saygı gösteriyorsa her zaman yeni eserler ortaya çıkarma gücünü gösterecektir. O gücünü sevgiyi çevresinin esirgediği bu zamanlarda bilgisinin beslediği özgüveninden ve bu özgüvenle beslediği cesaretinden ve sabrından alacaktır. Bunlara sahip insanı da kimse yıkamaz.
Sevgili kitapsever dostum,
Yapılan bilimsel bir araştırmada 500 kitaplık bir kitaplığı olan bir evde anne ve babanın yokluğu pek hissedilmiyormuş. Yani anne ve babanın fiziksel yokluğunu ve sevgisini kucaklamasını kimse gideremez ama bilgi ve bilgilenme ile anne ve baba olmasa da o 500 kitabı okuyarak uygulayarak insan gelişebilir. Bende ders kitabı dışında kitap okumazken sınıfta kalırken sonra okumayı sevip de okumaya başlayınca ilçe derecesi yapacak kadar başarılı olmam da bunu gösteriyor.
Sevgili dostum,
Bunun bilinci ile hem şehirde hem köyde evimizde hem de işyerimde kendime kütüphane kurdum. Zaman zaman buradaki okuduğum fazla kitapları okulların kütüphanesine bağışlarken evdekilerin sayısı azalırken hediye ettiklerim ili ve ilçeleri kaplıyor. Kütüphane kurmuş gibi mutlu oluyorum. Bazen gençlerin gelerek “ verdiğiniz kitabı kardeşlerime okuttum, çok faydalandık” diyenlerin sözleri bizi motive ediyor işte. Yani fayda satmada değil okunmada ve faydalanmada. Ne kadar insan faydalanırsa o kadar etkili demek kitaplar.
Sevgili dostum,
Okumanın önemini bilen Cumhurbaşkanımızın Cumhurbaşkanlığında ülkenin en büyük kütüphanesini kurması ve her şeye muhalefet edenlerin buna muhalefet edememesi gerçekten ülkemize büyük kütüphaneler lazım olduğunu gösteriyor. Vefat eden bilim adamlarımızın da kitaplıklarının Cumhurbaşkanlığı kütüphanesine bağışlanması da bu kütüphanenin gençlerimize ne kadar faydalı olacağını göstermektedir. Bundan sonra ülkemizde basılan her türlü kitap ile bölgesel ve ulusal dergi ve gazetelerinde bu kütüphanede derlenecek olması ilerde bilim adamı olacak insanlar ile araştırma kitapları yazan insanlara okumayı sevenlere çok fayda sağlayacaktır.
Sevgili dostum,
Cumhurbaşkanlarının ve devletin illerde ve ilçelerde temsilcileri olan valiler ve kaymakamlarında il ve ilçelerinde kütüphaneler kurmaya gayret etmesini de sevgi ve saygı ile ve hayranlıkla izliyorum. Tokat valisi Dr. Ozan Balcı’nın “ Kitap- Tokat” Projesi dışında İl Halk Kütüphanesinin yenilenmesi için çaba harcaması, şimdiye kadar hiç kütüphane açılmamış olan Pazar gibi ilçeler başta olmak üzere ilçe kütüphanelerinin yenilenmesi için çaba harcaması gerçekten kitap seven bir insan olarak beni sevindiriyor. Kütüphanelerin yenilenmesine karşı çıkanları eleştirenleri ise hiç ciddiye bile almıyorum.
Sevgili dostum,
Güzel yazan, çaba harcayan insanları, özellikle de bunlar engelli, yazdıkları için destek yerine köstek gören alay edilen insanlara sahip çıkılması da önemli. Tokat Valisi Dr. Ozan Balcı engelli yazarların kitaplarını yayınlaması sevda Akdağ gibi, “Recep Yazıcıoğlu” gibi zamanında bu ile katkı sağlayan değerleri anlatan kitapları gençlere hediye etmesi, gerçekten de devletimizin büyüklüğünü gösteriyor. ”Kütüphane ve yazmanın önemi” ile “yazana değer vermemiz gerektiğini” gösteriyor. Bunları görmek de senin gibi bir kitapsever olan beni mutlu ediyor. İşte bunu da sana yazarak “ gel beraber mutlu olalım” demeye getiriyorum. Eksik oldu. Bu gelişmeler karşısında “Tüm ülke vatandaşları olarak 85 milyon mutlu olalım “derim.
Sevgili dostum,
Sosyal medyada son zamanlarda Belediye Başkanı ve Muhtarların da ilçede kitap çıkaranların 8Başçiftlik ilçemizde Halil İbrahim Sezer’in Güzel Yürekli Murtaza kitabını alarak miniklere hediye etmesini okumak beni mutlu etti. O çocuklar inanıyorum ki Başkanlarını ve muhtarlarını, benim bana kitap hediye ettiği için eniştemi 40 senedir unutmadığım gibi 40 sene sonra da hatırlayacaklardır.
Sevgili dostum,
Unutulmak istemiyorsan sen de çevrene gücün oranında sevdiğin ve faydalı olacağına inandığın kitaplardan paraya kıyarak alıp çevrene hediye ederek, “kitabı satın almak yerine bana hediye eder misin” diyen cimrilere güzel ders veriyorsun. Seni takdir etmemek ve kucaklamadan durmak mümkün mü? “Hediye istenmez verilir” geleneğini keyfi için ters yüz eden insanlara da ne diyelim? Unutmayalım ki “sadece kitap değil hediye istenmez verilir” Kitap hediye edilmesini çok istiyorsan önce sen kitap hediye etmesini bileceksin. Bunu “ Bana kitap hediye et” diyenlere iyi anlatmak lazım.

Sevgili dostum,
Kütüphaneler canımız bizim hayat damarlarımız. Kitap almaya imkan bulamayanların nefes alacağı mekanlarımız her öğretmen okuluna kitaplık kursa ve çocuklara okuma sevgisi aşılayarak onları yerel yazarlar ile tanıştırsa ülkemiz kat ve kat daha hızlı gelişecektir.