- 307 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SEVDA KERVANI MASALLARI
SEVDA KERVANI MASALLARI
Ne zamandır aklımdasın,
Hiç çıkmıyorsun ki zaten…
Saat gece yarısını geçti çoktan,
Her yer sessiz, ıssız.
Göz gözü görmüyor.
Yorgunum ama bir gram uykum yok.
Sana yazdığım şiirlerimi,
Sağır sultanlar bile duymuşken,
Senin haberin bile yok.
Ah be ne tuhaf…
İşte hayat, işte tezat.
Biraz oku, gez, düşün ufkun açılsın…
Bilenler için dalgalar söylerken şarkısını,
Gözü kapalı, ellerini sımsıkı tutmak vardı şimdi.
Ve gözlerinin dehlizlerinde kaybolmak,
Unutmak her şeyi,
Senle yeniden doğmak,
Cesurca hayata sıfırdan tekrar başlamak…
Ne yazık, sevda kervanları kuşatıldı,
Yağmalandı her ne varsa.
Kalmadı cana derman,
Dişe dokunan hiçbir şey…
II.
Denizi görünce umurunda olmuyor dünya insanın.
Karşılaşmışken seninle biraz mesafeli,
Göz göze gelmeden,
Eski anıları yad etsek,
Şurdan burdan konuşsak sizli bizli.
Derin felsefi sohbetler yapsak,
fıkralar anlatsak,
Espriler gırla gitse.
Kahkahalara tempo tutsa şarkılar.
Dolunaya methiyeler düzsek,
Hicvetsek karanlığı,
Acaba kızar mı gece?
Yoksa lanetini kusar mı?
Mahzenler dolar mı?
Taş üstünde taş,
Gövde üstünde baş kalmaz mı?
Yoksa dilimizi tutup, görmezden mi gelsek,
Görmedim, bilmedim, duymadım oyununu mu oynasak?
Acaba kime inansak?
Boynumuzu büküp, susup o değilden,
El etek mi öpsek, netsek, ne?
Şaka şaka...
Biz aydınlığa selam duralım,
Yolu sarp olan sevda kervanlarına,
Şansımıza kalan son iki bileti alalım.
Ötesi mi?
Ötesi Allah kerim…
III.
Hadım edilmiş bir yüzyılın,
Virüslerin, hastalıkların kol gezdiği,
Maskeli sancı günlerinde,
Bahtsız, dilleri koparılmış,
Sözleri görmezden gelinmiş,
Sevdaları hırpalanmış,
Boynu bükük, hep dövülüp sövülen,
On beşinde gelin edilen,
Genelde mutlu bir gün yüzü görmeyen,
Elleri nasırlı, yüce gönüllü anaların,
Şanssız evlatlarıyız hepimiz….
Şiirlerimiz efkarlı,
Bu yüzden anlaşılmamışız,
Çift diplomalı fukarayız,
İstesek bile bir yuva kuramayız.
IV.
Yarınlar güzel günlere gebe,
Ne gelecekse senden gelsin ey yâr,
Başımda hoyrat bir rüzgar…
Her yan kar, tufan olsa da,
Gönlümde mevsimlerden güneşli bir nisan.
Nasıl olsa gemileri yakmaya,
Ayrılıkları, kavuşmaları kuşanmaya,
Yeniden doğmaya,
Yağmur olup yağmaya,
Ufak şeylerle mutlu olmaya, avunmaya
Bir çocuk gibi yârin dizlerinde hüngür hüngür ağlamaya
Korkmadan arı kovanına çomak sokmaya,
Alıştık nasıl olsa.
Bu devran , bu hasret sürüp gitmez,
Sevdalılar sarılır birbirine boylu boyunca…
Ne gelecekse senden gelsin ey yâr,
Başımda hoyrat bir rüzgar…
Orhan ŞENTÜRK
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.