- 491 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Gerçek geçmiş-yapay bu gün ve gelecek bayramlar
Bu yazıyı yazmak yazmış olmak beni sevindiriyor hem de mutlu ediyor.
Dün bayramın birinci günü idi telefonum çaldı şaşrmadım bu gün bayram olduğu için arandığımı anladım.Diğer günler pek farklı numaralar aramaz mesaj göndermez. Bankalar internet telefon faturaları falan felan...
Telefona baktım yeğenim açtım dayıcığım nasılsın iyimisin bayramın mubarek olsun dedi, iyiyim sende iyimisin seninde bayramın kutlu olsun neredesin annenin babanın yanındamısın dedim ? Hayır salgın nedeni ile yasak dayı üçbin yüz elli lira cezası dedi. İki kişi altı bin üç yüz nasıl ödeyeceğiz dedi doğru söylüyorsun pekii annenleri babanları aradın mı biraz önce aradım ardından seni aradım kendine dikkat et iyi bak dedi biraz konuştuk bayramlaştık kapattım.
Telefon çalmadan önce de TRT müzik kanalını açtım 70’ler 80’ler 90’lar geçmişten günümüze bayramlar diyordu. Telefon konuşmamız bitti kapattık Mustafa Kandıralıdan oyun havaları özlemişim büyük bir hasretle gelde eskiyi özleme gelde arama diyerek izliyor bir yandanda o zamanın teknolojisine imkanlarına göre mükemmel fevkalade idi, sahnede saz sanatçıları Mustafa Kandıralı klarneti ile ayakta ortada ...
Büyük bir zevkti geçmişi yenien yaşıyordum muhteşem harika birşeydi müzik içerilerime kadar işliyor ruh doygunluğu veriyor gönlümü gönül tellerimi titretiyordu işte bu dedim kendi kendime.
Gelecekte ve bu gün böyle sanatçılar olmadı olamayacak Zeki Müren,İskender doğan,Yeşim , Müslüm Gürses,Ajda pekkan vs...sanatçılar.
Gelde arama eskileri şimdi kimileri klasik ler eskiler şimdilerde yer kalmadı dese de şimdiki yapımlar her şey dğişmiş olsa da yerlerini doldurmuyor.modern görseller teknolojiye uydurulmuş müzik her şey kusursuz olabilir fakat 70’li (=’li yıllar sanat gerçek...
Bu gün her şey teknolojik modern olabilir gerçek değil yapay.Bu günün sanatçıları o zamanki sanatçıları örnek almalı hatta onlar gibi değil bire bir onlar olmalılar.
O zamanın şartlarında tesisatlar ses düzenekleri telvizyon yayınları kameralar mikrofonlar bu günün teknolojisinin yanında yok desen doğru olur.O şartlarda ruhlarımızı okşuyor biliyor gönül tellerimizi titrete biliyor içerilerimizi kıpırdata biliyor bizlere duygusal anlar yaşata biliyorlardı. O yıllardaki yaşlarda oluverdim.
Programların yapıldığı şartları düşündüğünüzde çekim de yanlış yaptınız çekim baştan alınıyor kayda alınana kadar kimbilir kaç kez başa dönülüyor kaç tekrar yapılıyordu.
anlatmak istediğim sanatçılar eserleri okurken çalarlarken çekim yapan cihazların kayıt yapma tonlarına uydurmaları gerekiyordu notaları cihazda en güzel çıkacak tonda çalması gerekiyordu cihaza uydurması gerekiyordu.sesleri ses tesisatında en güzel çıkacak biçimde çalıyor ses tesisatına uydurmaya çalışıyordular.
Günümüzde ses tesisatlarında sesleri basını tizini ekosunu her yönüyle ayarlaya biliyorsunuz yani yapay. 70-80’li yıllarda gerçek içerilerinden gelerek çalıyorlardı.
70-80’li 90’lı yıllarda ki yerli yabancı fil yapımcılığı da bu günkü yapımlardan çok üstün idi bir defa gerçek çekim .
Günümüz yapımlarında çoğu bölümler bilgisayar da tasarlanılıp çizilip yapıldıktan sora çekimlere eklenerek yapılamkata böyle olanlar zaten herkes fark edebiliyor.70 - 80’li yılların yapımları aranıyor 90 lı yıllarda modern çekimler başlasada pek fazla değildi bu günkü kadar ekonomik yönden zordu.
70 -80’li yıllarda bir savaş filmi çekimi yapabilmeniz için ilk büyük bir ekenominizolması gerekiyor daha sonra oyuncu kadroru film setleri daha sonra oyuncuların sergileyeceği göterileri ölüm hariç hepsi gerçek oyuncular tarfından sergileniyor sahneleniyor.Tanklar toplar tüfekler tabancalar kostümler roller oynarken shici olması ...
şimdilerde bilgi sayarda çiziyor hatta içinde kendiniz oynayabiliyorsunuz.
Mesela korku filmi çekilecek ölüm hariç geriye kalan her bir şey artistler tarfından yaşarmış gibi sahnelenmesi korku dolu şatolar köşkler yaratıklar ve çekimi yapılan sahneler oyuncular tarfından kimbilir kaç tekrar sonucu oluşturuluyor. yapaylık gerçeklik ...
bizlerin gelde arama dediğimiz günümüzde ilkel rekoltesi düşük verimsiz dedikleri yaşadığımız günlerin gerçek günler olduğunu gelde arama dediğimiz de özlemle aramamızda haklı olduğumuz açıklık kazandıkça yaşadığımız günlerin mutluluğunu tekrar hissediyorum.
Önümüzdeki bizim göreceğimiz kadar ve daha ilerisinde gerçek dahada kaybolacak veya yok olacak bu gün bunların belirtileri görülüyor.her şeyinkopya sahte olacağını baktığınızda görürsünüz yapay para bir sürü adını dahi bilmediğimiz hem yasak hemde kullanılıyor.
Tarım deseniz oda başka bir boyutu ...
Tarımın gerçekten uzak , yapay bir boyut kazanması vahim.Saksıda yetişen bir sebzenin meyvenin içerdiği vitamin mineral ve bir sürü besleyici onarıcı özelliğini nereden oluşturabilir.topraksız tarımdan veya saksıda tarımdan alınan vitaminler besin değerleri kocaman tarlalarda yetişen sebze ve meyvelerde ki besin değerlerini tutmaz.
insanların mikroplara karşı kullandığı ilaçların etki etmemesi bundan olabilir.
Çünkü mikrop gerçek yıllardır var olan mikrop ,bideki vitaminler mineraller yapay etkilemiyor.
Aynı 70’li 80’li yıllarının müziğinin bizim gönül telimizi duygularımızıayağa kaldırdığı ruhumuzu doyurduğu gönlümüze doygunluk verdiği...
Bu günkü müziklerin etkisiz yavan kaldığı gibi.
_---------------------------------sevgilerimle...
---------(pitik)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.