- 583 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ruh yazıları (2): Ruhun beslenmesi...
Bir kadın gebe kaldığında artık iki candır; ikinci canı bebeği.
Anne, her gün her saat bebeğini sevgisiyle hisseder. Dünyaya getireceği bebek için heyecanlı ve endişeli günler geçirir.
Gebenin şahsi yaşantısı ortadan kalkar; o, kendini bebeğine adar: Bebeğin sağlıklı gelişimi ve doğumu biricik gaye.
Önceki yazıda ‘insanî ruhun’ kişinin bedeninde taşıdığı çocuğu olduğunu vurguladık: Aile, çevre, eğitim ortamında edinilip sergilenen duygu, düşünce, tutum ve davranış, ruh çocuğunu besler.
Ruh çocuğu, kişi (gebe) ne isterse o olur.
Aldığı manevi ve maddi gıdaya göre çocuk kimlik ve kişilik kazanır.
Ve her ölüm ruh çocuğunun doğumuyla sonuçlanır.
Ruh’un sahibi Allah, Kuran’ını ruha gıda yaptı.
Din tek, ilahî kitapların aslı Kuran.
Bütün peygamber ruhları Kuran’a adandı: Peygamberler, müminlerle birlikte, Kuran yolundan yürüyüp ruhlarını ahirete götürdü.
Efendimiz, Hazreti Muhammed (sav), ‘ruh çocuğuna’ dikkat çekip ünlü ikazını yaptı: “Nasıl yaşarsanız öyle ölür ve nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz.”
Tekrar edelim: Ruh çocuğu, kişi (gebe) ne isterse o olur
Önceki yazıda her doğum (ölüm) yakın dedik.
O halde, ruh çocuğunu, Kuran’la, imanla, amelle büyütmek varoluşun nedeni.
Ruh çocuğu bedende imanla ve amel-i salihle büyürse, doğum vakti (ölüm) geldiğinde, doğum, imanlı doğum şeklinde gerçekleşir.
Bedenlerdeki ruhlar Allah’a ait; bedenlerin ölümüyle ruhların dönüşü O’na.
Kuranla büyümüş ruhların doğumu ve cennetteki evlerine dönüşü muhteşemdir.
M.Talât Uzunyaylalı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.