- 376 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İnsanlar Işığı Görmez, Işıkla Görür, Ona Göre Yön Bulur Yol Yürür (Kant)
Günümüzden farklı olarak görmenin bilinmediği dönemlerde, çok eski devirlerde ışığın fonksiyonu bugünkü gibi kavranamamış önemi anlaşılamamıştı. Işık vardı ve önemliydi, görebilmenin vazgeçilmeziydi. Ancak izahatı yeterli bir açıklaması yoktu. Işık ortamda mevcutsa nesneleri görebilir yoksa göremezsiniz anlayışı hakimdi. Yaklaşım doğru ancak yorumu yoktu.
.........................................................................
Görme duyulardan biridir ve belki de en önemlisidir. Varlığı başka türlü de anlayabilirsiniz, görmeden de algılayabilir tanıyabilirsiniz. Ancak tam hüküm veremezsiniz.
……………………………………………
Bir şeyi anlamak için dokunur, temas eder hissedersiniz. Koklar tadarsınız. Kulak verir dinlersiniz. Yetmez bir de görmek istersiniz. Gördüğünüz şey düşündüğünüz, tasavvur ettiğiniz şey midir, benzerlikler ve farklılıklar nedir, diğer duyularla kavramaya çalıştığınız şeyle uyumu ve ayrışması nasıldır bu sorulara cevap ararsınız. Bunların hepsi varlığı tanımaya ve anlamaya yöneliktir. Daha çok fizikseldir, şekilsel, görseldir.
…………………………………………….
Kant daha başka şey söylüyor. Sanılanın aksine, insanlar ışığı görmez ışıkla görür diyor. Biz ışığı gördüğümüzü düşünürken cismin görünümünün ancak ışıkla mümkün olabileceğini söylüyor. Pozitif anlamda yalnız bu. Maddesel boyutlu.
....................................................................
Oysa Kant’ın söylemek istediği fiziksel anlamda ışık ve görme hususu değil. Akılla zihinle olana dikkat çekiyor. Siz diyor aydınlandıkça, cehaletten kurtuldukça, kendinizi bildikçe görebilirsiniz. Varlığın size yansıması maddi olduğu kadar manevidir de. Onda var olanı ancak ışığınızla aydınlatarak görebilmeniz mümkündür.
Kemal SEYFİ
08.04.2021
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.