- 249 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YAĞMURLA GELEN ÖLÜM - BÖLÜM-8
YAĞMURLA GELEN ÖLÜM
BÖLÜM-8
Sedef’i, şirket binasının önünde Zekeriya karşıladı.
Beraberce yedinci kata çıktılar. Annesi hastalanan sekreterin bulunduğu odanın tam karşısındaki kapının önünde durdular. Zekeriya,
‘’ Senin çalışacağın oda burası Selcan, içeri gir bakalım hoşuna gidecek mi?’’
Kapıyı açıp içeri girdiler. Çalışacağı odayı inceleyen Sedef, ‘’ İdare eder Zekeriya abi, biz buraya çalışmaya geldik. Oda beğenmeye değil.’’
Bu sırada karşı odanın kapısı açıldı ve genç bir kız Yanlarına geldi.
‘’ Burada ne oluyor Zekeriya abi?’’
‘’ Annen nasıl oldu Sultan? Dün gelmedin merak ettik.’’
‘’Hiç sorma abi, annemi dün hastaneye yatırınca, mecburen gelemedim. Arkadaş misafirin mi?’’
‘’ Aa pardon sizi tanıştırmadım değil mi? Arkadaşımın adı Selcan. Bundan sonra beraber çalışacaksınız. Suphi Beyi özel sekreterliğini yapacak.’’
‘’ Ya kusura bakma abi ama benim suyum mu çıktı da? Özel sekretere ihtiyaç duydu?’’
‘’ Bunu bana değil Suphi Beye sormalısın.’’
‘’ Dün ne yaptınız? Toplantı bu güne mi ertelendi?’’
Sekreterle, Zekeriya arasında geçen konuşmaları, sessizce dinleyen sedef, bu konuşmaya karışma zamanının geldiğini düşünerek. Lafa karıştı.
‘’ Toplantı iptal edilmedi Sultan Hanım. O işi ben hallettim. Bu gün sözleşmeyi kâğıda dökeceğim.’’
‘’ Sözleşmeyi ben hazırlarım. Siz sözleşme işine karışmayın.’’
‘’ Yapacak bir şey yok, bu benim değil Suphi Beyin kararı. Sultan,
‘’ Ben Suphi Beyle konuşurum.’’ Zekeriya,
‘’ Sakın deneme.’’ Sedef,
‘’ Ben Suphi Beyin kahvesini hazırlıyorum. Sultan seninle daha sonra konuşuruz. Bu arada bana bu sene yapılan sözleşmelerin bir nüshasını hazırlayıp ver,’’ Dedikten sonra, odasına girip kapıyı kapattı. Zekeriya’da daha fazla oyalanmadan kendi odasına geçti. Saat tam onda kahvesi masasının üzerindeydi. Yanında da bir ısırımlık çikolata bulunuyordu. Suphi Beyin odasından çıkan Sedef, sekreterin odasına girerek kızın konuşmasına fırsat vermeden konuşmaya başladı,
‘’ Bak kızım sen bana destek değil de köstek olmaya kalkarsan kaybedersin. Bundan sonra yapılacak sözleşmelere de karışmayacaksın. Şimdi aşağı kata in, dün yapılan anlaşmadan dolayı verilen ikramiyeni vezneden al.’’
‘’ Ne ikramiyesi? Şimdiye kadar böyle bir uygulama yoktu.’’
‘’ Suphi Beyi zor durumdan kurtardığım için bana bir maaş ikramiye vermeye kalktı bende, bir maaş ikramiye de sekreterinize verirseniz öyle kabul ederim dedim. Suphi Beyde kabul etti.’’
‘’ Peki, Hale Hanım ne olacak?’’
‘’ Sen onu tasa etme bana bırak. Şimdilik bu kadar, ben işimin başına dönüyorum.’’
Günün geri kalanında bütün zamanımı sözleşmeyi hazırlamakla geçirdim. Merak ediyorum, Suphi Bey hazırlamış olduğum sözleşmedeki sürprizi fark edecek mi acaba?’’
Ertesi sabah, odasından içeri giren Suphi Bey, sözleşmeyi masanın üzerinde görünce, ‘’ Bu kız hakikaten zehir gibi,’’ diye söylenerek incelemeye başladı. Son maddeyi okuduktan sonra, birden bir hata olduğunu fark ederek, elinin altındaki butona bastı ve sekreteri Sultan’ı çağırdı. İçeri giren Sultan,
‘’ Buyurun Suphi Bey.’’
‘’ Kızım, benim yeni sekreteri çağırır mısın?’’
Sultan, kapıyı çalmaya gerek duymadan Sedef’in odasına girerek,
‘’ Suphi Bey çağırıyor güzelim. Hazırladığın sözleşme yalan oldu’’
‘’ Çok hoşuna gitmişe benziyor. Son gülen iyi güler Sultan. Bir daha kapımı çalmadan odama girme.’’
Beraberce Suphi Beyin odasına girdiler. Sultan, için, için tanık olacağı fırçayla, zevkten dört köşe olmayı bekliyordu. Suphi Bey,
‘’ Selcan kızım, bu sözleşmenin son maddesinde kazancımızın, yüzde elli olacağı yazıyor. Bildiğim kadarı ile biz dünkü toplantıda, yüzde otuz yedi buçukta anlaşmıştık.’’ Sedef,
‘’ Suphi Bey, toplantı sona ermek üzere iken, misafirlerinizle beş dakika konuştum ama size tercümesini yapmadım.’’
‘’ Evet biliyorum.’’
‘’ Yaptığım konuşmadan evvel misafirlerinizin beden dilini inceledim ve son anda blöf yapmaya karar verdim. O beş dakikalık konuşmada sizin yüzde elliden bir kuruş inmeyeceğine dair bana talimat verdiğinizi anlattım Ve bu konuşmayı telefonuma kaydettim. Kabul ettiler.’’
‘’ Ya kabul etmeseydiler?’’
‘’ Etmek zorunda idiler beden dilleri bunu anlatıyordu. El ve ayak hareketleri, nefes almaları, oturuş şekilleri kabul edeceklerini gösteriyordu. Hayırlı olsun.’’
Suphi Bey Sedef’e ağzı bir karış açık olarak bakmaya başladı. Sultan’ında ondan kalır yanı yoktu. Nitekim sessizce odasına kaçtı.
Sedef, Suphi Beyin odasından çıktıktan sonra, adam ne yapacağını şaşırmış bir halde Zekeriya’yı Yanına çağırdı.
‘’ Zekeriya, sen bu kızı nereden buldun? Buradan çok sekreter geldi geçti ama ben böylesine daha ilk defa rastlıyorum.’’
‘’ Bir hatası mı oldu Suphi Bey?’’
‘’ Ne hatası Zekeriya, durduk yerde bana yüzde on iki buçuk kazandırdı. Aman bu kızı hoş tutalım.’’
‘’ Merak etmeyin Suphi Bey.’’
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.