"Alışmak, zamandan koparılmaktır.."
Acılar biriktiriyorum her haneme, hanesizim, yürekte bir umut selamı gizliyorum çehreme kalabalıklar arasında güçlü kalsın diye, sen başka yollar ararken hayatının telaşında hesaplı, değişken ve mesafeli bir bağla koparıyorum seni içimden..
Oysa sen uyuyorsun farkında değilsin sensiz doğacak günden, bir düş perdesinde yokluk günlerinin sayısını tutuyorum. En çok da kendimi yaşça çocuk görüyorum, dönüyorum o günlere senle saflık ve derinlik haliyle bir köşede kalmak istiyorum. O zaman ne kadar çok istiyorum yaşama kollarımla sarılmayı..
Çocukluğumun çiçekli ve meyveli güz ormanında, tenha bir yolu ayaklarım toprağa bağlı göğümü yemyeşil bir kiraz ağacı örterek geçiyorum. Yüzümü çeviriyorum dallarıma ince, bu kırılacak gibi duran budaklarımı rüzgara teslim ediyorum.. Büyümek istemiyorum, hayata alışmak istemiyorum. Kalbimi arındırmak istiyorum, kesik yaralarımı kanatıyorum. Her adımla seslenildiğinde ömrüm biraz daha azalıyor, isli ve yağmurlu sokakların aralıklarında çocukların gözünden hayata başladıkları ışığı görüyorum koşturmalarında. Peşlerinden bakakalıyorum.
Söz söylemek ne kadar zahmetli olsa da bir baş eğmesiyle geçmiş yıllara yol veriyorum. Keşke anlatsaydım diyorum, farklıyım desem farklılaştım desem. Bu dünyaya yabancı bir yüreği aldığım her nefese bir sancı katıyorum artık.. Bak işte! Eskiyorum desem sana, gün be gün artan yorgunluklarım hep bu yüzden.. Ağlıyorum sık sık, münzevi bir hali, göz kapaklarımın ağırlığında her geceye kapatıp açıyorum. Ama açmak istemiyorum yarınlara kalbimi, insanların umarlılıklarını, normali yaşantılarını bırakıyorum buraya, ben sizle gelmiyorum bu dünyaya yalnız öleceğim diyorum size ismim silinecek, çehrem silinecek donuk bir gülümseme kalacak dudaklarınızda, bir dua örtecek belki üstümü belli belirsiz kaybolacağım hafızalarda diyorum.. Gündeliklerinizde değil hatırı sayılır diye bıraktıklarınızda kalıyorum..
O gün, sessiz ve sakinlikle gelen bir konuşmanın bitişinde ismim duvardan geçerek mezar taşıma seslenecek, bugün anıldın diyecekler, bir iki dakka sonra unuturlar diye sürgunlüğüm uzayacak iyice.. Bekleyişlerim hüzünlenecek, arta kalan yaşam izlerim silinmesin diye izinsizce gelişlerimi sürekli habersizce erteliyorum.. Çünkü "Alışmak, zamandan koparılmaktır" diyorum. Alışıyorum.. Susuyorum işte, uzağım, tenhayım kilometrelerce..
"Ve süreklilikle sessizce.."
#umutlubirgelecekdüşünedoğru..##
//#Müzik:Nevzat Yılmaz:Hüsran.##
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.