Bir Yaz Günü
....
-Dört yıl sonra-
Yol boyunca düşünüyordum. Zaman zaman çekilmez bir kadın olduğumun farkındaydım. Bazen ben bile kendime katlanamazken, birlikte tatile çıkmak iyi bir fikir miydi? Yolculuk stresi, sıcak hava, nem, birikmiş konuşmamışlıklar, derinlerde bir yerlerde özleyişler, onu düşündükçe dur durak bilmeyen kalp atışları, ayak parmaklarımdan alnıma terfi etmiş heyacan sarmalı ..
"Sizi gidi aşıklar sizi" dediğinde araç kiraladığımız şirketin elemanı aynı anda birbirimizin gözlerine bakmıştık. O an ben kalbimin atışlarını bir türlü düzenleyemezken, sahi biz sadece aşık mıydık?
Aşktan da öteyken o’na karşı duygularım biz sadece aşık mıydık?
Tam istediğimiz gibi ilerlemişti her şey. Boyoz ve çay eşliğinde küçük bir kahvaltı yaptıktan sonra, önceden rezervasyon yaptırdığımız otelimize yerleştik. Artık yedi gün altı gece şiir yazan kaleminin ucunda değil, gözlerinin önündeydim. Kim bilir ne çok yazılmadan okunacaktı şiirlerimiz tatil boyunca ilk ağızdan, en hamı, en doğalı, düzenlenmeden ilk aklımıza geleni ..
Biliyor musun sen yokken;
Adımlarını aradım yürüdüğün sokaklarda
Gördüğüm her simada ufak ufak izler buldum
Hayal meyal vardın, ama yoktun
Meğerse seni üzerine yüzlerce düğüm atıp
sarıp sarmalayarak yüreğimin içine yatırmışım.
Ne çok konuşacak şey vardı, güzel İzmir i turlarken akşamı etmiştik ve acıkmıştık. Deniz kenarında bir balık restorana girmiştik. Siparişimizi verip beklerken hemen önümüzdeki masanın üzerinde yeşil eriğe çatalıyla cirit attıran adamı görünce gülmemek için yüzümü hafifçe başka tarafa çevirmiştim. Slow bir müzik eşliğinde servisimiz açıldı. Sürekli oradan buradan konuşuyorduk sanırım o gece biz şahane konuşmaların örnekleriydik. Beni dikkatle dinlemesi bir çok konuda hem fikir oluşumuz, uzlaşamadığımız konularda ustalıkla sözü başka taraflara çekişi benim ise bir konuyu çözümlemeden başka bir konuya geçmeme ısrarım. Arkamıza dönüp baktığımızda konu ne olursa olsun soru işareti bırakmamalıydık aklımızda. Çok nazik bir insandı. Bu güzel akşamda tartışma konusu olabilecek her şeyden uzak duruşu, sadece özlemini, sevgisini anlatışı. Ve o sakinliği.. Durgun bir deniz, bir anne kucağıydı sanki. Kendimi yavaş yavaş sallanan küçük bir sandal gibi hissettirmişti bana .
Gözüm yine ilerideki masaya takılmıştı adam halen yeşil eriğe çatalı batırmaya çalışıyordu. Arada yorulmuş olmalı ki içkisinden bir yudum alıp tekrar işe koyuluyordu görebildiğim kadarıyla tabakta beş tane erik vardı ve erikler çatalla yenmek zorundaydı sanırım. Hesabı ödeyip restorandan çıkarken müjdeli bir haber vereyim size adam yeşil eriği çatalıyla yakalamayı başarmış, bu seferde bıçakla kesmeye çalışıyordu dayanamayıp, kahkakayı patlatmıştım.
Sahil boyu yürümüştük ve ertesi günler için planlar yapmıştık. Güneş batmış, ay’ın en hoş hali, farklı müzik sesleri birbirine karışmış çok sesli bir gece.Uzaklardan bir gitar sesi geliyordu incelerden bir yerlerden.. Gözlerim arayıştaydı. Çok özlemişim gitar çalmayı keşke ben de getirseydim diye geçirdim içimden. Delice gitar çalma isteği duyuyordum, kulağım pür dikkat gitar sesindeydi ve adımlarım o yöne doğru kaymıştı. Genç bir grup, yaktıkları ateşin etrafında toplanmış mutlucaydılar. İngilizce bir şarkı söylüyordu adını sonradan öğrendiğimiz Tunç. Biz ellerimizi bırakmadan bağdaş kurup oturuvermiştik yanlarına. Başımı omzuna yaslayıp canlı müzik dinlemek çok hoştu. Gruptan bir kız gülümseyerek içecek bir şeyler ikram etmişti bize. Tunç şarkısını bitirince ona gitar çalmak isteğimi söylemiştim. Müzik öyle güzel bir şey ki anında insanları birbirine kenetliyordu. Hiç tanımadığımız insanların içindeydik,
yabancılamamışlardı bizi .Gitarı elime alışım ve o an aklıma gelen ilk şarkı Barış Manço "Senin Bana Gönlün Var Gibi Gibi" Tırnaklarımın bozulması umrumda bile değildi, çıldırmış gibi vuruyordum tellere bir taraftan da şarkıya eşlik eden olur mu diye düşünürken, gözlerim faltaşı gibi açılıvermişti.
Kimse sevemez benim gibi seni
Kırk yılda bir gelir Nuri gibisi
Sanki biraz naz ediyorsun ama
Senin bana gönlün var gibi gibi
Yüzüme karşı git diyorsun ama
Sanki gözlerin kal der gibi gibi
Yeter sevgilim insaf et gayriii
derken işte tam da bu kısmı söylerken grubun da katılımıyla iyice coşmuştuk.
Böyle bir performans beklemiyordum ondan . Çok kez şiir okuyuşlarını dingin tatlı sesinden dinlemiştim ama bu şarkıyı seslendirmesiyle bir kez daha büyülemişti beni. Hele gözlerimin içine bakarak söyleyişi, yüzümüzdeki derin çizgilerin arasında solmuş gülleri bile coşturdu. Muhteşem bir geceydi her şey için teşekkür edip yanlarından ayrılmıştık yeni arkadaşlarımızın. Bir daha Tunç ve bize içecek ikram eden Aysel ile hiç görüşemeyiz sanıyordum. Ta ki bir yıl sonra yine bir yaz günü Pamukkale de tesadüfen çektiğim resim karesinin içine girene kadar.
EbRuAsya//
YORUMLAR
Her durumda insanın sevdiği ile beraber olabilmesi ne güzeldir. Bazen bir zeytin çekirdeğinde tat bulur beraberliğin lezzizliği. Yaşanılan yerin çok önemi yoktur aslında önemli olan beraberken her yerin, her esen rüzgarın, yağan yağmurun, güneşin, denizin tadının beraberce doyumsuzluğuna varmaktır.
O kadar güzel anlatmışsın ki bu güzel anıyı. Ufak ayrıntılar bazen gülümsetti, bazen sevgiyi resmetti...
İnşallah güne gelir bu güzel yazı
Sevgi ve tebriğimle
Nurettin Önder tarafından 31.1.2021 11:57:47 zamanında düzenlenmiştir.
Nurettin Önder tarafından 31.1.2021 11:58:12 zamanında düzenlenmiştir.