BİZİM DİL NEREDE?

• 30 Ocak 2021 Cumartesi 15:08:20

BİZİM DİL NEREDE?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kültür ve Turizim Bakanlığı 2019-2020 Özel Ödülleri Töreni’nde; “Diline sahip çıkmayan, dilini zenginleştirmeyen milletlerin tıpkı kökleri kuruyan ağaçlar gibi esen rüzgarlar karşısında devrilmeye mahkumdur” diyerek; sözlerini şöyle sürdürdü: “Peyami Safa bunu ‘Dilini kaybeden millet her şeyini kaybetmiş demektir’ diyerek ifade ediyor. Bu acı gerçeğe rağmen dil meselesine yeterince eğilmiyoruz. Caddelerde dolaştığım zaman dükkanları, marketleri görünce bakıyorsunuz. Bizim dil nerede? Buralarda bizim dil yok. Bambaşka şeyler var. Bunu kaybettiğimiz anda biz kendimizi kaybetmiş oluruz.”

Gerçektende büyükşehirlerden tutunda en küçük yerleşim yerlerine kadar iş yeri adları yabancı dil istilasında.

Acaba;

Kendimize mi güvenemiyoruz?
Türkçe isim tabelalarını neden asamıyoruz?
Dünyada en çok konuşulan 5. Dil olan Türkçenin zenginliği neden tabelalara yansımatıyoruz.

“Dil ve kültür kirlenmesine" dur demek için merkezi hükümet ve yerel yönetimler; işyeri sahiplerine ve yeni açılacak işyerlerine Türkçe isim vermeleri için özedirici hükümler koymalılar ki yabancı isimlerden kurtulalım.

Mesela;

KOSGEB tarafından verilen hibe veya desteklerden, işyerine Türkçe isim veren işyeri sahiplerinin öncelikle faydalanacağı hükmü getirilebilir,

Belediyeler; yapılacak iş merkezlerine, sitelere Türkçe isim veren firmaların ruhsat harçlarında belli miktarlarda indirimler yapılabilir,

Berber ve lokanta gibi işyerlerine Türkçe tabela asanların, ilan ve tabela vergilerinden belli oranlarda indirimler yapılarak özendirici hale getirilebilir.

Bir milleti meydana getiren, yaşatan en büyük güç dildir. Millet olmada ve milleti yaşatmada dilin ne kadar önemli olduğunu Konfüçyüs su sözlerle açıklıyor; “Bir ülkenin yönetimini ele alsaydım, yapacağım ilk iş, hiç kuşkusuz dilini gözden geçirmek olurdu. Çünkü dil kusurlu ise kelimeler düşünceyi ifade edemez. Düşünce iyi ifade edilmezse, görevler ve hizmetler gereği gibi yapılamaz. Haliyle adet, kural ve kültür bozulur. Adet, kural ve kültür bozulursa adalet yanlış yola sapar. Adalet yoldan çıkarsa, şaşkınlık içine düşen halk ne yapacağını, işin nereye varacağını bilemez. İşte bunun içindir ki hiçbir şey dil kadar önemli değildir.”

Milletimizi yüzyıllar boyunca yaşatmak ve bu topraklarda özgür yaşamak istiyorsak tabelalarda, iş merkezlerinde, apartman ve sitelerde Türkçe isimler kullanarak kültürümüze ve milli kimliğimize sahip çıkmalıyız.

Fevzi GÜLTUNA