- 572 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
Amberiye teyze
Bazı anılar vardır insanı hem üzer hem sevindirir. Benimde bir çok anım var elbette. Böylesi çok azdır. Her gün saat üçten sonra yürüyüşe çıkarım. Kar yağmur fırtına fark etmez. Hüzünlüymüşüm, neşeliymişim, yorgunmuşum ne gam. İki kilometreye yakın gider ve gelirim cadde boyunca. Sanırım en iyi yaptığım şey bu.
Yine bir gün yürüyüşe çıkıyordum ki, apartman kapısında bir yazı gördüm. A2 blok 14 numarada Gülin hanımın annesi vefat etmiştir. Yarın öğleden sonra Kuran okutulacaktır. Apratman sakinlerine duyrulur. İmza yönetici.
Neyse yürüyüşüme gittim geldim. Eşime yazıdan bahsettim. Allah rızası için gideyim dedim. O da tabii iyi olur hanım pek kimseyi tanımıyoruz site sakinleri ile de tanışırsın diye destek verdi. Ertesi gün abdestimi aldım öğle namazımı ifa ettim. Küçük kuranımıda yanıma aldım. A2 blok a gittim 14 numaranın kapısını çaldım. Kapı açıldı. Beyaz tenli sarı saçlı ellili yaşlarda bir hanım kapıyı açtı. Buyurun demeden ben A3 ten geliyorum kuran okunacakmış diye geldim dedim.
__ Ben sizi hiç tanımıyorum dedi daha buyurun içeri demeden. Yüzü mahkeme duvarı gibi. Bende tam bir soğuk duş etkisi yaptı. Yine olgunluğa verip
__ Bende sizi ilk defa görüyorum. Yönetici bizim kapıya yazı asmış Allah rızası için geldim dedim. Sonra beni aldı, arkadaki küçük odalardan birine götürdü. Salon doluydu belli ama önce bir hoşgeldin diyebilir. Salondakilerle tanıştıra bilirdi. Sonrada burası dolu sizi arka odaya alayım diyebilirdi. Odaya girdim oturdum. O da mutfağa gitti. Tek başıma tecrit edilmiş gibi uzun süre oturdum. Çalışan tahsilli bir bayan olduğunu biliyordum ama davranışı dostlar başına. Tam bir hayal kırıklığı yaşadım. Halimi hatrımı sora bilir hangi blokta oturduğumu dairemi öğrenebilirdi. Neyse. Daha sonra erkek bir hoca geldi. Erkek diyorum genelde bu tür okumaları mahallede olan bayanlar yapar yada Kuran kursundan bayan hoca çağrılır.
Sonra birkaç bayan geldi. Hoca okumaya başladı. Dualadı bitirdi . Teyzenin isminide zikretti. İkrama geçildi. İkramı almakla almamak arasında gidip geldim. Kadın beni tanımıyor ya sanki yemek yemeye gelmiş gibi hissediyordum kendimi. Neyse, biz diyar diyar gezdiğimiz için görev icabı, işi olgunluğa evin hanımınında tecrübesizliğine verdim. Hoca gidince hanımlarla sohbete başladık. Yanımdaki hanımlar nerede oturduğumu sordular. Bir tanesi aynı apartmandayız ben 18 numaradayım dedi. Sohbet devam etti. Bu apartman tam karşımızda olduğu için camda pek çok kişiyi görüyordum. Adlarını bilmiyordum ama. mesela birinin beyaz bir kedisi vardı iki de bir cama çıkıyordu. Eşimle seviyorduk uzaktan uzağa ve onun adına korkuyorduk aynı zamanadada. Cam açık aşağı düşmese diye. Amberiye teyze balkona çıkardı. Çok yaşlı Saçları bembeyaz. Orada yaşlı bir teyz var derdim eşime. Yazık öğle durup aşağılara bakınıyor hasta galiba. Üstümüzdeki dairenin tam karşısıydı. Meğer O Amberiye teyzeymiş. Öleli kırk gün olmuş. Bizim apartmanda oturan hanımla beraber kalktık, vedalaştık. Evin hanımına siz beni tanımıyorsunuz ama ben Amberiye teyzeyi tanıyordum. Uzaktan uzağa seviyordum. Allah rahmet eylesin dedim. O da bana dualarınızı esirgemeyin diyerek uğurladı. Eve gelince olyı eşime anlattım. Yöneticinin iş güzarlığı, herkesi bilip tanımdan davranış sergiliyor dedim. Eşimde çok üzüldü. Mesaj yöneticiye ulaşmış olacak ki. Bir daha kimse Kuran daveti asmadı kapıya. Ama ben hem üzülmüş hem sevinmiştim. Aklıma geldikçe Amberiye teyzeye okurum mekanı cennet olsun.
Perihan Pehlivan14.11.2020 İst