- 533 Okunma
- 2 Yorum
- 2 Beğeni
Parkta niye oturur insan
Parklarda niye oturur insan.
Evde daralmışsındır,dört duvardan değil,
İçindekilerden.
Bir arkadaşın, komşun, yakının yok mudur?
Vardır, ama istemezsin.
Ağzını bıçak açmaz, konuşasın yoktur.
Hem konuşsan da bunaltın gidecek gibi değildir, anlatılacak gibi değildir daha doğrusu.
Bazen incir kabuğunu doldurmayacak şeyler gibi algılansa da, sendeki etkisi atom bombasıdır, biriken zerreler tonlarca ağırdır.
Dağbaşı bulamazsın ki, çıksan haykırsan sesin kısılana kadar.
Yürüsen dermanın yok.
Parkta niye oturur insan?
“Balkona çık,derdin hava almaksa”
Ama balkon da eve dahil ki.
Parkların bir handikabı
Ya yanına tanıdık, ya da tanımadık biri gelirse
Sohbet edesi varsa
Nezaketen kalmazsan
Ki,
Çoğunlukla kalkamazsın
Dinlersin artık, o anlatır
Arada bi soru da sorar
Olsun
Da,
Oturduğun binaya kadar
numarasına kadar sorarsa , ki,
Sorar,
İmdatttt....
Ah teyzem ah
Konuşmaya ihtiyacın var anlıyorum da
Benim de susmaya ihtiyacım var.
Parka da sığmaz mı insan.
Ah!amca sende mi kaçtın evden
Evin içinden,
Belki de kovuldun
Temennim hava almak içindir parkta oluşun.
Yalnız değilim...
Eyvah! Çocuk düştü,
Neyse ki annesi yetişti, şükür ağlamıyor.
Bölünüyorum...
Karşıda iki genç ne de güzel sohbet ediyorlar, dünyayı kurtarıyorlardır, gönül işidir belki de.
Gülümsüyorum...
Yandaki bankta iki hanım derin bir sohbetteler
Kulak kabarsam duyarım,
Ama hayırrr istemiyorum hiç ses duymak.
Simsiyah bir kuş konuyor karşıdaki dala
Sitem etti sanki bana” beni de mi duymak istiyorsun” der gibi.
Şiir yazasım geliyor...
...ev sıcacık, iki harf kısacık...
Yuvasız kuşlar, evsiz kullar
Nasıl da acı...
İki hanım evinizde sohbet etseniz diyorum içimden
Evleri mi dar? acep onlara da...
Çiçekler de çok güzelmiş...
Bölünüyor düşüncelerim
Ne kadar da acizsin
Yoruldun,
Acıktın, üşüdün, susadın.
Ev dört duvar bir çatı
Cennet.
İçindekiler imtihanın...
Ya sabır...