- 721 Okunma
- 9 Yorum
- 10 Beğeni
ÇİÇEKLENEN BİR YERYÜZÜ HAYALİ...
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Düşlerimin yankısını duyuyor musun, sefil ruhum ve kat kat şiirlerle hala da kat izi kalmışken mavi iskeletimde?
Her düşün ön provasıdır gerçek hayat bu anlamda sahnede oynanana dikmiyorum gözümü varsa yoksa sahnenin arkası.
‘’Biz ayrı ayrı iyi insanlarız
Biz yalnızken herkesi severiz
Gecemiz büyüktür, güzeldir.
Birden korkarız
Yalnızlığımız ortada bırakmıştır bizi.
Bu kadar insanı nasıl severiz?’’(Ş. Erbaş)
Sessiz bir alfabenin son harfiyim belki de anahtar deliğinde uçuşup da yüreğimin ta içine konan kelebekler gibidir sözcüklerim her gece devşirme gölgelerle hemhal söküğümü dikme telaşında oysaki ringe çıkmış bir boksör gibi kendimi yumrukladığım da kaçınılmaz olan.
Varlığıma ket vuran bir hiçlik küfesi ve işte devreye giren duygular kimi zaman düşüncelerim asma katında yalnızlığın asılı kalmışken ve hala toprak çekiyor, demenin de meali ışıyan yüzümde yorgun farlar kimlik sorarken.
Yorgun bir m/artı olmanın özlemi belki de eksi hanesinde raks eden sonsuzluğun da diri sesinde kanat çırpınan bir güvercin oysaki ait olduğu tek yer avlu gerçi geçiş izni verilmiyor bir geçitten diğerine ama.
Ve işte soluklanıyorum her şarkının nakaratında yeniden doğmanın da müjdecisi iken lal satırlar koyu bir renk belleyip de mürekkebi ne zamanki kâğıda boca edeyim açıldıkça açılıyor rengi ve bilincim daha da açılıyor ve kapanan kapılara değil içine düştüğüm cennetin tadını çıkarıyorum üstelik kimselerin bilip de göremediği ve soytarı kalemimle sözcük avına çıkıp da kendime yakalanıyorum işte.
Kocaman bir delik içimde.
Bir o kadar göğün tam da ortasında ve kara delik olup olmadığını dahi merak etmeden içine doğru yürüyüp korkumun üstüne gidiyorum ve içimdeki şehla gözlü yalnızlığı mat ediyorum.
Sevginin tadına varan bir fani olmanın da ötesinde sevgisizliği rütbe yapanlara da aldırış etmeden sevdiklerime sıkı sıkı yapışıyorum.
İçimden geçen o tren ve hangi kompartımanda olmak değil de hevesim bilakis lokomotifi olmak hayatın ve duyguların en azından içimde sürüklenene binaen dik durmanın dağın zirvesinde yaşamakla da eş değer taşıdığı.
Sözcükler elbet kumpanyam.
Yalnızlık ise en belirgin imleç.
Su doku oynayan bir çocuk gibi belki de hala öğrenme hevesiyle bir yandan da içinde yaşadığım su küresini de kırıp imha etmek istiyorum bu kıstırılmışlığımı gerçi bir yerlerim illa ki kanayıp da dokunulmazlığımı sonlandıracağım ama ve işte kol bastı oynayanlara bakıp içimdeki dinginliği korumak adına ant içiyorum şerefime.
Issız bir yolun çenebaz kaldırım taşları ve taşlar dahi sökülürken yerinden kendime tüm taşları yerine oturtmak istiyorum bir elimde mataram diğerinde kocaman bir ışıldak üstelik kodaman gölgelerin geçiş hakkı tanıyıp tanımaması da umurumda değilken.
‘’Mazlumun acısını zaman bir yaşama gücüne dönüştürür de, zalimin kötülüğü ölümden sonra da sürer gidermiş.’’ (Alıntı)
Bir duygunun bir sözcüğe yarenlik ettiği ve kaçınılmaz ne varsa sırların içinde şaşalı bir karanlıkla görünmez olduğuna meyletse de…
Bir boşluksa dolması asla mümkün olmayan…
Ve acının bağışlayıcı sularında illa ki birilerini ıssız, kıyısız ve korunaksız bırakmışken en çok da kendi gölgemizden korkarken bizden aciz addedilen kim varsa yarasını acımasızlıkla deştiğimiz…
Delişmen bir rüya görürken biten film sahnesi elbet gerçeklerin başrole soyunup insanlığın yarattığı izdihama illa ki birileri dur diyecekken elbet İlahi Adaletin tecelli ettiğine ve yeniden tecelli edeceğine yürekten inanmışken…
‘’Dünyaydı belki de burası. Göğüyle, deniziyle var olan dünya. Ve senin hiç katılmadan yaşadığın bir yer…’’(S. Aydın)
Bir düşe kenetlendiğim doğrudur hem de en doğurgan düş bile dişimin kovuğunda kalırken.
Artı parantezin hiçbir faktörü yok bu yazıda en çok görünmeyen buz dağını değil eritmek daha da buz kesmişken evren.
Noktası olmayan bir huzur diliyorum Rabbimden ve de insanların elini çabuk tutmasını yoksa nasıl arz ederim ben söyleyemediklerimi?
Günü bölen bir yangın oysaki aralıksız yağmıştı yağmur elbet sadece benim ıslandığım ve şartlandığım ne ise şerh düştüm bir kez daha hayallere elbet gün boyu gördüğüm ve gece oldu mu yerini düşlerin aldığı en çok ıssızlığımın kurcalandığı bir şehir günlüğü.
Depreşen bir hüzünle sırdaşım madem ve işte avuç açtığım rahmete sonunda kavuşup hayatı yaşanır kılmak adına tüm sakinliğimi korumak zorunda kaldığım oysaki duygular fazlasıyla çığırtkan ve işte kalemin nefesine eşlik ediyorum bir yandan da nefsimi öldürmenin verdiği hazla kendimi asla yalnız ve aç hissetmiyorum.
Bir çağrışımı beklerken aklımın koridorlarında ve iri damlalar cama vururken ama kolay kolay da temizlenmez hani yeryüzü hele ki müdavimleri hayatın şatafatlı ve isyankâr yaşarken.
Göğün tentesine sığınan binlerce kuşu görebilmekteyim üstelik gecenin bu karanlığında dua ediyorum onlar için çünkü kısa bir zaman evvel kumrunun yavrularının bahçeye düştüğüne tanık oldum yoksa bu da mı bir düş üstelik dünümde ve çiçekli balkonumda kalan.
Çiçeklenen bir yeryüzü hayali en azından her birey kendini tahlil edip hayallere ve geleceğe çiçekler eksin diye.
YORUMLAR
Düşlerin, umutların, heyecan ve motivasyonla eyleme geçirilmesi azmi ve arzusu,; sıkı sıkıya tutulması gereken yaşam zincirinin altın halkaları.
Mükemmel yazınız, düşündürücü, sorgulatıcı ve uyarıcı güzellikte ve zenginlikte.
Kutlarım yürekten.
Sevgilerimle.
Gülüm Çamlısoy
UMudun eşlik ettiği bir dünyanın inşa edilmesi hele ki hayatın sıkıntılarını bir kenara itip sığındığımız güzellikler ve güzel insanlar ve güzel duygular.
Hayatı yaşanır kılan ve daha da çok sevmenin mümkün olduğu.
Varlığınız adına müteşekkirim.
Tüm güzellikler sizinle olsun İnşallah.
En içten sevgilerimi gönderiyorum gönül bahçenize.
Umuda dair bir yolculuk ki...
Dipsiz bir kuyudan bile çıkabilmek mümkün iken.
En güzeli sevginin eşliğindeki o yolculuk ve içimizde saklı iyi niyet.
Sözcükler çiçeklenirken bazen çiçekler solabilirken ve işte yeniden günün aydınlığı vururken yüzümüze pembeleşen bir evren.
Hayaller ne durağan ne de durduk yere tıpkı yüreği boyadığımız şiirlerle huzuru duyumsamanın zirvesinde inşa ettiğimiz bir cennet üstelik hayatın izdihamı ve yoksun kıldığı her şeyi ansızın sahiplendiğimiz daha doğrusu bahşedilenle hidayete ermek de olası iken.
İnanç ve sevgi ve umudun iz düşümü üstelik hiç bir şey için geç olmadığını bilmek.
Çok değerli Edebiyat Defteri Seçki Kuruluna ve gönül dostlarıma en içten teşekkür ve sevgimi sunuyorum.
Bu yolculukta yalnız olmadığımı bilmek eşsiz bir duygu şükre vesile ve de daha çok sevip duyumsadıklarım sayesinde çözümsüz kalan her problem için de çabalarımın karşılıksız kalmayacağına inandığım...
Sonsuz sevgi ve iyi dileklerimle...
"Bir düşe kenetlendiğim doğrudur hem de en doğurgan düş bile dişimin kovuğunda kalırken."
Canım arkadaşım kalemin nefesine her daim eşlik etmesi dileğimle.Kutluyorum her satırı anlam dolu yazını.
Sevgilerimle
Gülüm Çamlısoy
Ne güzeldir de yüreği.
Çok teşekkür ediyorum tüm içtenliğimle.
Tüm güzellikler bizlerle olsun ne olur ne olur.
Gözyaşının varlığı mutluluk ve inanç adına olsun.
Acılardan ve kötülükten soyutlanmış bir insanlık ve dünya hayali.
Sevgilerimi gönderiyorum demet demet gülün eşliğinde.
'Noktası olmayan bir huzur diliyorum Rabbimden.' Bu güzel dileği paylaşmaktan başka ne yapabiliriz, kaleminize sağlık, tebrik ediyorum.
Gülüm Çamlısoy
Bu inancı paylaşmak.
Ortak paydada buluşmak...
Ne güzel ne güzel.
Eşlik eden tebessüm ve umuda dair de bir yolculuk iken en güzeli yüreklerden yüreklere köprüler inşa ettiğimiz.
İyilik ve iyi insanlar var oldukça sırtımız da asla yere gelmeyecek Allah'ın izniyle.
Çok teşekkür ediyorum duyarlı yüreğinize.
Sonsuz saygı ve selamlarımla.
Var olun var olun.
Çiçeklense keşke yer yüzü belki de olur olacak... hissediyorum. Yazının güzelliği günün güzel seçkisi ve mavilere ve tüm renklere bürünmüş bir mucizenin güzelliğini beklerken, kutluyorum güzel duyguların yazısını. Gülümm sevgimle her zaman.
Gülüm Çamlısoy
Bak nasıl da umut yeşerecek ve tüm kötülükler tüm zulüm sona erecek.
Kazanan iyilik olacak ve iyi niyet ve sevgiye hamt eden.
Sevmek gibisi var mı canım arkadaşım yüreklerin çağladığı mutluluktan dev köprüler inşa ettiğimiz ve çocukların ve kadınların asla canının yanmadığı.
Masumiyet ve iyi niyet ne tutar yerini?
Hem yanlış bir şey de yapmıyoruz: sabır edip asla ödün vermiyoruz güzel duygularımızdan.
İnanmak ve güvenmek gibisi var mı?
Canımsın.
Çok teşekkür ederim güzel yüreğine canım arkadaşım benim.
Hep hep sevgimlesin ve dualarımda.
HARFLER GÖZLERİNİN İÇİNE BAKARKEN NASILDA HEYECANLANIYOR
GÜNÜM YAZINA gelsin
selamlar
Gülüm Çamlısoy
Harfler nasıl da dans ediyor, bak sen de görüyorsun.
Pembe bulutlar ve maviden bir gökkubbe.
Asılı kaldığımız kadar da rüyalarımızla örüyoruz gerçekleri.
Bak bak, bir düş daha gerçek oldu.
Masumiyetin ılık nefesi ve sevginin bak bak nasıl da pır pır ediyor.
Sonsuz selamlarımla
Bir duygunun bir sözcüğe yarenlik ettiği ve kaçınılmaz ne varsa sırların içinde şaşalı bir karanlıkla görünmez olduğuna meyletse de…
Bir boşluksa dolması asla mümkün olmayan…
Ve acının bağışlayıcı sularında illa ki birilerini ıssız, kıyısız ve korunaksız bırakmışken en çok da kendi gölgemizden korkarken bizden aciz addedilen kim varsa yarasını acımasızlıkla deştiğimiz…
Ablam çok güzel bir şiir İnan’ın kelime bulamıyorum hep yazın kalemin mürek /kebi hiç bitmesin saygıyla iyi gece dilerim
Gülüm Çamlısoy
Çok çok teşekkür ediyorum duyarlı yüreğinize.
İnşallah Allah'ın izniyle yazmak yaşama sevincime eşlik eden bir coşku ve sizler eşlik ettikçe can bulan kelimeler sevgiyle şahlanan ve ruha bürünen.
Ömrünüz çok olsun.
Eksik olmayın dost yürek.
İyi geceler diliyorum.
Yüreğiniz dert görmesin asla.
En derin selam ve saygılarımla...