- 546 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SOHBET
SOHBET
.. tanıdığım bir dost , hocam bir sohbet var seni de götüreyim mi dedi , peki gidelim inşaallah dedim ve o akşam beş katlı bir apartmanın üçüncü katında geniş salonu dolu dolu olan bir eve gittik , sohbet başlamış ve boş bulduğumuz bir yere oturduk , konuşmacı 50 yaş üzeri güzel bir müslüman , beni tanıyan veya tanıdığım hiç kimse yok , böylesi benim için daha iyi , konuşmacı bir ara hadis olarak okuduğu bir rivayeti açıklıyor , ’’..esnemek şeytandandır..’’ diye , ve kendisi de bolca süslüyor, eğer esneme gelirse esnemeyin, geri çeviremezseniz elinizin tersi ile ağzınızı kapatın , peygamber hiç esnemezdi , esnemek şeytandandır...’’ haydaaa ! , böylesine tutarsız ve haksız bir konuşmaya çok canım sıkıldı doğrusu , peygamber hiç esnemezdi ..iddiası da nereden çıktı , peygamberimiz insan değil mi ? , acıkmaz mı , uyumaz mı , evlenmez mi ? , gezip dolaşmaz mı , abdeswt bozmaz mı ? esnemez mi ? ..vb , yani insan olarak bizim gibi reflekslere ve doğal özelliklerimize sahip biri değil mi ? , o halde esnemezdi ne demek , esnemenin şeytandan olduğu söylendi ya ! ,bunu peygamberimize yakıştırmak istemeyenlerin işgüzarlığı , oysa örnek alacağımız peygamber bizim gibi biri olmasının ne gibi sakıncası var , Allah , kitabında içinizden biri diyor , sizin gibi biri diyor , o bir melek değil insan diyor :
(Fussilet /6)
قُلْ إِنَّمَا أَنَا بَشَرٌ مِثْلُكُمْ يُوحَىٰ إِلَيَّ أَنَّمَا إِلَٰهُكُمْ إِلَٰهٌ وَاحِدٌ فَاسْتَقِيمُوا إِلَيْهِ وَاسْتَغْفِرُوهُ ۗ وَوَيْلٌ لِلْمُشْرِكِينَ
’’..de ki “ ben de sizin gibi insanım..bana bildirilen sadece şu: İlahınız tek ilahtır; doğrudan ona yönelin ve günahlarınızı bağışlamasını isteyin....’’
(Ahzab /21)
لَقَدْ كَانَ لَكُمْ فِي رَسُولِ اللَّهِ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ لِمَنْ كَانَ يَرْجُو اللَّهَ وَالْيَوْمَ الْآخِرَ وَذَكَرَ اللَّهَ كَثِيرًا
‘’…şüphesiz, sizden Allah’a ve âhiret gününe kavuşmayı uman ve Allah’ı çok ananlar için, Allah’ın Peygamberinde güzel bir örnek vardır..’’
(Bakara - 151)
كَمَا أَرْسَلْنَا فِيكُمْ رَسُولًا مِنْكُمْ يَتْلُو عَلَيْكُمْ آيَاتِنَا وَيُزَكِّيكُمْ وَيُعَلِّمُكُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَيُعَلِّمُكُمْ مَا لَمْ تَكُونُوا تَعْلَمُونَ
‘’..nitekim kendi içinizden size âyetlerimizi okuyan, sizi arındıran, size kitabı ve hikmeti talim edip bilmediklerinizi öğreten bir peygamber gönderdik…’’
Rabb’imiz bizi yaratırken en şerefli donanımlı bir beden sistemi içinde yarattı , hiç bir organ ve reflekslerimiz sebepsiz değildir,
esnemek veya hapşırmak bu bizim beden reflekslerimiz ve faydaları olan bir derinliği var , bir defa Esnemekle : 1-Esnemek beyne ve kan dolaşımına daha fazla oksijen girmesini sağlar. Ayrıca akciğerlerdeki birikmiş karbondioksiti dışarı verir ,2-Esneme beyni soğutmaya yardımcı olur. Soğuk havanın içeri alınmasını sağlar ve böylece beyin sağlıklı sıcaklığına geri döner. . 3-beyne ve kan dolaşımına daha fazla oksijen girmesini sağlar. 4-Uzun bir esneme sırasında gözleriniz yaşarır. Bu durum esneme ile birlikte gözlerdeki gözyaşı bezlerinin sıkılmış gibi olduğundan meydana gelir. Gözyaşı hem gözü yağlar hem de görüşü netleştirir., şimdi insan sağlığı noktasında bu kadar öneme haiz son derece kusursuz bir fayda üzerine olan esnemeyi şeytandandır diyerek onu peygamber söylemiş gibi anlatmak tam bir saygısızlık,iftira ve islam dinini gerçeklerden bi haber hale sokmaktır , oysa dense ki , bütün insanların yaptığı doğal bir hareket. Yorgunluk, sıkıntı ya da uyku hali göstergesi olarak kabul edilir , kalabalık ortamlarda kaba bir hareket olarak görülebilir ancak , kibar şekilde ağzımızı açık göstermemeye dikkat edelim denilmelidir, onu şeytanın işlerinden göstermek bunu yaparken de uydurma rivayetlerle ispatlar gibi konuşmak doğrusu üzücü , tabi bu arada konuşmacı Hapşırma konusuna girdi , haliyle bu da Rahman’dandır diyerek , gerine gerine konuşmasının tadını sürdürüyordu , fakat konuştuğu her söz ve cümle eksik ve derin boşluklar taşıyordu , konuşmacı işin dini kısmında , şu şeytandandır bu rahmandandır diyerek insanların asıl bilmeleri gerekenleri atlıyordu , keşke hazırlıklı gelse esneme ve hapşırmanın insana faydaları hakkında bilgi ile güzel bir dini sohbet yaşatsaydı bizlere , mesela hapşıran elhamdu lillah demeli , hapşırana yerhamukallah demek , duyanın da yehdina ve yehdiyekumullah demesi şeklinde dini açıklamaların akabinde bedenimize olan iyilik ve faydalar sıralanmalıydı ,Hapşırık kesinlikle engellenmemelidir,hapşırığı tutmak beyin ve burun damarlarındaki basıncı artırır.Hapşırık engellenirse bayılma, damarlarda hasar, beyin kanaması ve kalp krizi gelişebilir. Hapşırma vücudun kendini koruma mekanizmalarından biridir , bunun yanında solunum yolundaki yabancı maddeler dışarı atılır , sağlığımız için gerekli bir reflekstir , ve bu sayede solunum yollarımızın en iyi savunma mekanizması da yine hapşırıkdır. Akciğerlerimizde normal yollardan atılamayan ölü hava, hapşırıkla dışarı atılabilir. Ayrıca hapşırık esnasında sinüs kanallarımız, burun deliklerimiz açılır, beyin, akciğer ve kalp damarlarımız genişler..., evet işte böyle , günümüzde bizi dinlemeye gelenler şu şeytan bu melek ,şu helal bu haram denmesinin arka planını da duymak dinlemek istiyorlar , tutarlı ve ikna edilmiş olarak akıllar ve kalpleri mutmain olsun istiyorlar,tamam inançlı insan Allah’ın mutlak yasakladığı bir fiili asla tartışmaz ve iman eder , ama rivayetlerin birbirini tutmaz şekilde farklı versiyonlarla günümüze gelmesinden kaynaklanan açmazları da yerinde görmek gerek ..
24.11.2019
mustafa kaya
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.