Söz Sanatı

• 13 Ağustos 2020 Perşembe 21:58:57

SÖZ SANATI
Sevgili kızım,
Güzel bir söz vardır. Kimin söylediğinden çok niçin söylendiği konusunu sana açıklık getireceğim. Söz şu “ Köre yüzünü, sağıra sözünü süsleme yorulursun” der. Bu güzel sözü şöyle anlarım. Seni anlamayan dinlemeyen adama söz söylemek, güzellikten anlamayan insanla muhatap olmak ve O’nu doğruya davet etmek boşunadır.
Sevgili kızım,
Burada anlatılmak istenen sesleri duymayan değil, anlamayan insana sağır demek istiyor sözü söyleyen çünkü “ kimse duymak istemeyen kadar sağır, görmek istemeyen kadar kör olamaz” Bu sözü açıklıyor.
Sevgili kızım,
En yakınımız bile olsa dinlemek istemeyene söz söylemek boşunadır. Tüm icraatı “ ben güzel konuşurum” havalarında lakırdı etmek, ama yazar ve şair dostlarına, sadece kendinden yüksek gördüklerine saygı göstermek, gerçek saygı olmasa gerekir. Kişi odur ki, tüm tanıdık dostlarına aynı oranda sevgi ve saygı göstersin. Bu da sözde değil davranışlarda belli olur. Bizi başkalarına biz değil, bizi tanıyanlar anlatsın ki etkili olsun.
Sevgili kızım,
Bunlar aklına nereden geldi dersen, çevremizde bu hataları yapan çok insan görüyoruz da son zamanlarda o yüzden.” Herkes benim kitabımı okusun, herkes beni dinlesin, ben başkasını dinlemesem de okumasam da olur” havasında insanlar çoğalmaya başladı da. Sen böyle olma konuşmanın etkili olmasını istiyorsan önce dinle, anla ve gerçek manada sevgi göster. “seni seviyorum “deyip de akşama kadar alay eden adam ne kadar inandırıcı olur? Sözü özü aynı olmayan inandırıcı olamaz tabii ki.
Sevgili kızım,
“Sen anlamazsın, senin şu engelin var çünkü..” diye karşısındakine güya sevgi ve saygı sunuyormuş gibi yapan da az değil. O’nun yorumlarını kabullenemeyen de tahammül edemeyen de kınayan da “ benim sevdiğimi sende sevmek zorundasın, sevmezsen seni kınarım, ayıplarım. Seni adam yerine koymam, selam da vermem” diye davranışları ile gösteren de. Takdir etmesini sadece lafta yapan ama gücü olduğu halde maddi olarak destek olmayanın takdirine de kimse inanmaz.
Sevgili kızım,
Bunları sana anlatmaktaki amacım şu. Sen dersine çalışarak önce mesleğinde başarılı bir elaman olmaya ekonomik bağımsızlığını almaya bak. Önce kendini düzelt. Meslek sahibi ve kişilik sahibi olmayan insanı, işinde insanlar dinler ama sosyal hayatta değer vermez. Her alanda başarılı olmak için meslek sahibi olmak kadar kişilik sahibi olmak da şart.
Sevgili kızım,
Değer görmek isteyen değer vermeli. Her insan değerli olmak ister değer görmek ister. Bir çöpçü işini yapıyorsa takdir, bir genel müdür şahsi davranıyorsa tekdir etmesini toplumca benimsediğimiz zaman, sözümüz ve özümüz bir olduğunda hayat bize ve topluma gülümseyecektir.