- 473 Okunma
- 0 Yorum
- 3 Beğeni
KAYBOLMUŞ İNSANLIK
Güvensizlik sarmış dört bir yanını insanlığın. Kahkahaya kurban edilen hüzünlerin yerine, hüzünlere kurban edilen kahkahalar almış.
Bazen sorguluyor insan.
Ben nerde hata yaptım iyi niyetli olmak çok mu zor çok mu kötü bir durum?
Çığlık çığlığa sormak çığlık çığlığa bağırmak istiyor çaresizce sessizce.Yapamıyor insan. Isyanlari içe dönük yeltenmelerden ibaret kalıyor. Içten içe susup dinletemedigi, içten içe yanıp küle döndüğü nice acılarla savaş halinde yarali bir bedene sahip ruhlar furyasinda dolaşıyor insan. Acıların sorunların problemlerin gölgesinde kendini unutmuş bir maddeden ibaret kalakalmış insan. Kaf dağında gizlenen bir şifa çadırı aramaya yeltenip şifasız kalmış umutsuzca. Sahi bir sadakatsizlik nasıl da alıp yürüyor hoyratça. Gülümsemelerin gökyüzüne vardığı zamanlardan yer altına çekilmesini izlemekle yetinen bir insanlığa namzet olmuş insanlık...
Daha henüz olgunlaşmamış cümlelere gebe olmuş kelimeler var dilde şişmiş durumda. Henüz haykırışlarla kendini bulmaya çalışan bir özbenlik savaşı var zihinlerde. Hüzünbaz gecelerin gündüze teslim töreni var tüm insanlıkta. Şimdi kalakalmis bir döngü içinde kıvranıyor insan ama kendi bile bilincinde değil bu kirlenmişlik denizinde boğulmanın. Gerekli gereksiz bilgilerin ışığında kendi yolunu aramaktan aciz kalmış insan. Ama kendini şerefini namusunu beş dakikalık zevkleri uğruna satmaktan aciz kalmaktan geri durmuyor işte.
Tüm insanlığın karşısında vurdum duymazlığa, kendini beğenmişliğe yani silah adledilen tüm maddelere tek gerçek silah kendi kaleminden çıkan kelimelerin gösterdiği yoldur. Ama bunu bile bile kendinden kaçmayı seçen yine insanın ta kendisidir. Düşüncelerin gerçeklerle, gerçeklerin yalanlarla, yalanlarin çıkarlarla,çıkarların ise güvenle savaştığı en yaman çelişkili zaman döngüsünde boğuluyor insan....
~ İP€K KA£KAN ~
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.