- 463 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
20.YÜZYILIN YANILGISI
20.YÜZYILIN YANILGISI
20.yüzyıl dindışı öğretilerin ayyuka çıktığı, kitlelerin adım adım dinsizliğe iticiliği bir zaman dilimi olarak anılacaktır medeniyet tarihinde. Rönesans ve reform hareketlerini batıda her alanda mutlak bir hakimiyet kuran kilise zulmüne son vermişti. Bu zulüm o derece ileriye varmıştı ki kadınları şeytan sayıp yakmaya varmış, engizisyon mahkemeleriyle toplum baştanbaşa korkunç bir zulüm dalgası altında ezim ezim ezilir hale gelmişti.
Üstelik bu zulüm din adına yapılmaktaydı. Kilisenin toplum üzerindeki bu totaliter baskısı toplumsal başkaldırı yoluyla alt edilmiş, tersine bir gelişim ve yönelişle din dışı eğilimler artmıştı. Pozitivizm, nihilizm gibi dini dışlayan felsefelerin öğretisi dünya çapında bir yayılış göstermiş, komünist ve kapitalist sistemlerin koruyucu şemsiyesi altında bütün yeryüzünü sarmıştı.
Kilisenin büyük yanlışı İslam’ı da zora sokmuş, gelişen ateist düşünceler İslam dünyasında da boy göstermeye başlamıştı. Ruhban sınıfının eski gücünü yitirmesi, laikliğin din adamlarının toplumu ezen gücüne son vermesi, İslam dünyasında da din adamlarının ikinci plana atılmasına, onların yerinin önce edebiyat sonra diğer sanat adamlarının almasına yol açmıştı.
Bu yer değiştirme de dinin toplumdan büsbütün dışlanmasına ve büsbütün baskı altına alınmasına yol açmıştı. Komünist ülkelerde mabetler kapatılmış, Marks’ın din afyondur ilkesi gereği din adamları ve dindarlar takibe uğratılmıştı.
Türkiye’ ve diğer İslam ülkelerinde de aynı yol takip edilmiş, toplum din önderlerinden koparılmış, dindışı öğretilerin cirit attığı bir eğitim sistemiyle din dışı, ateist bir nesil yetiştirilmişti. Din her alanda tu kaka edilmiş, dindarlar takibata uğratılmış, dini ayinler güvenlik güçlerince basılarak katılanlar tutuklanarak cezaevlerine yollanmıştı.
Dinin emrine uygun giyim tarzı yasaklanmış, dini yaşayış bütün uygulama alanlarından kovulmuştu. Tekkeler, zaviyeler, dergahlar ve camiler kapatılmış, inananların inançlarını yaşaması son derece kısıtlanmıştır. İnançlar salt gelenek görenek seviyesine indirilmiş, içki, kumar ve zina teşvik edilmiştir. İçki üretim ve satışı devlet eliyle yapılmış, kumar milli yaftasıyla özendirilmiştir. Kadın iffet elbisesinden soyulmuş, her ortamda bir cinsel obje olarak takdim edilmiş, erkek cinsi onun bu yönü üzerine kışkırtılarak yöneltilmiştir.
Kadının anne erkeğin baba vasfı ikinci plana itilmiş, içki ve kumarın da etkisiyle aile müessesesi büyük bir baskı altına alınmıştır. Gazinolar ve eğlence yerleri yaygınlaştırılmış, sinemalarda porno filmlerle gençlik dejenere edilmeye çalışılmıştır.
Diğer Arap ülkelerine Baas iktidarlarıyla toplum sosyalist düşüncelerle dinden koparılmaya çalışılmıştır. Çin Maoizmin etkisiyle dini öğretilere düşman kesilmiştir. Türki cumhuriyetlerde Sovyet imparatorluğunun yoğun dinsizleştirme baskısı yaşanmıştır. Afrika ise Hristiyanlaştırma politikasıyla sömürge alanı haline sokulmuş, bu yolla batılı pozitivist ladini düşüncelerin akış alanı haline getirilmiştir.
Hasılı 20, yüzyıl dinsizleşme yılıdır. 21. Yüzyıl ise tam aksi bir yol izlemeye başlamış, dine yeniden dönüş işaretleri alınmıştır. Bu yüzyıl inançların altın çağı olacaktır. İstikbal İslam’ın olacaktır.
Ahmet Kemal
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.