- 668 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
HADİSE BÜYÜK, ÇOK BÜYÜK
Ayasofya denildi mi; içimiz burkulur, dayanamaz, yüreğimiz kanardı. İçten içe içli içli dua eder Mevlamıza yakarırdık. Onu ziyarete gittik mi haline kıyamaz; “ bir an önce burası cami olmalıdır” diye bilenirdik. Duamızdı, hayalimizdi… ama ne yazık ki 84 yıldır milyonlarca insan bu günleri göremeden yüreğinde Ayasofya yarasıyla bu dünyadan ayrıldı, tıpkı babam gibi, dedem gibi.
Duamızdı, hayalimizdi… ama Rabbimin lütfedip te bu günleri görmeyi bizlere nasip edeceğinden emin değildik. Bu günleri bahşeden rabbimize şükürler olsun, hamdolsun…
Ayasofya camiinin ibatede açılması hadisesi basit bir hadise değildir, çok büyük bir hadisedir.
Ayasofya sadece bir tarihi eser değildir; fethin sembolü, bir çağı açıp kapatmanın mührüdür. Peygamberimiz (s.a.v.) in müjdesinin şahididir.
Ayasofya’nın tekrar cami haline getirilmesi bizlere pek çok müjdeyi de haykırır.
Şimdiye kadar pek çok kez camiye dönüştürülmek istense de ve bu kişiler bu ülkenin Başbakanları (Suat Hayri Ürgüplü - Yıldırım Akbulut) ve Cumhurbaşkanı (Turgut Özal) olsa da malum çevreler bu girişimlere müsaade etmediler. Eğer bu, şimdi mümkün olmuşsa, artık bu durum Türkiye’nin eski Türkiye olmadığının bir işaretidir.
Bu, ikinci bir fetihtir, bağımsız bir Türkiye’nin güçlü iradesidir.
Bir başka açıdan cami olan Ayasofya; Fatih Sultan Mehmet Han’ın bu mabedi camilikten çıkaranlar ve camiye çevirmeyenler için yaptığı bedduadan kurtuluştur.
Yine Ayasofya’nın cami olması; 84 yıldır dua eden, göz yaşı döken “ Ayasofya ibadete açılmalıdır” diye haykırıp mitingler yapan, yazdığı şiir yüzünden idamla yargılanan yiğitlerin dualarının kabulüdür, vatan diyen, bayrak diyen ezan diyen ve bu ülkeye sevdalı olan her vatanseverin düğünüdür, bayramıdır.
Ayasofya camiinin ibatede açılması ilayı kelimetullah davasının sancağının rüzgar almasıdır. Ümmetin onurunun, izzetinin hatırlatılmasıdır. Zalimlere bir korku, mazlumlara bir umut verecek Güçlü Türkiye’nin gücünün bir ilanıdır. Mescidi Aksa’nın da bir gün biiznillah hürriyetine kavuşacağının muştusudur.
İbatede açılış gününün Lozan antlaşmasının kabul gününe denk getirilmesiyle de Lozan’da ateşi yakılan bu milletin küllerinden yeniden doğuşunun ve dirilişinin ilanıdır.
Bu sevinci bizlere yaşatan başta sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere emek veren, çile çeken, bedel ödeyen, katkı sağlayan herkesten Allah razı olsun.
YORUMLAR
Halkın derdi başkadır beyim.
''ZENGİNİN ZÜĞÜRDÜN VASFIN EDEYİM
Zenginin züğürdün vasfın edeyim,
Züğürt nere varsa, han da bulamaz
Zengine baklava börek çekilir,
Züğürt arpa, darı, nan da bulamaz.
Zenginin yoluna çıkarlar karşı,
Aralıkta kalır züğürdün başı,
Zenginler giyerler kutnu kumaşı,
Züğürt bacağına don da bulamaz.
Zenginin yoluna olurlar türap,
Züğürt nere varsa her işi harap,
Zenginler giyerler kundura, çorap
Züğürt ayağına gön de bulamaz.
Zenginin faytonu dağlardan aşar,
Züğürt düz ovada yolundan şaşar,
Zenginin helvası bal ile pişer,
Züğürt herlesine un da bulamaz.
Zenginin iki üç kat olur damı,
Gece şule vermez züğürdün mumu,
Kızılırmak gibi zenginin demi,
Züğürt damarında kan da bulamaz.
Zengin nere varsa ırahat olur,
Züğürdün her işi kabahat olur,
Zenginin kefeni dokuz kat olur,
Züğürt kefenine yen de bulamaz.
RUHSAT bu güftarı yazar bitirir,
Züğürdün vasfını yazar bitirir,
Zengin zemheri de terler oturur,
Züğürt ağustosta gün de bulamaz...''
Ruhsati
( 1856 - 1899 )
Sevgilerimle...
Faruk bey
Yazınızı okudum. Gerçekten çok güzel bir yazı.
Ayasofya'nın camiye çevrilmesi konusu çok büyük bir yaraydı...
En çok da Rahmetli Muhsin Reis isterdi ve bu yüzden büyük mücadeleler verdi.
Alperenler bunun için Ayasofya önünde gösteri yaparken bu iktidar tarafından göz altına alındılar. Ve bugün Ayasofya'yı açan kişi o günlerde "bu oyuna gelmem" demişti.
Kendi tabiriyle, bu oyuna şimdi neden geldi ? Ne değişti ? Ve neden bu adımı attı ? Hiç sorguladınız mı ? 20 yıl iktidarda kalacaksın, daha önceki teklifleri geri çevireceksin, sonra birden Ayasofya'yı camii yapacaksın.
Mesela batan bir ekonomiye Ayasofya nedeniyle gelecek dış baskıları kılıf yapmak için olabilir mi ?
Partiden uzaklaşan ve bir ayağı dışarıda olanları partide tutabilmek için konsolide amaçlı "van munit" benzeri bir girişim olabilir mi ?
Götürüsünün getirisinden fazla olacağını bile bile, dünyanın bunu görmezden gelmeyeceğini bile bile, bizi dışarıda yalnızlaştıracağını bile bile böyle bir riski göze alma nedenlerinden birisi de muhalefetin buna karşı çıkmasını ummak ve bu şekilde muhalefeti zor durumda bırakmak olabilir mi ? Gerçi bu oyuna kimse gelmedi.
Bence artık iktidar son kozlarını oynuyor. Seçimi kaybedeceğini gayet iyi biliyor. Elinde kullanabileceği tek argüman bu kalmıştı; kullandı. Bunun dışında ne kadar malzeme varsa daha önce kullanıldı ve getirisi kalmadı.
Ekonomik refahta vaat etmediğine göre ?
Ellerinde kalan son malzemeyi de kullandılar.
Asla ve asla kutsallar üzerinden yapılan bir girişim değildi (bence ve çok kişice)
Ne oldu şimdi ?
Bize ne getirdi ?
Manevi bir hazdan başka...
Ya da batıya güçlü olduğumuz izlenimi vermekten başka.
Batı bizim durumumuzu bilmiyor mu sanıyorsunuz ?
Bakın; olağanüstü bir çabayla bu seviyede tutmaya çalıştıkları dolar çok feci şekilde patlamak üzere. Ki eli kulağında. Çünkü Cumhuriyet tarihinde ilk defa hazine rezervleri eksiye geçti. Piyasaya sürüp doların yükselişine müdahale edebilecekleri bir dolar bile kalmadı. Kamu bankaları 8,5 milyar dolar eksiye düştü.
Ekim ya da Kasımda erken seçim var. Bu dolar lağımının patlamasını ekonomiyi yönetme konusundaki beceriksizliklerine bağlamayıp işi yine dış güçlere yıkarak muhtemel bir seçim propagandasında kullanacaklar. Aha bakın gördünüz mü, biz Ayasofya'yı ibadete açtık, dünya üzerimize yürüdü o yüzden ekonomimiz battı diyecekler. Halbuki batalı çok oldu. Yiyen yiyecek bunu.
Keşke çok önce açılsaydı da biz de samimiyetlerine inansaydık.
O veya bu nedenle. Sonuçta geç de olsa açıldı.
Hayırlı uğurlu olmasını dileyeceğiz.
Saygılar.
mirim tarafından 7/12/2020 11:29:20 AM zamanında düzenlenmiştir.