- 357 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
HERKESİN BİR DOĞRUSU VAR
Aklın yolu birdir, diye bir atasözümüz var. Evet, aklın yolu birdir ama o aklı kullananlar farklı sonuçlara ulaşıyor, buna ne dersiniz?
Bakın hep kafama takılan, filmlerde, belgesellerde gördüğümüz bir ayrıntı var. Avrupa’da insanlar evlerine ayakkabılarıyla giriyorlar. Bizdeki gibi çıkarmak mı doğru, çıkarmadan eve girmek mi? İşin garibi son zamanda sanki doğrusu oymuş gibi bizde de taraftar bulmaya başladı bu davranış. Hatta, bunu yapmak üstünlük olarak gösteriliyor.
Hangisi doğru demiştim ya, bana soracak olursanız elbette eve ayakkabı ile girilmez. Neden? Temizlik demeyeceğim hemen karşı çıkıyorlar, Avrupa’da sokaklar çok temizmiş. Ben gidip görmedim ya…
İsterseniz yeni deyimle söyleyelim, hijyene ne dersiniz. Avrupa’da hiç mi bir insan sokağa tükürmez, hiç mi bir hayvan ortalık yere ihtiyaç gidermez? Ki, bu insanların köpek besleme merakını da biliyoruz. Ve hiç mi bir pislik kurumaz, toz haline gelip insanların ayağına yapışmaz?
İşin özüne bakarsanız, bizim Müslüman olmamız ve camilerden de başlayarak mekana ayakkabı ile girmemizden başlayan bir alışkanlık bu. Kaçımız namaz kılıyoruz tartışılır ama günde beş vakit secde eden bir insanın evin her hangi bir yerinde namaza durması eğer ayakkabı ile eve giriyorsanız mümkün değil. Seccade serseniz bile, yere gelen tarafın katlamalarla yere gelmeyen tarafa bulaşması mümkün olduğundan pratik değil, sakıncalı.
Burada en doğruyu yapan biziz demek değil niyetim. Elbette bizim de millet olarak yaptığımız yanlışlıklar vardır, belki de onlardan da çoktur. Burada doğrunun tek olmadığını anlatmaya çalıştım. Elbette evrensel doğrular vardır. Mesela, hırsızlığı kötü olması gibi.
İyi de, o zaman neden bu kadar çok hırsız var memlekette? Çok basit bir cevabı var, biliyor musunuz? Çünkü hırsız, minareyi çalarken ona bir kılıf hazırlıyor:
Herkes varlık içinde de ben neden fakirim diye isyan ettiğinden çalıyor,
Çaldığı adamın kazancının helal olmadığını, sömürü ile kazandığını söylüyor.
Çalışırken hakkını alamadığını için çaldığını, bunu anasının sütü kadar helal olduğunu söylüyor.
Onların malı çok, diyor.
Diyor da diyor.
Şimdi yine geldik mi akılın farklarına?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.