- 509 Okunma
- 2 Yorum
- 4 Beğeni
ARAF'TAYIM
Hep eksik yaşadım hayatı bir yanım tamken bir yanım hep eksikti eksiklerimi fark etmem uzun yıllar alsa da telafi çabamda yoktu cam bir fanustaki balıktan farksızdım o denizi ben ise çocukluğumu özlüyordum.
O zamanlar bilmezdim değerini ama şimdi çok iyi anlıyorum hemen büyümek için verdiğim çabaya gülüyorum a kızım büyüdün de ne oldu?
Şimdi kocaman bir boşluğu kucaklıyor kollarım... Stabilize bir hayat her şey sıradan camıma gelip her gün yem isteyen serçeler bile o kadar tanıdık ki neredeyse oturup dertleşeceğim onlarla gerçi çok olmuştur duvarlarla, tavanlarla konuştuğum yalnızlığın en kanatan saatlerinde bir yazıda okumuştum (yalnızlık diş ağrısı gibidir gece çöker) ! Peki neden gece? Beynimin oksijen alma serenatları içinde umudumu griye dönüştürmeme çabalarımda fondan gelen müziğin huzuruyla kapanıyor yavaşça göz kapaklarım yarı uykulu yarı uyanık Araf’tayım!
Babam geliyor gözlerime bir kere bile seviyorum diyemediğim içimdeki kinimi nefretimi atamadığım adam babam en güzel yıllarım babama kızmakla geçti blokajları mın tek faili babam ama zaman geçtikçe affetme enerji ile onu da affettim.
Cama vuran damlaların serinliğiyle soğudu odam yavaşça aralandı o ipekten ayın ışığıyla aydınlanmış perde ve süzüldü içeriye yavaşça minicik bir siluet evet bu bir çocuk tu ne işi vardı benim odamda neden gelmişti -hadi kalk Rüya dedi. Doğruldum yatağımda -gidiyoruz nereye bile dememe fırsat kalmadan tuttu ellerimden çekti götürdü beni sanki yürümüyor uçuyorduk ayaklarımın altından bakıyordum tüm dünyaya ve nihayet çöl gibi bir yere geldik o kadar sıcaktı ki tenimin kavruk kokusu genzimi yakıyordu.
Her yerde taş duvarlar mezar taşları vardı ve taşların arasından geçen yalın ayak beyaz kıyafetli o çocuk beni takip et der gibiydi yol yürüdükçe sanki uzuyordu sisler kaplıyordu her yeri korkuyordum diş takırtıları mı kulaklarımla duyuyordum sanki bir el dokunsa oracıkta can verecektim! Ve nihayet yol bitti önümde kocaman mor bir ışıkla parıldayan bir kapı belirdi beni oraya götüren çocuk birden kayboldu ve kapının ardından ince bir ses duyuldu çok korkuyordum.
-Korkma dedi gel ayaklarım istemsiz kapıya doğru yöneldi açtım kapıyı girdim içeri ve her yerde kuşlar ırmaklar rengarenk çiçekler vardı mis kokular içinde dar ve uzun bir geçitten geçtim artık korkmuyordum huzur veriyordu attığım her adım rüya olmalı dedim içimden rüya gerçek olamayacak kadar güzeldi ve derinden bir zil sesi ile uyandım!
Her şey birden kayboldu Kaderim işte o gün beni uyardı her şey çok güzel olacak bunlar seni bekleyen gelecek ve biraz daha umut doldum biraz daha mutluluk.
YORUMLAR
Dünya değirmeninde öğütüle öğütüle öz oldum, gözüm özüm bir oldu.
İnsan arafta
Pozitif kutup
Ruh ve melek
Negatif kutup
Nefs ve şeytan
İki kutbu
AŞKLA
Dengede tutar
İNSAN
İnsan dalgalar aleminde yüzmektedir, düşünce, ışık, ses, deniz dalgası gibi, deniz olamıyacağına göre, marifet, ömre bedel dalgaların zevkine ermektir.
Esenlik dileklerimle...
KeLeBeK EtKiSii
saygılar
dengeyi hiç bozmamak dileklerimle