İdeal ERKEK nasıl olmalıdır?

Kadınların gözüyle ‘ideal erkek’ özellikleri bu listede topladım. Bu listeye göre;

BEN’i dinlemeli:

Kadın derdini anlatırken kocasıyla arasına TV kumandasının girmesinden hoşlanmıyor. Sesini duyurabilmek için ses tonunu yükseltmek zorunda kalması onu suskunluğa garkediyor. Birşey anlatmaya çabalarken erkeği gözünün içine baksın istiyor. Olacak iş değil tabi de gönül işte...

Maddi açıdan istikrarlı olmalı:

Yaşamı sürdürebilmek için, hele de Büyükşehir’de yaşıyorsa en azından ekmek alabilmek, arseniksiz içme suyu alabilmek için erkeğin bir işinin olması kadın açısından tercih sebebi. Limon bile satabilir.
Her fırsatta kendi kafasına göre harcama yapmaktan da kaçınmalı.

Kadının fikrini almalı:

Evdeki kadının FON olmadığını bilmeli ve evdeki kadının her konuda mutlak fikri olabileceğini kavrayıp onun görüşlerine de yer vermeli.

İyi bir ebeveyn olmalı:

Çocuğuna bankamatik olmak dışında da hizmet vermeli. Onunla ilgilenerek birlikte hayatı paylaşmalı. Bunu yapmazsa birgün arkadaşlarına, “bu çocuk anneci” diye sızlanması kaçınılmaz.

Bahçe işlerinden anlamalı:

Hangi bahçe? Her taraf beton yığını oldu.

:) Yine de toprakla uğraşan bir koca hoş olurdu.

Ailesine öncelik vermeli:

Harcamalarını yaparken karısı ve çocuklarıyla kendi ailesi arasındaki yeri konumu iyi ayarlayabilmeli.

Okuma alışkanlığı olmalı:

Hayatın sadece aptal kutusunun içindekinden ibaret olmadığını anlayabilmek için bu gerekli.

Alkol ve sigaradan uzak durmalı:

Sigara dumanından evin her metrekaresini is pas içinde bırakıp evdeki diğer aile fertlerini pasif içici haline getirmemeli. İçki içmeyi bilmeyip (!) sarhoş olup, kadını çocukları döven rahatsız bir koca modeline dönüşmemeli.

Türkçe’yi kötü kullanmamalı:

Güzel Türkçe’mizde küfür içeren sözcüklerin dışında sevgi sözcükleri de var. Onları tozlu sarı sayfalara mahkum etmemeli.

Çocuk taklidi yaparken itici olmamalı:

Evdeki kadının annesi değil, karısı olduğunu fark etmeli. Kadının her şeyiyle ilgilenmeli

“Annemi özlemiş olamaz mıyım?” durumuna kadar kadının ruh halini anlamalı.

İç dünyasında huzurlu olabilmeli :

Çocukluğuna inmek gerekmemeli.

Kendi ayakları üstünde durabilmeli:

İçeceği suyu kendisi alabilmeli, kirli çoraplarını topak edip evin bir köşesine savurmak yerine makinaya atmayı becerebilmeli, sigara küllerinden kule yapmak yerine küllüğü boşaltabilmeli, dolabından temiz ve ütülü gömleğini bulabilmeli, meyvasını kendisi soyabilmeli.

* Kıskanç olmalı:

“Nereye bakıyorsun?” tarzında değil ama zamana ve mekâna göre kadınını kıskanmalı.

Öyle işte.

:) İyi bayramlar...