- 267 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KARLA GELEN ÖLÜM BÖLÜM- 20
KARLA GELEN ÖLÜM BÖLÜM- 20
On uzun gün geçti, Şehmuz’dan haber alamıyordum. Gittikçe umutsuzluğa düşmeye başladım. İş olsun diye her gün Cafer’in yanına uğruyor ve rapor veriyordum. Cafer gün geçtikçe rahatlamaya başladı. Dün benimle uzun bir görüşme yaptıktan sonra, işime son verdi. Tabi işime son verirken yüklü bir ödeme yaptı. Sami ile her gün fikir alışverişinde bulunuyordum. Oda yavaş, yavaş Şehmuz’dan umudunu kesmeye başladım.
Sedat Amir benim ekibi geri çekti. Artık tek başımaydım. Sena Baş komiser, hiç olmazsa Cafer’i tutuklamak için bana baskı yapmaya başladı. Her defasında biraz daha beklemesini söyleyerek oyalamaya çalışıyordum.
AMCA
Cafer, kapıyı iki defa tıklattıktan sonra, önce ceketinin düğmesini
ilikledi ve içeri girdi. ‘’ Beni çağırmışsınız efendim.’’
Odanın dip tarafında yüzünü göremediği Amcanın konuşmasını saygıyla beklemeye başladı.
‘’Gel otur Cafer, seni çağırdım. Çünkü son günlerde bu kasabada hoşuma gitmeyen hadiseler olmaya başladı.’’
‘’ Ne gibi şeyler efendim?’’
‘’ Adam tutmalar falan, ne demek oluyor. Ben sana uslu duracaksın demedim mi?’’
‘’ Olanları duymuşsunuzdur, sizin tuhaf dediğiniz şey. İki çocuğumu hiç acımadan öldürdüler. Sırtımı dönüp omuzumu silkerek gitmemi mi bekliyorsunuz?’’
‘’ Ben izin vermeden silahın kılıfından çıkmayacak, hiçbir tahrike kapılıp cevap vermeyeceksin. Birkaç gün içinde intikamını bizzat ben alacağım. Bir de kadın koruma tutmuşsun sana hiç yakıştıramadım.’’
‘’ Çok iyi silah kullanıyor. Kendimi korumalıyım. Beni bu konuda anlayışla karşılayın efendim.’’
‘’ Eğer Şehmuz’dan bahsediyorsan, Şehmuz bir iki gün içinde tehlike olmaktan çıkacak. Bu konuda gerekeni yaptım. Artık korkmana hiçbir sebep kalmayacak.’’
‘’ Korkmaktan bahsediyorsanız, bu güne kadar beni kimse korkutamadı. Yalnız merak ediyorum benim Şehmuz konusundan niye haberim yok.’’
‘’ Seni buraya niçin çağırdığımı sanıyorsun? İntikamın alınacak ve Şehmuz konusu bir daha açılmamak üzere kapanacak. Şimdi sana yeni bir iş veriyorum. Hani şu Sena Baş komiser var ya? Onu ortadan kaldıracaksın. İyice ayaklarıma dolanmaya başladı. Şu senin koruma iş başı yapsın ki becerikli mi değil mi görelim? Çıkabilirsin, senden haber bekliyorum.’’
Amca’nın yanından ayrılan Cafer,
Yasin’i yanına çağırdı.
‘’ Bana derhal Selma’yı bul getir. İşine son vermekle acele etmişim. Vakit kaybetme oğlum.’’
‘’ Merak etmeyin ben onu nerede bulacağımı biliyorum. Bana şimdi izin verin.’’
2
Cafer’i gönderen Amca, telefonunda bir numarayı tuşladıktan sonra, beklemeye başladı. Fazla da beklemedi.
‘’ Amca, verdiğin talimat doğrultusunda Şehmuz’un işini bitirdim. Zavallı adam ufak bir kaza geçirdi, sizlere ömür. Allah rahmet eylesin.’’
‘’ Teşekkür ederim Nusret. Böylece Şehmuz belasından da kurtulduk. Yoksa başımıza büyük işler açacaktı. Bir arayanıma uğra, hesabı kapatalım koçum.’’
‘’ Emredersin Amca, yarın yanına uğrarım. Şimdilik hoşça kal.’’
Koltuğuna oturan Amca, ellerini ovuşturarak, bu işte oldu. Sıra Nusret’i ortadan kaldırmaya geldi. Eh o kadarına da katlanacağım artık. Hele yarın bir olsun. Yarın benim için yeni bir gün başlıyor. Işığı söndürdü odasından çıkarak merdivenlerden inmeye başladı binadan çıkarken ‘’herkes hak ettiğini bulacak’’ diye düşünüyordu.
3
Sabah, sabah telefonun sesiyle uyanan Büşra, uykulu gözlerle, zorlukla bulduğu telefonuna bakınca, birden ayıldı. Arayan Sedat Amirdi.
‘’ Buyurun Amirim, beklettiysem özür dilerim.’’
‘’ Rahatını bozma kızım, zatıâlinizi yaklaşık bir aydır bekliyorum. Rahatın yerinde olmalı ki, gelmeye niyetin yok.’’
‘’ Özür dilerim Amirim neredeyse işin sonuna geldim, biraz daha sabır.’’
‘’ Sana üç gün daha müsaade ediyorum Büşra, dördüncü günün sabahı saat dokuzda karşımda hazır ol da olacaksın o kadar.’’
‘’ Baş üstüne Amirim.’’
Bu sırada yanına gelen Sena, Büşra’ya soru soran gözlerle bakınca,
‘’ Fena oldu Sedat amirden diz boyu fırça yedim.’’
Sena,
‘’ Yapma ya neredeyse işin sonuna gelmiştik.’’
‘’ Sen benimle dalga mı geçiyorsun? İşin sonuna gelmişiz, tövbe, tövbe.’’
Birden Sena parmağını şıklatarak,
‘’ Buldum?’’
Ne bulduğunu söylemeye fırsat bulamadan Büşra’nın telefonu yeniden çalmaya başlayınca,
‘’ Bu sabah kafayı yemezsem bir daha hiç yemem.’’
‘’ Konuşacağına telefonuna bak.’’
Telefona bakan Büşra, bu sefer afalladı. Arayan Yasin’di. Hemen telefonu açtı,
‘’ Selma seni kafede bekliyorum. Çok önemli Cafer Ağa seni bekliyor’’
Telefonu kapatan Büşra,
‘’ Şimdi işler iyice karıştı. Cafer Ağa beni görmek istiyormuş. Haydi hayırlısı. Demin buldum diyordun neydi bulduğun şey?’’
‘’ Bir tanıdığım var yerel bir televizyonda çalışıyor, senin için bir röportaj ayarlarım ve ulusal televizyonlara pazarlamasını isterim beni kırmaz.’’
‘’ Bu gün bu işi ayarlayabilir misin?’’
‘‘Sen istersin de ben yapmaz mıyım? Mutlaka sizinkiler görür.’’
‘’ Hemen giyin kafede kahvaltı yapalım sen Asayişe giderken bende Yasin’i çağırırım.’’
‘’ Yok, kafede olmaz Yasin’e yakalanırız falan. Mutfakta bir şeyler atıştıralım, sen kafeye bende asayişe giderim.’’
‘’ Hadi o zaman hedef mutfak hücum.’’
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.