HER YERLERDE HAVA KİRLİLİĞİ VAR

• 7 Nisan 2020 Salı 22:58:53

Geçtiğimiz günlerde üç dört gün kiralık ev aradım, aradım ama bulamadım. Bir tane kiralık ev buldum kira fiyatı da beş yüz tl’ydi. Aslında o ev aradığım özelliklere kriterlere sahip değildi. Adamın yüzüne karşı söylemesemde içimden bu ev benim aradığım özelliklere kriterlere sahip değil dedim. Ama adamın yüzüne karşı mecburiyetten evi beğendim dedim. Sıra kedilerden bahsetmeye gelmişti. Ve kedilerden bahsettim: Abi benim üç tane kedim var hepsi sağlıklı ve evcil etrafa, kimseye zararı olmaz dedim, kimseye yararı olmaz dedim, kimseye iyi kötü kararı olmaz dedim. İşin içine kediler girince olmaz dedi. Bulduğum ev zemin kattaydı ve biraz geniş bahçesi vardı, buda kediler için uygun bir yerdi, uygun bir evdi, huzur mutluluk devdi, ama gel gör ki bu saadet bizi çok kısa sevdi. Neymiş efendim kediler bahçeyi, bahçedeki ekili dikili sebzelerin dibini pisletirmiş. Sanki oraya sokaktan kediler gitmiyor. Kedi her yerde var. Kedinin olmadığı yer var mı? Kedinin köpeğin olmadığı yer yok. Bunda da bir hayır vardır. O ev olmadı, başka kiralık bir ev bakacağım. Yahu şöyle karşıma evi olan, aradığım özelliklere, kriterlere sahip bir kız çıksada evlensem de şu kira derdinden kurtulsam iyi olacak, kira yurdundan kurtulsam iyi olacak, yazının merdinden kurtulsam iyi olacak. Nerde o günler yook yok.

Şimdi bu kısmı geçelim de daha büyük felaketler geliyor, daha büyük felaketler beni bekliyor, bizi bekliyor. Bu felaketler belli zaten. Adı şu anda corona virüs covid -19 olarak biliniyor. Nedense ben bu virüse ikna olamadım.

Dışarıya çıktığımda başarıya çıktığımda burnuma zehirli bir koku geliyor. Kiralık ev ararken bu zehirli havayı bende soludum, bu ev aramadan sonra boğazımda hafiften bir yanma başladı ve hemen eczaneye gidip boğaz sıpreyi aldım boğazıma püskürtmeye başladım. En son alışverişe gittim sağ olsunlar bir ağız maskesi verdiler, alışverişi yapıp zehirli havayı solumadan evime döndüm. Kapımı pencerelerimi kapattım. Çünkü zehir kokusu direkt burundan ağızdan boğaza vuruyor, bundan sonrası da boğazda enfeksiyon başlıyor. Anında müdahale edilmezse korana virüs tanımlamasıyla öbür tarafa göç edersiniz yani ölürsünüz!

Her yerlerde hava kirliliği var. Bana göre korona virüs bu hava kirliliğidir. Bu hava kirliliği neden kaynaklanıyor onu bulmamız gerekiyor. Bu zehir kokusu hava kirliliği Allah tarafından gelen bir şey değilse, gerçekten bu kirliliğin nedenini sebebini bulup çözmemiz gerekiyor, bizim de yazmamız gerekiyor. Elimiz kalem tutuyor, kalemleri kullanmalıyız. Kimimizin çocukları, sevdikleri, ailesi, kendisi var. Benimde bir çocuğum var, üç tane de kedim var, sevdiğim insanlar var, iyi insanlar var. Bunların için yazıyorum çabalıyorum. Kötülerin canı cehenneme, kötüler gebersin.

Gözyaşı dökmek istemiyorum. Bu kötü gidişatta ölünecekse eğer ben öleyim, çocuğum yaşasın. Üç tane kedim var dedim ya ikisi dışarıda Allah’a emanet. Karakuş’umu akşam dışarıya salmıştım, dışarının zehirli kokusunu aldığı için geldi kapının önünde miyavladı içeriye aldım. Karakuş’umun dört tane yavrusu var, Allah izin verirse onları sahiplendirmek istiyorum. Vicdanım yavruları sokağa salmaya el vermiyor ama sahiplendiremezsem mecbur sokağa salacağım.

Allah’ım şöyle iyi bir yağmur yağdırsa belki bu kirli hava bir nebze olsun temizlenir.

Bu hava temizlenmezse böyle devam ederse çok ölümler olur, kalan işçi insanlar da mağdur olur, buna bende dahil. Bu hava değişmezse bende işsiz kalırım, bende mağdur olurum. İşşiz kalınca bu zehirli havadan ölmezsem zaten açlıktan ölürüm.

Zengine bir şey olmaz. Zenginin evi konforlu olur, parası da olur yer yatar. Olan; işçi, garibana olur. Zengin yaşar, fakir ölür.

YAKUPHAN KILINÇ