- 861 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Doğaya dair ne varsa yakınım olur
Sonbaharı karşılarken umudu da hüznü de bir arada yaşadığımız bugünlerde kaybettiklerimiz ve kaybetmeye devam ettiklerimiz som yapraklar misali pıtır pıtır dökülüyor ömrümüzden...
Alışılmışın ötesinde geçen iki yıl tüm dünya için adeta ders niteliğindeydi. Önemini unuttuğumuz çoğu şeyi hatırlamamıza, değerini anlamamıza ziyadesiyle katkı sağladı. Pandemi ile paralel olarak yakın geçmişte ülkemizde ve diğer ülkelerde ortaya çıkan seller, yangınlar sebebiyle sevdiklerimizden gayrı kıymetini kavradıklarımızın en mühimi şüphesiz tabiat ve tabiatın içinde yaşayan canlılar oldu.
Ekosistemdeki istikrar ivmesinin sürekli değiştiği, aşamalı olarak teklemeye başladığı son yıllarda insan, ekolojik dengenin sağlanmasındaki kilit rolünü bitki, hayvan ve tüm canlı organizmalar üzerindeki etkisini düşünmek, anlamak için kafasını eskiye nazaran daha fazla yordu. En azından tabiatı incittiğinde tabiatın da bir gün onu inciteceği gerçeğini kabul etti.
Yüzyıllardır insanoğlu tarafından istismara uğrayan kötü muameleye maruz kalan doğa, iki senelik bunaltıcı pandemi döneminde felaketlere rağmen tüm anaçlığı, cömertliğiyle bizlere yeniden sahillerini, ormanlarını, parklarını, kucağını açtı. Yaşam kalitemizi ciddi anlamda etkileyen ev karantinalarında güneş gülümseyerek yüzümüze doğmaya, kuşlar cıvıl cıvıl ötmeye, ağaçlar rengârenk çiçeklerini, mis kokulu meyvelerini vermeye devam etti. İnsanın insana olan mesafesinin açıldığı bu süreçte yeşile olan mesafe neredeyse kapandı. Ağaçlık alanlarda, özellikle ormanlarda yaptığımız yürüyüşler ya da Japonların deyimiyle “yüzüşler” merkezi bir rol oynadı hayatımızda. Birçoğumuz bu sayede moral ve etkin güç depoladık.
Japonların “shinrin yoku” dedikleri orman yüzüşleri ve orman terapisi üzerine neredeyse kırk yıllık bir deneyimi var. Günümüzde bu terim/yöntem dünyaya hızla yayılmaya devam ediyor. Ağaçların arasında yıkanmanın, yeşilin atmosferinde nefes alarak zaman geçirmenin sağlığa faydaları tartışılmaz bir gerçek. Bunun üzerine yapılan çeşitli araştırmalarla da bu gerçek destekleniyor. Fikir aslında çok basit. Ormanda koşmak, tempolu yürüyüş yapmak değil de sakin, rahat bir biçimde vakit geçirerek huzur, odaklanma ve esenliğimizi arttırarak kendimizi dengelemek. Bu banyoların bedenimize faydaları: havada uçuşan fitonsitlerin etkisiyle bağışıklık sistemimizdeki kuvvetlenme, düşük kan basıncı, daha düşük stres seviyesi, daha iyi bir ruh hâli… Olumlu dönüşümler çocuklarda güçlü konsantre olma yeteneği, ameliyat geçirmiş veya kemoterapi görmüş hastalarda ise çabuk iyileşme, uyku kalitesi, artan motivasyon ve enerji olarak kendini gösteriyor. Üstelik orman insana bu kazanımları verirken bir terapist gibi davranmıyor. Biz katılımcı olarak hareket ederken o da bizimle buluşarak bize eşlik ediyor.
Doğada yüzmek bir anlamda “hiçbir şey başarmadan orada olmak” demek. Shinrin yoku banyomuzu orman yolundan taşarak ağaçların çok sık olmadığı alanlarda bir ila iki saat ağır tempoda yürüyerek yapabiliriz. Ara ara durup seyre dalabilir, etrafı keşfedebilir, hatta sırt çantamızdaki minderi bir ağacın dibine bırakıp içeceğimizi yudumlarken atıştırmalıklarımızı yemyeşil sofra bezi üzerinde tabiat ile ahenk içinde yiyebiliriz. Uzmanlar bu yüzüşlerin yağmurlu ya da karlı hava şartları bahanesiyle iptal edilmemesi gerektiği kanaatinde, tam aksine çetin hava koşulları bize gelişmiş deneyimler, direnç yetisi, unutulmaz anlar ve farkındalıklar sağlayacaktır. Ağaçları anlamak, onların birbirleriyle olan iletişimlerini, komşuluklarını gözlemlemek şüphesiz duyularımızı genişletip daha iyi “görmeyi” öğretecektir bize.
İnsan, ormanda yıkanırken ruhunu süzerek tüm endişelerini bir taşın üzerinde bırakıveriyor… O esnada ağaçlar, devasa ağ sistemleri sayesinde yer altında uzayıp giden mantar iplikleriyle, koyu yeşil tünellerden sayısız çelenk geçirerek birbirleriyle iletişim kuruyorlar. Belki bir gün ormanda yaşayan diğer canlılar gibi insanoğlunun da ateşsiz, baltasız içinden geçeceği, yerlerini, vatanlarını koruyacağı umuduyla bizden bahsederek...
Doğa yakınımızda, yakınlarımız onu koruyarak doğada ve sağlıkta olsun sevgili okur.
/ yüRekTen
Femtrak 7. Sayı
Ph. r.t.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.