- 469 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Güzel Olanın Zor Olduğunu Bilen Oğlum
GÜZEL VE KALİTELİ OLAN ZORDUR
Sevgili Oğlum,
Biliyorsun ki, senin geçtiğin yollardan baban da geçti. Zoru başarmış olan herkes de senin şu an yaşadıklarını yaşadı zamanında. Gelecek nesillerde yaşayacak. Ama önemli olan sızlanmadan engelleri aşmak.
Değerli oğlum,
Zor olan şey adı üstünde zordur. Başarı zorla elde edilir. ”Ekmeğini taştan çıkaran adam” atasözümüz buradan gelir. ”Taşı sıksa suyunu çıkarır” diye bir söz vardır. Çalışkan insanların zorlukları çalışarak aşacağını ifade eder. O yüzden genç iken çalışan güzel meslek edinen ve sosyal olan insanlar hayatta pek az pişmanlıklar yaşayan ve mutlu olan insanlardır genelde.
Sevgili oğlum,
Güzellikleri yaşamak istiyorsak önce onun bedelini peşin ödememiz lazım. “Veresiye işten hayır gelmez” misali bedeli peşin ödenen başarılar daha zevkli ve kalıcı oluyor. “Önce cefa, sonra sefa” diyen atalarımızda ne güzel söylemiş. 15 yıllık okul hayatının her kademesinde çile çekmeyen geriye kalan belki de 50-60 yıllık hayatının sefasını da süremez. Yani okumayı öğrenmeyi mesleğini güzel öğrenmeyi sevmeyen bunun sefasını da süremez. Bunu sen iyi bilirsin.
Canım oğlum,
Bence “dersler ağır” gibi şikayetler yiğide yakışmaz. Biz korku nedir bilmeyen Allah’tan başka kimselerden korkmayan bir millet ve ilk emri “oku” olan dinin mensupları olarak okumak çalışmak ve uygulamakla mükellefiz. Okumayı seven ders çalışmayı da sever. Ders çalışmayı seven hayatı da sever. Zaten dersler fazla bir şey tutmaz insan hayatında. Bunu da zaman planlaması yaparak aşan insanlar şikayet etmeden fırsatları değerlendirerek zamanını israf etmeden başarıya ulaşır. ”öldüm, bittim, dersler ağır” demek yiğide yakışmaz. Tersine dersleri gevşek tutan ve disiplinli ders işlemeyerek öğrencileri tembelliğe alıştıran hocalara kızmak lazım. Çünkü iyi öğrenmeden yapılan meslek insana başarı getirmez.
Canım oğlum,
Çocuk değilsin, artık koskocaman Üniversite okuyan insansın ki şikayet etmeden bir an önce okulunu tamamlayarak hayata atılmaya bakman lazım. Çünkü daha öğrenci iken sızlanan ve şikayet eden insan meslek hayatına atılınca da mesleğin zorluğundan şikayet etmeye başlayacak ve büyük oranda mutlu da olamayacaktır.
Sevgili oğlum
Derler ki , “ Durmadan şikayet etmek şer kişinin, çok seyrek de olsa arada şikayet etmek her kişinin, durmadan şükretmek ise er kişinin işidir” İşte bunu iyi anlamak lazım ve bizim sahip olduklarımızı bulamayan insanları da düşünerek şükretmek ama daha da güzele ulaşmak için çalışmak ve çabalamayı da asla bırakmamak lazım. “Biz sizin kaderinizi çabalarınıza bağladık “ der Kur’an da Rabbimiz. Çalışmanın önemini belirterek.
Değerli oğlum,
Şeytan “Boşa zaman geçiren, boş konuşan ” insanlar sevdirmeye gayret eder insana. İnsanın buna dikkat ederek boşa zaman harcayan ve boş konuşan insanları aklı ve mantığı ile görerek uzak kalarak Rabbin emri “ oku” yu doğru anlayarak, uygulayarak yoluna devam etmesi gerekir. O zaman şikayet etmeye de zamanı kalmaz. Hz. Ali “ İşi olmayana işini şeytan verir” der. Yarım aşırı geçmiş hayatımda ben de bunu tecrübe ettim fazlası ile.
Sevgili oğlum,
Bazen insanın varlığı başka insanlara da ilham verir. Bak ben sana mektuplar yazıyorum ama belki de sen okumayacaksın. Ama okuyan başka insan faydalanacak. Senin varlığın başkasına ilham olacak. Ama gönül senin okumanı ve uygulamanı istediğimden yazmamdan dolayı, senin okuman ve uygulaman.
Canım oğlum,
Aslında sen halinden şikayet eden adam değilsin ve güçlü iradeli insansın. Ama “Üzüm üzüme baka baka kararır” misali çevrende insanlar ah vah ettikçe sen de ister istemez etkileniyorsun. Bunun yolu da insanları dikkatle dinlemek ama olumsuz yorum ve tutumlarından etkilenmemeye gayret etmek. Bu irade sende fazlası ile var.
Sevgili oğlum,
Bu mektuplar insanın moralini bozma, hata arama amacı taşımıyor ve insanların hatasını anlayarak hata üstüne hata yapmasına engel olma amacı taşıyor. Tecrübe edilmişi yeniden tecrübe etmeye kalkmadan gayretle çalışma ve başarıya ulaşma yolları gösterme amacındadır. Bunu da başardığımı sanıyorum. Tabii dikkatle okuyarak uygulamaya gayret edenler için bu.
Canım oğlum,
Genelde gençler bizim gibi insanı önemsemez. Bu verdiğim “ufuk açma” amaçlı konuşmaları nasihat olarak algılar. Bizim sizlere nasihat etme gibi bir amacımız olamaz. Siz çocuk değilsiniz çünkü. Ama bizim kadar de tecrübeli olmadığınız belli. Bu da ”daha çok yanlış yapma” konusunda gençlere zemin hazırlıyor. Bir konuda yazanın konuşanın niyeti ile okuyan ya da dinleyenin algısı aynı olmayınca tabii ki algılama “ nasihat” olacaktır. Nasihat dinlemek ise insanın doğası gereği insana zor gelir. “”Karşımdaki bana akıl veriyor belli ki beni küçümsüyor” diye düşünür insanlar ama bilenlerde bilgisini bilmeye, öğrenmeye açık olanlarla paylaşmaları gerekmektedir ki bilgi bir nehir gibi yanlı bilgi olan kirlerden arınarak berraklaşsın.
Sevgili oğlum,
Dünya güzel dünyayı çekilmez kılan kendini akıllı sanan insanların gelişmek isteyen insanları da gelişmekten alıkoymaları ve şeytan gibi kötülüklere sevk etme amacından kaynaklanmaktadır. Bunları ne kadar aşarsa hayat o kadar bize gülmeye devam edecektir. Bir benden, benim çabamdan ne çıkar deme tufan bir damla ile başladı ve tufan sonrası bir ışıkla dünya güzelleşti. O ışık sen ol dünyaya.
Sevgiyle kucaklıyorum şikayet eden değil şükreden çocukların babası olmak istiyorum.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.