- 386 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DANTE ALİGHİERİ
İtalyan şairi Dante,Alighieri, 1265-1321 yılları arasında yaşadı. Bir burjuva ailedendir. Annesi pek erken öldü,babası annesinin ölümünden hemen sonra yeniden evlendi.Öğretmeni Brunetto Latini’den ata binmeyi, silah kullanmayı öğrendi:eğlenceli, düzensiz bir hayat sürdü. Dostlarıyla, özellikle şair Guido Cavalcanti ile birlikte daha sonra ’’yeni tatlı biçim’’ adı verilen okulu kurdu. Beatrice Portinari ile ilk kez dokuz yaşındayken karşılaştı: Beatrice’yi dokuz yıl sonra gene gördü ve aşık oldu. Yeni Hayat’ı onun için yazdı. Bu yapıt, şairin günlük anılarını, şiirlerini oldukça iskolastik açıdan incelenmesini kapsayan garip bir bileşimdir. Beatrice’in 1290 yılında ölümü, onun genç kadına doyduğu mistik aşkın ülküleşmesinde etkili oldu.Gemma Donatti,ile evlendi, ondan dört çocuğu oldu.O çağın modasına uyarak dostlarına gönderdiği mektuplara şarkılar, baladlar, soneler ekliyor, sitemlerini, öğütlerini, aşk sırlarını, felsefesini ve ahlak görüşlerini bu şekilde açıklıyordu. Bu şiirler arasında Pietra yani Taş adını verdiği ve kendisini reddeden bir kadına yazdığı taşlı dizelerdir.
1289’da Campaldino savaşına katılan Dante, 1925’ten sonra siyasal hayata atıldı. Soylulara kapalı ve yalnızca iş sahiplerine açık olan kamu hizmetlerinde görev alabilmek için, hekim ve eczacılar birliğine yazıldı. 1925’ten 1926’ya kadar Halk özel meclisinde üyelik yaptı. Bütün bölgeye egemen olmak ve Floransa’nın işlerine karışmak isteyen papa Bonifatius VIII’nin entrikalarına karşı Toscana’lı guelfo’ları örgütlemek için San Gimignano’ya elçi olarak gönderildi. Priore oldu, papalık elçisi tarafından desteklenen ’’kara’’ bozguncularla savaştı: gerçekte, Ghibeli’nin partisinin ezilmesinden sonra, Guelfi partisi . ’’kara’’ guelfi ilerici parti ve ’’beyaz’’ guelfi mutediller diye ikiye bölünmüştü. Bu iki grup arasındaki kavga, iki büyük aile arasındaki kin yüzünden hızlandı. Siyasal kavgalara bir son vermek için Dante her iki partinin de başında bulunanları sürdürdü: Sürgüne gidenler arasında Dante’nin dostu Guildo Cavalcanti de vardı. Ama ertesi yıl papa barış getirmek gerekçesiyle Fransız prensi Charles de Valois’yı Floransa’ya gönderdi. Prens Charles, 1 Kasım 1301’de kente girdi. Prensin desteklediği Kayalar duruma egemen olunca, Beyazların bazıları da ölüm cezasında çarptırıldı. Bu sırada, kentte olmayan Dante, 1302’de sürgüne, ihtilastan para cezasına sonra da diri diri yakılmaya mahkum edildi.
Sürgün yıllarının başında Dante Floransa’ya silah gücüyle girme yolunu arayan Beyazlara katıldı. Bütün sürgünlerin hazır bulunduğu toplantıya gitti ama Floransa’nın kendi memleketleri olduğunu unutan bencillikleri ve kinleri dolayısıyla sürgündekilerden soğudu siyasetle ilişkisini keserek memleket memleket dolaşmaya başladı.Dante,’’başkasının ekmeği ne kadar acıdır, başkasının merdivenine tırmanmak ve inmek ne kadar güç bir yoldur.’’der.Önce Verona’da soylu Scagileri ailesinin konuğu oldu, sonra Malespina’larda ve Rimini’de, De Polenta’ların evinde kaldı. Bir süre Bologna’da yaşadı. Burada 1306-1308 arasında Şölen’i yazdı: bu yapıt düz yazıyla dile getirilen felsefe ile şiirin büyük bir düşünce yüceliği içinde birbirine karıştığı bitmemiş bir incelemedir. Dil sorunları üzerine Latince olarak yazdığı Halk Dili Üstüne incelemesi ve on üç Latince manzum Mektuplar bu dönemin ürünüdür. Bu mektupların en önemlilerinden biri aralarındaki uyuşmazlığı bir yana bırakıp imparator Heinrich VII’yi hakem ve arabulucu olarak seçmeleri için belediyelere ve İtalyan senyörlerine yazdığı mektuptur. Dante, Heinrich VII’nin Karaları haksız çıkarıp kendisine Floransa’nın kapılarını açacağını ummaktaydı. Papa ile imparator arasındaki ilişkiler üzerine görüşlerini açıkladığı Monarşi Üstüne adlı incelemeyi de bu yüzden yazdı Dante, Öteki ünlü bir mektup da Floransalı bir dostuna yazdığı Floransa cumhuriyetinin kente dönmek isteyen sürgünler için ileri sürdüğü onur kırıcı koşulları beğenmediğini açıklayan mektuptur. Bu mektuptan sonra gerek kendisi, gerek çocukları, isyancılıkla suçlandırılarak, mahkum edildiler. ürgün hayatı, işsizlik, ilgi duyduğu siyasal uğraşlardan uzaklaşma, şairin kendi incelemesine, dünyaya tasvirci ve eleştirici gözle bakmasına yol açtı. Yapıtı, acı gerçekten kaçmak, düşmanlarından öç almak, yalnız kendi hayatını değil, içinde yaşadığı çağı da şiire dönüştürmek de aracı oldu. Dante,yapıtının büyüklüğü anlaşılır anlaşılmaz o hayırsız Floransa’ya dönebileceğini umuyordu. Dostu Giovanni Del Vingilio 1319’da Boloğna’dan Dante’ye çağının büyük insanları üzerine latince bir yapıt yazdırmak istiyordu. Bu yapıt sayesinde ona şair tacını giydirebileceğini söylüyordu. Dante, verdiği yanıtta, şair tacını giymek için ’’ yer ve göğün birlikte işlendiği kutsal şiir’’ adını verdiği büyük yapıtın yeteceğini bildirdi. Bologna’yı yöneten Karalardan korkarak arkadaşının yanına gitmeyi bile istemedi, 14 eylül 1321’de Ravenna’da öldü, orada gömüldü. Ateşli ve ölçülü yaratılışı, yaratıcı düş gücü, derin gerçekçiliği, din duygusu ile yurttaşlık ve siyasal duyguları arasındaki denge ve kırılmaz onuruyla, Dante, bütün çağların en eksiksiz en evrensel kişilerinden biridir.
Büyük şairi Yeni Hayat adlı şiiriyle selamlıyorum:
Ey yolcular, gidersiniz düşünceli,
aklınızda burada olmayanlar belki,
çok uzaktan mı gelirsiniz,
halinizden göründüğü gibi,
ki geçip gidersiniz ağlamadan,
ortasında bu acılı şehrin,
acısını bilmez görünen
insanlar gibi?
Kalsanız oysa, dinleseniz onu,
diyor ki iniltili yüreğim,
ağlayarak çıkardınız buradan kesinlikle.
mutluluğunu yitirdi şehir, beatrice’yi*;
ve söylenecek sözlerin onun üstüne
gücü vardır ağlatacak herkesi.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.