- 333 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MATTHEW ARNOLD
’’bıktım kendimden, sormaktan usandım.
neyim ben, ne olmalıyım
geminin puruvasında, ayaktayım
yıldızlı denizde çok uzaklara taşınmaktayım’’
Bu güzel dizelerin sahibi olan İngiliz şair ve eleştirmecisi, Matthew Arnold, 1822-1888 yılları arasında yaşadı.Tanınmış bir öğretmenin oğlu olan şair Oxford’da öğrenim görmüş ve daha sonra okul müfettişliği görevlerinde bulunmuştur. Genç yaşında şiir yazmaya başlamış ve ilk yapıtlarını kendi imzasını koymaksızın yayınlamıştır. 1857 yılında Oxford Üniversitesinde profesörlüğe atanmış, başka ülkelerdeki eğitim sistemlerini incelemek üzere gezilere gönderilmiştir. Arnold, Victoria çağında tüm edebiyat türlerini sarmış olan romantizme karşı çıkarak yeni-klasik bir anlayışı savunmuştur. Açık, ağırbaşlı ve sağlam bir üslupla yazmak isteyen şair, bu anlayışını eleştirme ve inceleme yapıtlarında savunduğu gibi, kendi şiirlerinde de bizzat uygulamıştır. Ne var ki, Yunan üslubunu örnek alması ve kusursuz bir duruluğa varmak istemesi, kimi zaman Arnold’un şiirlerinin kuru ve soğuk manzumeler haline gelmesine neden olmuştur. Ama birbirini tanımayan bir baba ile oğulun kavga ettikten sonra ölüm derecesine gelip, aralarındaki ilişkiyi son anda öğrenmelerini dile getiren Suhrab ve Zal Oğlu Rüstem gibi uzun;okul arkadaşı Artur Hugh’u anmak amacıyla kaleme aldığı Öğrenci çingene gibi şiirlerinde, Arnold’ın bu kusurlarından sıyrıldığını ve klasik şiirin sınırlı şekilleri ile coşkun duygu ve hayalleri ustaca kaynaştırarak, İngiliz şiirinin ilgi çekici örneklerini verdiğini görüyoruz. Sanatçı, Şiirler, Yeni şiirler isimli şiir kitaplarını yayınlamış ve bir manzum tragedya da yazmıştır. Zekaya dayanan ve klasik değerleri her şeyin üstünde tutan bir dünya görüşünü benimsemiş olan Arnold,özellikle eleştirme ve denemelerinde, çağının basma kalıp fikirlerini iyice eleştirmiş, İngiliz burjuvazisine mensup kimselerin ’’dar kafalılığı’’ diye adlandırdığı davranışa karşı geniş bir kültürü ve güzellik aşkını savunmuştur.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.