- 391 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SONBAHAR
Tabiat nasıl solup daha sonra kışa girecekse,ömür de güzelliğini tabiat gibi kaybedecek ve sonra kışa giren tabiat benzeri zemheri günlerine adım adım yaklaşarak beklide bu son baharda ağaçlar yaprak dökerken ömrümüz de son nefeslerini harcayacaktır.Gidenler bir daha asla geri gelmeyecektir.Gidip de geri dönen birirni hiç gördünüzmü, Ben görmedim.
.Bitkiler,ağaçlar ve diğer otlar bazı böcekler ve hayvanlar sonbahar mevsimiyle birer birer ortadan kaybolacak, yok olup gideceklerdir.Yeniden doğuş,başka diyarlarda tekrar varoluş insanların hayali ve umudu olsada henüz bu konuda geçerli bir örnek bulunamamıştır.
Hayat güzeldir,hele bir de rahat bir yaşantısı varsa insanların; bu güzelliklerden kopuş zor olsa gerek. Her canlı için ölüm bir sondur.Çürüyen bir ağaç ya da bitki yeniden yeşermez.Tohumlarından doğan yeni fideler ne kadar ona benzesede o değildir.ancak benzerleridir diyebiliriz.İnsan da ölünce bir daha var olmayacaktır.geride bıraktıkları elbet ondan bir parçadır,var olacaktır; ama onun hayatı son bulmuştur.Canlılar ya köklerinden yeni bir fide vererek soylarını sürdürürler ya da tohumları zaman içinde yeşererek onlara benzer aileler olarak varlıklarını sürdürürler.İnsanlar da diğer canlılar gibi varlıklarını genlerinden oluşan ve doğumla dünyaya gelen yavrularla soylarını sürdürüyorlar.Yeni doğan bebekler her ne kadar ait oldukları familyaların genlerini taşısa da yeni birer varlıktırlar,baba ya da analarının bir benzeridirler ama tamamen farklı bir yapıya sahip yeni bir varlıktırlar.İnsan ölünce bu dünyadaki varoluşları da yok olup gider.İnsanların farklı genetik yapılardan olduğunu söylemiştik,bazı insanların genleri daha güçlü ve dirençlidir, bazılarının ise daha dayanıksız ve güçsüz olduğunu söyleyebiliriz.Güçlü yani dirençli genlere sahip olanların soylarından gelenler de soya çekim itibarıyla daha güçlü uzun ömürlü ve sağlıklı olurlar hayatları daha sağlıklı geçer bozuk ya da dirençsiz genlere sahip olan varlıkların da hayatları daha kısa sürer, hastalıklara karşı daha dirençsizdirler.sağlıklı bir yaşantıları olmaz.
İstisnalar olsada genel kural budur yani canlıların buna uygun bir yaşamları olur.Mutluluk genleri bile anne-babadan çocuklara geçer.Tam sağlıklı vücut ve ten güzelliği doğuştan var olmayanların genel olarak ruh sağlıkları da tam ve güzel değildir.Beden ve ruh yapısı sağlam olmayanların ömrü de uzun değildir.Çünkü hücre yapısı buna izin vermez.kısa ömürlü bir anne-babanın çocuklarının uzun yaşadığı pek sık görülmez.Ancak dış etkenlerle değişime uğrayanlar bir ölçüde bunu başarırlar bunlar da belirttiğimiz gibi istisna olanlardır.Güzel bir ortamda doğan gelişen ve yetişen nesiller fiziksel ve ruhsal olarak elbette sağlıklı mutlu ve zeki olurlar.Uzun ömürlü güzel bir hayat sürerler aksi durumda olanlar ise kısa ömürlü sağlıksız ve mutsuzdurlar.Kısa hayatları,kısa mutluluk anları ve sağlıksız yaşantıları vardır..bu durum insanların hayata bakuış açılarını da olumlu ve olumsuz yönde etkilemektedir.Belli yaşa gelmiş mutsuz insanlar her son bahar geldiğinde kendi sonlarının da yaklaşmakta olduğunu düşünürler.Sağlıklı ve mutlu insanlar ise sonbaharı bir son olarak değil ayrı bir güzellik unsuru olarak görürler,Yeniden doğacak parlak güneşin yeni bir uyanış yeni bir güzellikle baharı getireceğini düşünürler.Eğer herkes mutlu,iyimser,sağlıklı olsaydı Tabiatın hüznünü çığlığını kimse duymayacaktı,Yada herkes kötümser,sağlıksız mutsuz olsaydı bu mevsimdeki tabiatın kendine has güzelliklerini duymayacaktı,tabiatın yeniden doğuş şarkısını hissetmeyecek,ondaki dahiyane güzelliğin farkına varamayacaktık.Belki de bu tabiattaki dengenin bir sonucudur.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.