Hamza Altıntaş Şiirinde Bilen Kaldı Mı ?.. / Hikmet OKUYAR

• 31 Ocak 2020 Cuma 15:08:36

İSTANBUL, Beşiktaş yakınlarında, 01.02.2020’de ŞEBDER Organizasyonu ve Prof. Dr. Yener Özgün, Prof. .Dr. Hayrettin Parlakyıldız ve Av. Polat Sabuncu sunumları ile tertiplenen ’’ Şebinkarahisar’ın Foklorik Değerleri ’’ kapsamlı bir tanıtım turizm kültür sanat etkinliğinde; YÖRE AĞZI da konu edileceğini duyunca çok duygulandım..
Takibim sürecinde Emirdağlı Eğitimci Şair Hamza Altıntaş Şiiri ile karşılaştım..Şiirin içeriğindeki gibi bizim yörelerde de bir vakitler sıkça ağızlarda dillendirilen laflar kelamlar sözcükler vardı..Şair Hamza Altintaş’ın Billen Kaldı Mı ..? Deyişini Şebinkarahisar Şiir Akşamları Okuyar Şiir Sohbetleri içinde özenle özlemle tebrikler ve teşekkürlerle paylaşıyorum ki anılar bir kez daha tazelensin..tanıdık bildik sözcükler ağızlar anılardan izlenimlere taşınsın..O / H
..........
BİLEN KALDI MI.. ? / Hamza Altıntaş
*
Gezmeye gidelim bizim ellere,
Değeri, kıymeti bilen kaldı mı ?
Hasretiz; sohbeti tatlı dillere..
Hatırı, gönülü bilen kaldı mı ?
*
Anam dolgulu köfte yapardı,
Halam ise ayrana kıt katardı,
Çerçiler kırık leblebi satardı,
Seyyarı, bakkalı bilen kaldı mı ?
*
Koyunu kuzuyu toplar güderdik,
Her tarafa yürür yayan giderdik,
Turp bezini kazıp, iştahla yerdik,
Keveni, kengeri bilen kaldı mı ?
*
Gidenleri çağırırdık hişt diye,
Köpekleri kovalardık hoşt diye,
Konuşmazdık kalleş ile puşt diye,
Doğruyu, dürüstü bilen kaldı mı ?
*
Tat var idi ekmeğinde aşında,
Davarı sulardık kuyu başında,
Çayır biçerlerdi yetmiş yaşında,
Tırpanı, orağı bilen kaldı mı ?
*
Terimiz akardı, kutsaldı emek,
Yağ bal gibi yenirdi, yağsız yemek,
Çok tatlıydı, biber,tuz,kuru ekmek,
Yağlıyı, yavanı bilen kaldı mı ?
*
Ceket eski, pantolon yamalıydı,
Kastor palto, iskarpin pahalıydı,
Ayakkabının paşası hasıydı,
Çarığı, lastiği bilen kaldı mı ?
*
Kırda dolaşır, yakacak arardık,
Heybeleri doldurunca coşardık,
Kış gelince kuzinede yakardık,
Kermeyi, tezeği bilen kaldı mı ?
*
Domates ile biberi toplardık,
Gelip gidenlerle eve yollardık,
Harmanı bekler korur kollardık,
Bahçeyi, bostanı bilen kaldı mı ?
*
Ağır geliyor, taşıyamaz yükü,
Parsel parsel böldü, satıyor mülkü,
Ne Türkmen’i tanıyor, ne de Türk’ü..
Soyunu , sopunu bilen kaldı mı ?
*
Askerim vuruldu, ocaklar yandı,
Mehmet’in acısı vatanı sardı,
Sakarya, Çanakkale’den duyardı,
Mustafa Kemal’i bilen kaldı mı ?
*
Altıntaş, halkı sardı kinle,nefret,
Ne saygı gösterilir, ne de hürmet,
Güç nedir, kuvvet nedir, nedir rüşvet,
Hakkı, kul hakkını bilen kaldı mı... ?
*
Hamza Altıntaş
Emirdağ / ESKİŞEHİR
...........