- 402 Okunma
- 4 Yorum
- 1 Beğeni
Televizyonlar ile İlgili Bir Kaç Dokunuş
Bir salak dizi daha, seyredecek artık kim varsa, seyirciler ile buluşmak için gün sayıyor. Ramo imiş dizinin adı da... Güya seyredeceklere, ’’Ben hariç’’ tabi ki hem de gururla, mazot kaçakçılığının artık kötülüklerini mi anlatacak yoksa güzel bir şey mi olduğunu, orasını anlayabilene aşk olsun...
Ne yapmaya çalışıyorsunuz, sayın pek muhterem senaryo yazarları ve yapımcılar? Aziz milletim de bir dolu ekonomik sıkıntı var zaten, bir de bu saçma sapan senaryolar ile seyircinin karşısına çıkıp da reyting bekliyorsanız, yazık çok yazık. Benim milletim bu dizileri hak etmiyor asla...
Gelelim komedi programlarına, daha önce söyledik, dini değerleri televizyon programlarına, skeçlere konu etmeyin diye... Bakıyorum şimdi belden aşağı cümleleri, kelimeleri bipliyorlar... Biplemek ile iş bitiyor mu? Tamam anladık televizyon seyircileri duymuyor belki anlamıyor, ama orada seyirci olan beş yüz ya da bin kişi kadar insan ne olacak? Onların içinde çok miktarda çocuk da var, yazık değil mi o çocukları küfür ile kötü sözler ile tanıştırmak?
Kurtlar Vadisi saçmalığı ile başlayan ve halen devam eden, figüranların köküne kıran girdiği, bir dolu dizi, halen beyinlerimizi dumura uğratmaya devam ediyor. Benim çocuklarımın ruhu zedelenmiş, kişilikleri bozulmuş, kimselerin umurunda değil, anlaşılan... RTÜK’ e de bir dolu şikayet de geliyordur mutlaka, gereğini yapmaları lazım...
Allah’dan televizyon seyretme isteğim olursa, belgesel kanallar imdadıma yetişiyor. Size de tavsiye ederim. Açın yerli, yabancı belgesel kanalları hiç olmazsa dağarcığınıza birazcık bilgi ve kültür eklersiniz. Ne gerek var, bu diziler ile zaman öldürmeye. Üç beş tane oyuncu dünyanın paralarını götürecek, biz de salya sümük onların ilişkilerine ağlayacağız, üzüleceğiz...
İnsan bazen tek kanallı TRT zamanlarını özlüyor gerçekten. gece 24.00 oldu mu en azından kapanırdı televizyon biz de yatar uyur, dinlenir, işimize bakardık. İlkokullarda da daha birinci sınıflarda bu kadar gözü bozuk, gözlük takan çocuğumuz olmazdı... İnsan, televizyonlara, bilgisayarlara, cep telefonlarına esir olmuş bir gençlik ve nato kafa nato mermer boş insanlar, artık görmek istemiyor...
YORUMLAR
Bedri Abi her zaman doğru söyler.
Her ikinize de selamlar, saygılar..
Ahmet Zeytinci
Yerden göğe değil
Magma dan atmosferin son katına kadar haklısın Ahmet Kardeşim
Selamlarımla...
Ahmet Zeytinci
"Kema tekûnu yüvellâ aleyküm./ Nasılsanız öyle yönetilirsiniz."
Kimse kimsenin başına tercihlerini belirlemesi için silah dayamıyor gibi görünür. Ama hele de günümüzde öyle bir silah var ki; eğilimlerimizi, tercihlerimizi ve zevklerimizi belirliyor. Evvelden arzı talep belirlerdi. Oysa günümüzde arz oluşturuluyor ve talep etmemiz için tüm dinamikler harekete geçiriliyor.
Düşünen, sorgulayan insan tipi yönetenler tarafından hiçbir zaman istenmediği için, içi boşaltılmış eğitim, kültür ve sanat anlayışıyla, devasa, gösterişli bir ekrana dönüştürülen arz yaratılıyor. Önce yadırgıyorsunuz sonra alışıyorsunuz. Sosyal medyayı ve cep telefonunu eleştirip, onu elimizden düşürmeden, isyanımızı o kanalları kullanarak dile getirmemiz gibi.
Bunun diğer adı, şimdilerde çok popüler bir cümleye dönüşen algı operasyonları...
Tek tipleşen diziler, tek tipleşen gazeteler ve gazeteciler... Hatta söylemler: Eyyy bilmem ne gibi.
İtiraz edince, isyan edince terörist sayıldığın bir düzlemde şikayet etme hakkımız yok gibi görünüyor.
Başladığım gibi tersini de söylesem olur, nasıl yönetiliyorsak ona dönüşüyoruz.
Saygılar.
Ahmet Zeytinci
TVlere kimse dur diyemeyecek kadar güçlü bir yok üzerindeler. Kazanmak adına her şeyi yapmaya hazırlar. Keşke dediğimiz her şeye uygun yayın yapsalardı, keşke... Ne öyle medya ne de buna dur diyecek senin benim gibi insan yaşamıyor maalesef... Güzel yazını tebrik ediyorum Ahmet Kardeş. selam ve dua ile.