- 872 Okunma
- 9 Yorum
- 3 Beğeni
SPOR SALONU
Bu spor salonu 24 saat açıktır. Giriş ücretsizdir. Tek şart üye olmaktır. Salona gitmeye gerek yoktur. Üyelere bir tık’la salon önlerine gelir. Her gün iki dalda yarışma düzenlenir. ATLETİZM ve DANS. Her yarışmada olduğu gibi bu yarışmada da hakemler vardır. Gece 12 de o günün iki dansçısını ve bir atletini birinci seçerler. Atilla İlhanın bir şiirinde“Ne kadınlar sevdim zaten yoktular.” Dediği gibi. Hakemler kimlerdir? Hangi kriterlere göre birincileri seçerler. Yarışmacılar bilmez, bilemezler. Ancak hakemler tüm yarışmacıları görür onları titizlikle takip ederler.
Bu spor salonunda yapılan yarışmanın daha iyi kavranması için herhangi bir gün yapılan bir yarışmadan örnek vereyim sizlere:
ATLETİZM:
O günkü yarışma sırıkla yüksek atlama ağırlıklıydı. Yarışmacılar çıkardılar eşofmanlarını hünerlerini gösterdiler. Birçok yarışmacı çıtayı geçemeseler de, katıldıklarına dair kayıtlarda isimleri vardı. Bir yarışmacı sırığı eline aldı. Koştu, koştu. Yerine yerleştirdiği sırıkla yükseldi. Havada bir perende attıktan sonra çıtayı geçti. Diğer yarışmacılar bu yarışmacının performansını çok beğendiler. Çılgınca alkışladılar. Alkışlarda kayda geçti.
Şimdi sıra; takım elbiseli, sporla hiç alakası olmadığı, ancak hatırlı biri olduğu yürüyüşünden belli olan birindeydi. Ağır ağır yürüdü. Diğer sporculara el salladı. Gülücükler gönderdi. Vee… Çıtanın altından yürüyerek geçti. Diğer sporcular “Neler oluyor? Spor mu şimdi bu?”diye hayret içerisindeydiler. O da kayıtlara geçti.
DANS:
Uzun sarı saçları, düzgün vücudu ve kurallara uygun kıyafetiyle çok güzel bir kız çıktı önce sahneye. Parmak uçlarında yükseldi. Kollarını, bacaklarını uyumlu bir şekil de hareket ettirerek dansını tamamladı. Bilenler “ Bu kuğu gölü balesi.” Dediler. Alkışladılar.
Peşinden koç bir yiğit çıktı sahneye. Öyle bir Zeybek oynadı ki. Yürekler coştu. Gözler doldu. Eller patladı alkışlamaktan. Cepkeninin cebinden çıkardığı TÜRK BAYRAĞI nı sallayarak ayrıldı sahneden.
Diğer bazı sporcularda sahneye çıkıp hünerlerini gösterdiler. Daha sonra bir müzik sesi yükseldi salondan:
Parmağında Yüzükler Kolunda Bilezikler,
Oy Sana Dolanayım Oy Oy Emine’m,
Nedir Bu Güzellikler, Nedir Bu Güzellikler.
Müzikle beraber iki kişi fırladı sahneye. Ağır, hantal vücutlarıyla eğildiler, kalktılar bazı anlamsız hareketler yaptıktan sonra sahneden ayrıldılar.
Bir sporcu fırladı atletizm pistine. Ne olduğu anlaşılamayan garip hareketler yapıp geldi yerine oturdu.
Yanında ki arkadaşı sordu:
“Ne yaptın sen şimdi? Yaptığın hareketler hiçbir spor dalında yok.”
“Sen anlamazsın. Hatta hiç biriniz anlamıyorsunuz beni. Ben inanıyorum. Öyle bir gün gelecek ki. Benim hareketlerim Olimpiyatların yarışma listesine girecek.”
Çantasından çıkardığı çeyrek ekmek arası peyniri iştahla yedi. Dans yarışmasına koştu. Tekrar yerine geldiğinde yorgunluktan gözleri kapanıyordu. Sandalyede uyuya kaldı.
Başka birisi elini, kolunu sallayarak bağıra bağıra siyasi, dini nutuklar attı. Tatmin olmadı Milli değerlere de dil uzattı. Oysa bura da sadece spor karşılaşmaları yapılırdı. Kimse onu ciddiye almadı.
Saat gece12’ ye gelmişti. Sonuçların açıklanma zamanıydı. Hoparlörden gelen ses:
“ Alo alo… Ses kontrol. Ses kontrol…”
Sessizlik salonu teslim aldı. Çıkan tek ses sporcuların yürek atışlarıydı. Hoparlördeki ses tane tane konuşmaya devam etti:
“ Bu gecenin birincilerini açıklıyorum. Atletizm birincisi: SIRIK ATLAMA ÇITASININ ALTINDAN GEÇEN ADAM.
Dans birincileri:
Parmağında Yüzükler Kolunda Bilezikler,
Oy Sana Dolanayım Oy Oy Emine’m,
Nedir Bu Güzellikler, Nedir Bu Güzellikler
ŞARKISINA OYNAYAN ÇİFT.
Ses kesildi.
Sırıkla atlayan, balerin ve zeybek oynayan delikanlı bu sonuçtan hiç memnun olmadılar. İtiraz edecek olsalar da karşılarında sadece bir hoparlör vardı. Sesin sahibi bilinmiyordu.
Sporcular eşofmanlarını çıkartıp ertesi güne soyundular. Umutlar yitirilme meliydi.
“Ohh… Saat 12 yi geçti. Yine iki yarışma hakkı daha kazandım.” Diye sevinen biri vardı.
Ekmek arası peynir yiyen sporcu…
YORUMLAR
Sembolik ögelerle ve mizahla yapılan yergiyi çok seviyorum. Zeka ürünüdür bu yazılar.
Derecelendirmelerdeki örneklemeler 'çıtayı' biraz zorlasa da... sembolik ögelerin anlatımında hoş görülecek bir anlatım şeklidir.
Yazı diliniz her zamanki gibi çok doğal ve akıcı. Her okuyanın pay çıkaracağı bölümler de var. Daha ne olsun!... :)
Kaleminiz daim olsun Bedri Bey. Kutlarım.
Bedri Tokul
Ortam eli kalem tutanların ortamı.
Hiç birimiz ekmeğimizi buradan kazanmıyoruz.Kabul.
Bazı dileklerimiz,isteklerimiz oluyor.
Madem site temel ,bizler de taşıma kolonlarıysak,
Ee Canım çarşamba ayakkabı giyip bol paça pantolonla razon kesmek de niye?
Her eleştiri iyiyi bulmak değil mi neticede.
Hocam Saygı ve selamlarımla...
Serap IRKÖRÜCÜ
Ama yoruma dönüşünüzden, olumsuz eleştiri yaptığım gibi algıladığınızı düşündüm. Oysa
'Yazı diliniz her zamanki gibi çok doğal ve akıcı. Her okuyanın pay çıkaracağı bölümler de var. Daha ne olsun!... :)' cümlelerimle, 'bundan iyisi Şam'da kayısı' demek istemiştim.
Belirtmek istedim Bedri Bey.
Saygılarımla.
Bedri Tokul
Benim o soru cümlemin muhatabı kesinlikle siz değilsiniz.
Sözüm bu yazının yazılma nedeni kimlerse onlaradır.
Her zaman en doğruyu söyleyen size nasıl öyle derim?
Yanlış anlaşıldıysam özür dilerim.
SAYGILARIMLA...
Bizler de günden güne tükenen umutlarla, bir ömürdür spor yarışmasında sporcunun, dans yarışmasında dansçının derecelendirmeye alınacağı günleri bekliyoruz meccanen.
Anlayana orkestra bir yazı. Ve anlayan olsa idi güne seçilmesi gerekirdi.
Anlatım ise enfes...
Tebrikler, saygılar ağabeyim.
Bedri Tokul
Yıllar önce "Sezarın hakkı Sezara" denmiş daha sonra da
"Kendim için bir şey istiyorsam namerdim denilmiştir.
İkisine de boynum ince..
Yok... Be arkadaşım yok.
Ben yokum. Biz yokuz artık De Fakto bu işkenceye...
Öperim gözlerinden Gardaşım....
İlginç bir spor salonuymuş. Biz de mi yazılsak? Çıtanın altından geçip madalyayı kaparız belki... Manidardı kutlarım Abim saygıyla...
Bedri Tokul
Bilmem yazılsak mı acaba?
Alırlar mı dersin ?
Selamlarımla...
Abi çok güzel.
Çok anlamlı, cuk yerine oturmuş. Bazen iyi dans edenler bile birincilik alsa da, sırıkla en yüksek atlayan da hasbelkader birinci olsa da istisnalar kaideyi bozmuyor. Genele parmak basmış güzel bir yazı.
Her zamanki tadında ve her zamanki baldan damlalar kıvamında.
Eyvallah Ağabeyim.
Selam ve saygımla.
Suat Zobu tarafından 12/12/2019 12:35:17 AM zamanında düzenlenmiştir.
Bedri Tokul
Hani doğruları söyledik ya !
Şimdi onuncu köydeyim...
Öptüm o dost yüreğinden.
Suat Zobu
Biz 50 yıldır onuncu köydeyiz zaten.
Hoşgeldin. Öptüm ellerinden.